"kısmı değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليس الجزء
        
    • ليس جزء
        
    Burası şehrin en iyi kısmı değil. Open Subtitles خلل في الطاقة هذا ليس الجزء الأفضل من البلدة
    Terk etme kısmı değil artık ne istersem yapmama izin verecek olması kısmı. Open Subtitles أعني ليس الجزء الخاص بالهجر الجزء الخاص بأنها ستجعلني أفعل ما أريد
    Borsada işlem yaptığım kısmı değil... o gerçek. Open Subtitles ليس الجزء المتعلق بعملي السابق فهذا حقيقي
    Bu senin seçimindi. Pekala, belki çıplak olma kısmı değil. Open Subtitles كان هذا خيارك , حسناً ربما ليس جزء " عارى "
    Hayır, yatma kısmı değil, seni salak. Open Subtitles لا ، ليس جزء نومنا مع بعض يا أغبياء
    Ama acı veren kısmı değil bu. İyileşme kısmı bu. Open Subtitles ولكن، أتعلمين، ذلك ليس الجزء المؤلم .إنه الجزء المعافى.
    Hayır, önemli olan kadın kısmı değil. Open Subtitles ليس الجزء المتعلق بالآنسة هو المهم
    Acı veren kısım bacağımın olan kısmı değil.. Open Subtitles أنه ليس الجزء من ساقي الذي يؤذيني
    Fakat bu hikayenin en ilginç kısmı değil. Open Subtitles لكن ذلك ليس الجزء المثير في القصّة
    Bilirsin, ilk (sevişme) kısmı değil ama bu.. Open Subtitles تعلمين، ليس الجزء الأول منه
    -Bu zor kısmı değil, tatlım. Open Subtitles -هذا ليس الجزء الصعب يا عزيزي
    Bu en iyi kısmı değil. Open Subtitles هذا ليس الجزء الأفضل .
    Bıçaklama kısmı değil. O daha çok korkak gibi hissettirdi. Open Subtitles ليس جزء الطعن ذلك الشعور مثل الدجاج
    Hadım etme kısmı değil tabi, tamamen yerinde olduğunu düşünüyorum Open Subtitles ليس جزء الإخصاء ولكن أعتقد أنه حل عملي.
    Ölüm kısmı değil ama George. Open Subtitles (ليس جزء الموت يا (جورج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more