"kıtır" - Translation from Turkish to Arabic

• كريسب
• مقرمشة
• المحمص
• المقرمش
• مقرمش
• ومقرمش
• مقدد
• مقدّد
• مقرمشا

Ama senin yeteneğinle Kıtır'ın bir Ed Hardy olacağına inanıyorum.
ولكن بموهبتكما، أعتقد بأن "كريسب" بإستطاعته منافسة تصاميم "إد هاردي"

Kıtır için, adamları yarı yolda bırakmaktan daha iyi bir görüntü olur, anladın mı?
-أجل، هذا منظر جيّد لـ"كريسب " -عوض إفساد كلّ شيء

Kıtır her zaman geri dönecektir. Her zaman döneriz, değil mi?
"كريسب" يعود دائماً للوقوف نحن دائماً نفعلها.

Onun da iyice kızarmış ve Kıtır kıtır olmasını ister.
الانشوجه المقلية ولكنها تتناول فقط هذه ان خللتها جيدا و قمت بتوشيحها لتصبح مقرمشة

Sezar salatası, ekstra sos ekstra Kıtır ekmek, ve ekstra ançüez.
سلطة مع بعض الدجاج مع بعض الخبر المحمص و بعض السمك

Bir kere ısırılan Kıtır kıtır yüzeyden, altındaki yumuşak hamura geçip sıcak tuzlu tereyağı tatdığınızda, artık kaybetmişsinizdir.
حالما تقضم ذلك السطح المقرمش إلى الوسط الرطب و تتذوق الزبدة الحارة المالحة فإنكتضيعللأبد.

Lahanalar sevdiğim gibi yapılmış, dedim. Kıtır kıtır. Yumuşak değil.
أقول أن الكرنب مطهيه جيداً فهو مقرمش و ليس طرياً

Kıtır gibi özel bir marka için neler yapabileceğimi düşünebiliyor musunuz?
هل يمكنكما تخيل مالذي بإمكاني فعله بوجود منتج مميز ك(كريسب) ؟

Neden onlara bunun Kıtır olduğunu söylemiyorsun, adamım?
لماذا لم تخبرهم بأنها ماركة "كريسب" يارجل ؟

En sevdiğim sweatshirtümü tasarladın ve Kıtır için lisansım yok.
لقد صممتَ ستراتي المفضلة ولم يسبق لي الحصول على ترخيص إنتاج "كريسب"

Ve Kıtır'ın geleceğinden ne kadar emin olduğumu göstermek ve gelecek kazançlara karşılık küçük bir avans.
وتفضلا شيء بسيطاً ليبرهن لكما مدى جدارتي بالثقة بخصوص مستقبل "كريسب"

Bana Kıtır için beş yıllık lisans verin.
قوما بإعطائي تراخيص شركة "كريسب" وفي خضم خمس سنوات

Yosi sana "Yosi'nin Kıtır'ı"ndan bahsetti mi?
حسناً، هل أخبركِ بخصوص "كريسب بواسطة يوزي" ؟

Yosi'nin Kıtır'ını istemiyorlar, değil mi?
ولا يريدون ستراتِ "كريسب بواسطة يوزي"، صحّ ؟

Kıtır mı? Harika. Biz de sizin kapşonlular için oldukça heyecanlıyız.
" كريسب" رائع، نحنُ متحمسون بشأن ستراتكم" "

Sizin Kıtır'ı yazıyoruz sonra "YOSI" kısmında "Y" harfini "OSI"nin etrafını saran bir yılan şeklinde Old English fontuyla yapıyoruz.
كريسب"، تماماً كما صممته" "وبالنسبة لكلمة "يوزي ومن ثم بالنسبة لحرف "ي" سنجعلها على هيئةِ ثعبان

Üst kısmının öyle Kıtır kıtır ve lezzetli olmasının sebebi bu.
هذا ما يجعل الطبقة العلوية مقرمشة ولذيذة

Salataya ekstra Kıtır ekmek istiyorum.
و الخبز المحمص الاضافى و تستطيع محاسبة بالزيادة

Ve üzerinde ekstra Kıtır tavuk!
مع جلد الدجاج المقرمش الإضافية!

Hemen serum ayarlayabilirim ve Kıtır kıtır geçen bir kaç haftada, işimizi tamamlayabiliriz.
حتى أستطيع أن أضع الملح ، ويمكننا ان نجعلها اخر زوج مقرمش ، و مقدد لأسابيع.

- Tamam. - Dümdüz edilmiş ama Kıtır olmasına dikkat et.
-اجعليه مستوي ومقرمش من الخارج

Sosyeteye yönelik, kaliteli kot pantolon üreteceğiz. Adını Kıtır koyacağız.
سيكون جينز ذو طرازٍ عالٍ سنسمّيه "مقدّد"

Bence krep dediğin Kıtır kıtır olmamalı.
لا أظن بأن المحلى عليه أن يكون مقرمشا