Kardeşinin bebeğini taşıyan genç bir kız var ve yardımına ihtiyacı olacak. | Open Subtitles | هناك فتاة صغيرة تحمل رضيع أخيك و يمكنها بالتأكيد الإستفادة من مساعدتك |
Cici babacığını bilemem, ama şurada seni kesen ateşli, zengin bir kız var. | Open Subtitles | لا أعرف عن الأب الغالي , لكن هناك فتاة ثريّة جذّابة تنظر إليك |
Kızgın ve tehlikeli hayaletlerlee aynı evde olan bir kız var... | Open Subtitles | اسمعِ، هناك فتاة صغيرة محبوسة بذلك المنزل مع أشباح غاضبة وخطرة |
Carmen'i oynayabilecek bir kız var mı bak. | Open Subtitles | وانظر لو أن هناك بنت يمكن أن تؤدي دور كارمن |
Ve şu çok önemlidir..., ...çünkü, evde bir sürü sahte kız var. | Open Subtitles | وهي حقيقة وهذا مهم لان هناك الكثير من الفتيات المزيفات بهذا المنزل |
- Hemen daireme git. Havlu askılığıma kelepçelenmiş bir kız var. | Open Subtitles | تعالي إلى شقتي حالاً لدي فتاة مقيدة بالأصفاد في رف المناشف |
Kimseye söyleme ama odanda kanlı canlı bir kız var. | Open Subtitles | لا تخبر أحداً بأن هناك فتاة حية متجسّدة في غرفتك |
Dürüst olmam gerekirse, çıkmak istediğim tek bir kız var. | Open Subtitles | لأكون صريحا معك هناك فتاة واحدة فقط ارغب في مواعدتها |
Şu an ameliyathanede beni bekleyen küçük bir kız var. | Open Subtitles | هناك فتاة صغيرة في غرفة العمليات والتي لن تعيش بدوني. |
Dışarıda tüm ailesinini kaybetmek üzere olan küçük bir kız var. | Open Subtitles | هناك فتاة صغيرة في الخارج والتي على وشك فقدان عائلتها كُلها |
O dağın ardında, bir kız var, bekler beni, | TED | ♪ ♪ وراء الجبال، ♪ ♪ هناك فتاة تنتظرني. |
İçeride barda sarışın bir kız var barmenle konuşuyor. | Open Subtitles | هناك فتاة شقراء عند البار تتحدث اٍلى البارمان |
109'da yeni bir kız var. Gerçekten seksi bir tipmiş! | Open Subtitles | هناك فتاة جديدة في 109 مثيرة, في عمر بديع. |
Başkan'la konuşmaya çalışan küçük bir kız var gibi görünüyor. | Open Subtitles | ... أرى هناك بنت صغيرة .تحاول الكلام إلى السيد الرئيس... |
Eğer buluşmalara açıksan kilisemde sana uygun çok sayıda... - ...kız var. | Open Subtitles | إذا كنت ترحب بالإلتقاء بأشخاص جديدين هناك عدد من الفتيات الشابات بكنيستي |
Haftada bir kere eve gelen bir kız var. Her şeyi yapıyor, dondurucuya atıyoruz. Çok basit. | Open Subtitles | لدي فتاة تأتي للمنزل مرة في الأسبوع تعدّ الأكل، ونقوم بتجميده |
Hem vaktimi geçirmek istediğim başka bir kız var zaten. | Open Subtitles | بجانب، أظن أن هنالك فتاة تستحق أن أقضي وقتي معها |
Ve haberin olsun, bu benim sorunum değil. Haberin olsun, başında ölü bir kız var. | Open Subtitles | أحزر ماذا , لدينا فتاة ميتة على يديك إذاً هي مشكلتك |
Çünkü yatağında bir kız var. | Open Subtitles | لأن هناك فتاةٌ في سريرك لأن هناك فتاةٌ في سريرك |
Ve 14 yıl önce Afganistan'da tanıştığım ve kendi çocuğum olarak evlat edindiğim kız var çünkü annesi bir devrimciydi ve öldürülmüştü. | TED | و هناك فتاه قابلتها فى أفغانستان منذ 14 عاماً مضت التى تبنيتها كإبنه لي لأن أمها قد قُتلت حيث كانت والدتها ثوريه |
Daha çok kız var ve daha az erkek. | Open Subtitles | هناك فتيات اكثر وليس هناك اولاد بما فية الكفاية0 |
Doğal sarışın olmak için adam öldürecek bir sürü kız var. | Open Subtitles | أعرف الكثير من الفتيات هناك الذين سيمتن ليكُنَ شقراواتٍ طبيعيات |
Burada suratı asık olan küçük bir kız var. | Open Subtitles | ثمة فتاة صغيرة هنا تناولت الكثير من كرات الحلوى اللاذعة |
- Yanında küçük bir kız var. | Open Subtitles | إن لديه فتاة صغيرة بصحبته بالسيارة. |
Yerde güzel bir kız var, bacağında da bir delik. | Open Subtitles | ثمّة فتاة مثيرة طريحة على الأرض، وثغرٌ كبير في ساقها. |
Hayatında harika bir kız var ama gecelerini küvetteki bir hayalle ve yıkama beziyle geçirmek için onu ihmal ediyorsun. | Open Subtitles | قصدي أنه لديك فتاة رائعة في حياتك و أنت تتجاهلها حتى تمضي جميع أمسياتك في حمامك مع صورة خيالية و القليل من الرغوة |
Evimde bir kız var. Uyku hapı almış. Onu uyandıramıyorum. | Open Subtitles | توجد فتاة في منزلي، أخذت بعض الحبوب المنومة، لا أستطيع إيقاظها |