"kızmıştım" - Translation from Turkish to Arabic

    • غاضبة
        
    • غاضباً
        
    • غاضبا
        
    • غضبت
        
    • غضبتُ
        
    • كنتُ غاضبًا
        
    • كنت غاضب
        
    • غاضبةً
        
    • كنت سكران
        
    • مستاءً
        
    • كنتُ غاضب
        
    Sana bağırdığı için öyle kızmıştım ki ona... burada bir saat daha suda kalmasını sağladım. Open Subtitles لقد كنت غاضبة منه بشدة بعد صراخه عليكِ و تركته هنا في الماء
    Beni yalnız bıraktığı için ona kızmıştım, onu tekrar içeri sokmak için yanına gittim. Open Subtitles , لقد كنت غاضبة أنه تركني لذا، ذهبت لإحضاره للداخل
    Beni o şekilde terk ettiğinde çok kızmıştım. Open Subtitles أتعلمين بأنه حين رحلتِ بالطريقة التي قمتِ بها كنتُ غاضباً بشدّة
    Şimdi... Ben başta kızmıştım. Open Subtitles الآن، كنتُ غاضباً في البداية، ثمّ أدركت بأنها
    Şok olmuştum, korkmuştum, kızmıştım, aynı sepeti motosikletten çıkan bir köpek gibi. Open Subtitles وكنت خائفا و غاضبا ومرعوبا ولكن اتضح أنه من أفضل الأشياء التي حصلت لي
    Aslında, başlarda biraz kızmıştım. Sonra 4. Open Subtitles لست غاضبة، في البداية غضبت ثم أخرجت غضبي بالمشي
    Mr.Cannon'a çok kızmıştım ve.. ...kimse benim tarafımı tutmuyordu. Open Subtitles لقد كنت غاضبة جدا من السيد كانون ولم يقف معي أحد
    Sana o kadar kızmıştım ki, bir daha asla yüzünü görmeyeceğim diye yemin etmiştim. Open Subtitles كنت غاضبة جداً لذا تعهدت بعدم رؤيتك مجدداً
    Angelo'ya yaptıklarından dolayı ona çok kızmıştım. Open Subtitles لقد كنت غاضبة عليها بسبب ما فعلته لـ انجيلو.
    O aptal spor arabayı aldığın için sana kızmıştım. Open Subtitles كنتُ غاضبة منك لشرائك السيارة الرياضية السخيفة
    Unutma o zamanlar sana çok kızmıştım. Open Subtitles فقط تذكر كنت غاضبة حقاً عليكَ في ذلك الوقت
    Polise gitmem gerekirdi ama çok kızmıştım. Open Subtitles كان يجب أن أتصل بالشرطة, ولكني كنـُت غاضبة جداً
    O kadar kızmıştım ki bu tarz bir şeyin olabileceği aklıma bile gelmemişti. Open Subtitles لقد كنت غاضباً جداً ولم أفكر إن شيئاً مثل هذا قد يحدث
    O kızmıştı, ben de kızmıştım. Çok kızmıştım. Open Subtitles .لقد كان غاضباً و كذلك أنا .لقد كنتُ غاضباً جداً
    Sana çok kızmıştım. Uyumak istiyordum. Open Subtitles و أنا كنتُ غاضباً جداً عليكِ لأني فقط أردت النوم
    Naomi'nin geçen seneki balo sonrası partisinde çok kızmıştım ve sarhoştum. Open Subtitles نايومي كان لديها حفل مابعد التخرج السنة الماضية وقد كنت غاضبا جدا وثملة
    Ben sana çok kızmıştım çünkü partiye Mario ve Luigi olarak gelme konusunda anlaşmıştık. Open Subtitles أنا غضبت جداً منك، لأننا أتفقنا أن نذهب كـ ماريو ولويجي
    "Bu yüzden sana çok kızmıştım ama şimdi pişmanım çünkü senin tabiatın böyle." Open Subtitles غضبتُ منك كثيراً وقتها لكنّي نادمة على ذلك الآن لأن هذا طبيعتك وروحك
    Telefonu açma şekline kızmıştım. Open Subtitles لقد كنتُ غاضبًا بطريقةِ إجابتِها على الهاتف.
    Eve, beni görmek için değil de ihtiyacın olan bir şeyi almak için gelmene kızmıştım. Open Subtitles لقد كنت غاضب لانك رجعت للبيت لا لشيء ..الا لانكتحتاجشيءما.
    - Harris'e bu yüzden kızmıştım. Open Subtitles هذا ما كنتُ غاضبةً من هاريس بشأنه
    O gece sana o kadar kızmıştım ki intikam almak istedim. Open Subtitles كنت سكران حتى في لكم في تلك الليلة، كنت أريد أن أعود إليك.
    Çok kızmıştım. Open Subtitles كُنت مستاءً للغاية
    Ona çok kızmıştım. Çünkü o benim idolümdü. Open Subtitles لقد كنتُ غاضب للغاية .لأنني كنتُ أقدس ذلك الرجل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more