"kaçabilmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • للهروب
        
    • مهرباً
        
    • يمسك بنا
        
    • من الهرب
        
    Olmuyor. Çocuklar, benim süper hayatımı dinleyip monoton hayatınızdan kaçabilmek için dakikaları saydığınızı biliyorum ve bunu sizin için seve seve yapıyorum ama bu gece olmuyor. Open Subtitles لا أستطيع ، أعرف أنكم تحسبون الدقائق للهروب من حياتكم الرتيبة بالسماع لروعة حياتي
    kaçabilmek için gerekli olan şeyi yaptığını düşünüyorum. Open Subtitles أفترض إن الذى قمتى به كان ضرورياً للهروب.
    Sen sadece onlardan kaçabilmek için yeterince hızlı gitmekten korkuyorsun. Open Subtitles إنّك فقط خائف من القيادة بسرعة .للهروب منهم
    Buraya tüm o şeylerden kaçabilmek için geldim. Open Subtitles كنتُ مختبئاً جئتُإلىهنالأجد... مهرباً مِنْ كلّ ذلك الهراء
    Ayrıca, Alice'e tünellere kaçabilmek için bir yol sağlar, bu giriş kapısı buhar deliği. Open Subtitles كما يسهل لـ(أليس) مهرباً من خلال هذا النفق و من باب الدخول، ومن فتحة البخار
    Mümkün mü bu? Bir kez daha Crassus'tan kaçabilmek? Open Subtitles أمن الممكن ألا يمسك بنا (كراسوس) مجددًا؟
    Burada olduğuna minnettar falan değilsin sadece tekrar kaçabilmek için ıslahevinden çıkman gerekiyordu. Open Subtitles أعلم أنه لا يعجبك التواجد هنا وأنت أردت فقط الخروج من الإصلاحية لتتمكن من الهرب مجدداً
    Sonuna kadar peşlerine düşerse, hayatta kalanlara doğu kıyısından kaçabilmek için geriye kalan en iyi şansı vermiş olur. Open Subtitles ربما تكون مطاردة جيدة للغاية ونمنح للباقين على قيد الحياة أفضل فرصة للهروب لكي يتشكّلوا على الشاطيء الشرقي
    Nanahara ile kaçabilmek için plan yaptınız! Open Subtitles لقد خططتي مع ناناهارا للهروب معاً
    Acıdan kaçabilmek için gidebileceği kadar uzaklaştı. Open Subtitles لقد ذهب لأبعد ما يمكنه للهروب من الألم
    Tony karısından kaçabilmek için ava çıkıyor, değil mi? Open Subtitles توني)، يذهب للصيد للهروب) من زوجته
    Mümkün mü bu? Bir kez daha Crassus'tan kaçabilmek? Open Subtitles أمن الممكن ألا يمسك بنا (كراسوس) مجددًا؟
    Sırf onunla kaçabilmek için beni burda bırakıyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت فقط تريدين إبقائي هنا حتى تتمكنين من الهرب معه، أليس كذلك؟
    Burada olduğuna minnettar falan değilsin sadece tekrar kaçabilmek için ıslahevinden çıkman gerekiyordu. Open Subtitles أعلم أنه لا يعجبك التواجد هنا وأنت أردت فقط الخروج من الإصلاحية لتتمكن من الهرب مجدداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more