"kaçak yolcu" - Translation from Turkish to Arabic

• ستوواي
• ستوواوي
• المسافرين خلسة
• ستواواي

Montauk'ta bir barda işe girdi. "Kaçak Yolcu" muydu adı?
(حصل على وظيفة لدى حانة في (مونتاك اسمها (ذا ستوواي)؟

Aptalca, biliyorum ama Kaçak Yolcu'ya geldi ve yaptığı şeyden sonra serbestçe dolandığını görünce dayanamadım.
إنه أمر غبي حقاً،أعلم ذلك، ولكن لقد اتى إلى "ستوواي"، وانا فقط .. فقط رأيته يتجول بحريه

Ailem rıhtımdaki tavernanın sahibi, "Kaçak Yolcu".
تمتلك عائلتي حانة (ذا ستوواي) عند الميناء.

Benimle Kaçak Yolcu'da buluşup bir şeyler soracağını söyledi.
قالت بأنها تريد ان تقابلني في ستوواوي وتسالني بعض الأسأله

Dün gece Kaçak Yolcu'da olanları sadece ikimiz biliyoruz.
اننا فقط نحن الاثنتان الذين نعرف مالذي حصل بالضبط في ستوواوي ليلة البارحة

Kaçak Yolcu olsa yola düşerdi.
المسافرين خلسة يجب أن يصلوا إلى مدرّج المطار أوّلاً.

Bayanlar ve baylar Montauk Polis Departmanının emriyle Kaçak Yolcu'yu bu akşam erken kapatıyoruz.
سيداتي وسادتي إننا نغلق مقر المسافرين خلسة مبكر هذا المساء بأمر من مقر شرطة

Kaçak Yolcu'da olan her şeyin arkasında onlar var.
هممنيكونونخلف كلشيء... "يحدثفي"ستواواي...

"...ve diğer insanların hayatını deneyim etmek için "Daniel Grayson yerel bar Kaçak Yolcu'da bir barmenlik işine bile girmiş."
قبل (دانيال غرايسن) العمل كساقي" "في حانة (ذا ستوواي) المحلية

Conrad Kaçak Yolcu'da. Senin de orada olman gerekmiyor mu?
كونراد في الـ (ستوواي)، ألـا يجب عليّك أن تكوني هناك كذلك.

Kaçak Yolcu daha çok yerel bir hazine.
حانة (ذا ستوواي) أقرب إلى ثروة محلية

Victoria Grayson, "Kaçak Yolcu"da mı?
فيكتوريا غرايسن) في حانة (ستوواي)؟ )

Kaçak Yolcu'da erken vardiyan mı var?
نوبة مبكرة في حانة (ذا ستوواي)؟

Kaçak Yolcu'yu temizliyordum bir şey buldum.
لقد كنت انظف ستوواوي ولقد وجدت شيئا اظن بأنك تريدينه

- Küçük bir Kaçak Yolcu.
-A المسافرين خلسة قليلا.

Gidip onu Kaçak Yolcu'yu bize satması için ikna edeceğim.
وسوف أقنعه بأن يعيد لنا حانة "ستواواي"