"kağıt parçasını" - Translation from Turkish to Arabic

• الورقة
• قطعة الورق
• قطعة ورق
• القطعة من الورق

Bir kağıt parçasını kaç kez katlayabilirsiniz?
موقع تيد التعليمي كم عدد المرات التي يمكنك بها طي الورقة ؟

Olay mahallinde bu kağıt parçasını bulduk.
وجدنا هذه الورقة التي تحمل رسالة تركها في عين المكان

Evet, baltayı kafana doğru salladığı zaman kağıt parçasını gösterirsin.
- أجل حين يلوح بالفأس أمام رأسك ارفع له الورقة

O yeşil kağıt parçasını elinize alın dolar banknotunu.
خذ قطعة الورق الخضراء هذه، ورقة الدولار.

O küçük kağıt parçasını bana vermeye ne dersin?
ما رأيك أن تعطيني قطعة الورق الصغيرة التي في يدك

Ve günün birinde, bir kağıt parçasını imzalayıp ailemi sona erdirmem mi gerekiyor?
في يوم واحد , من المفترض أن أوقع على قطعة ورق وأنهي عائلتي ؟

Şu kağıt parçasını çekmeniz lazım.
حيث توجد هذه القطعة من الورق التى تجذبها.

Bir kağıt parçasını diğerlerine zarar vermek için bir bıçağa çevirebilirsin. Savunma önlemi olarak vücudunu katılaştırabilirsin.
بوسعكَ تحويل هذه الورقة لنصل قاتل بنفس طريقة تصليد جسدكَ للدفاع.

O kağıt parçasını bulmamış olsaydım her zamanki gibi hayatımıza devam edecektik.
لو لم أجد تلك الورقة لكنا بقينا على حالنا

Stratejiye dönüştürdüğüm kağıt parçasını mı diyorsun sen?
أوه هل تعنيين تلك الورقة الذي قمت بالتخطيط له ؟

Ve eğer siz hemen bu kağıt parçasını hemen imzalamazsanız, vazgeçip kalanı için başka bir bankaya gideceğim.
ومالم توقّعون هذه الورقة الآن يـا رجـال ... سأكون بصدد السحب والذهـاب إلى مصرف آخر بالـ 75 مليون

Sizler bu kağıt parçasını şimdi imzalamadıkça... geri çekip 75 için başka bankaya gideceğim.
ومالم توقّعون هذه الورقة الآن يـا رجـال ... سأكون بصدد السحب والذهـاب إلى مصرف آخر بالـ 75 مليون

Sizin bu küçük kağıt parçasını imzalamanız.
عندما توقع على هذه الورقة الصغيرة

Buradaki bu küçük kağıt parçasını sana imzalatmak zorundayım.
يجب أن أجعلك توقعين .هذه الورقة الصغيرة

Ve bu sabah uyandığımda bu kağıt parçasını buldum... kelimeleri yazmışım... ve bu şey oradaydı.
وعندما أستيقظ هذا الصباح نظرت الى هذه الورقة... حيث كتبت الكلمات... وهذا الشّيئ عليه.

Bir kağıt parçasını imzaladın.
. لقد وقعتي علي قطعة من الورقة

Bir süre bu kağıt parçasını kaplayacaktım...
كنت سأطوى قطعة الورق هذه لفترة

O bahsettiğin kağıt parçasını bana ver ve paranı al.
أعطني قطعة الورق تلك وأعطيك المال

O maymunla bir yığının üzerine oturur sanki üzerine yeni yazılmış bir şiir varmış gibi bir kağıt parçasını eline verirdim,
-سأجلس هذه القردة علي شيء مرتقع -و سأضع في يديها قطعة ورق كما لو كانت قصيدة شعرية كتبتها

Ben bir kağıt parçasını 25 metreye böyle atıyorum.
هكذا أجعل قطعة ورق تطير حتى 25 متراً

Evet, ve sonrada ikinci kitaba gidip kitabın sırtına bu kağıt parçasını koymuş.
وبعدها اتجهت لكتاب آخر ووضعت هذه القطعة من الورق داخل الكتاب