"kabul edersen" - Translation from Turkish to Arabic

• وافقت على
• قبلتِ
• لو وافقت
• إذا قبلت
• اعترفت
• إن قبلت
• وافقتِ على
• لو إعترفت
• لو رضيت
• لو قبلت
• قبلتي
• اذا قبلت
• اذا وافقت
• إذا وافقت
• وافقتَ

Senin hikaye gelecek ayın konusu olacak, tabii benim şartlarımı kabul edersen.
قصتك سوف يتم نشرها في عدد الشهر القادم، لو وافقت على شروطي

Eğer başladığın işi bitirmeyi kabul edersen. Daha önce de istedi mi?
لو وافقت على إنهاء ما بدأته هل طلب منك من قبل ؟

Seni seviyorum... ve eğer beni kabul edersen... karım olmanı istiyorum.
أحبكِ ..وإذا قبلتِ زواجي أريدكِ أن تكوني زوجتي

Eğer özrümü kabul edersen el sıkışıp bütün bu olanları unuturuz.
إذا قبلت إعتذارى , أعتقد أننا يجب أن تصافح و سننسى الأمر برمته

Çok basit, J.D. Eğer ödeşmediğimizi kabul edersen, ilişkinize olur veririm.
هذا سهل يا دي جي ساوافق اذا اعترفت اننا لسنا متعادلين.

Bunu kabul edersen Baltimore okullarına vermek istediğin şeyin yarısı olmayacak demektir.
إن قبلت بذلك بالتيمور ستخسر نصف مخصّصاتها التعليميّة

Şimdi gerçeği itiraf etmeyi kabul edersen yardımcı olabileceğim konular var.
والآن إذا وافقتِ على ذكر الحقيقة، فثمّة أشياء أستطيع المساعدة بها

Eğer aygıtı yanıma almazsam ve sende teknolojiyi korumayı kabul edersen.
ليس إذا أخذت الجهاز معي و أنت وافقت على حماية التكنولوجيا

Birleşmeyi kabul edersen, çok uzun zaman beraber olabiliriz.
لو وافقت على الإندماج ، فيمكننا البقاء معا لوقت طويل

Bizimle iş birliği yapmayı kabul edersen sicilini temizleriz.
يمكننا ان نزيل كل هذه التهم ان وافقت على المساعدة

Eğer kabul edersen bu yüzük, sadık olacağımın, öpüşmek dışında hiçbir şeye seni zorlamayacağımın, problemlerini dinleyeceğimin dişinin arasında yemek kaldığında veya gözünde çapak olduğunda söyleyeceğimin ağır bir şeyler taşımak gerektiğinde evine geleceğimin sembolü olacak.
ان قبلتِ هذا الخاتم سيكون علامة أنني سأكون صادقاً وأن لا أضغط عليك بأي شيء غير التقبيل

Eğer üç yüzü kabul edersen, aslında dört yüzdür.
و إذا قبلت الــ300 فإنهم في الحقيقه 400,كيف؟

Eğer kendini olduğun gibi kabul edersen bu daha kolay olur.
أتعرف أن هذا سيكون أسهل لو أنك اعترفت أنك تحب هذا

yine kutsal yazılara göre, buna yüreğinde iman edersen ve bunu imanla kabul edersen
وفقاً للنصوص إن كنت تصدق هذا بقلبك إن قبلت هذا بإيمانك

Eğer o kişi olmayı kabul edersen cezan hafifletilecek ve aleyhinde olan davalar düşürülecek.
لو وافقتِ على أنّ تكونين ذلك الشخص لي عقوبتكِ سيتم خفضها والإتهامات ضدكِ ستزال

Hatanı kabul edersen ve 200.000 dolardan daha fazla tazminata hükmedilirse, cebinden ödersin.
لو إعترفت بالخطأ، وكسبت هي أزيد من 200,000, فمن المحتمل أن تكون مسؤول شخصياً

Bana gemi yapmayı kabul edersen sana kesinlikle kralmışsın gibi davranırım.
لو رضيت ببناء قارب من أجلي، سأعاملكَ دون شك كالملك.

Bunu söylemek için dolambaçlı yolları seçiyorum ama kendimi köşeye sıkışmış ve son zamanlarda alçalmış hissediyorum ve bu tabancayı, benim özür dileme biçimim olarak kabul edersen çok memnun olurum.
إني سأتمادى كثيراً وأقول هذا أشعر بالضيق ، و بالشكّ الصريح وسأُسرّ لو قبلت هذا المسدّس كطريقتي للإعتذار

Eğer kabul edersen, yarın akşam yemeğe gelin buradan çekle ayrılın.
إذا قبلتي فستأتين لتناول العشاء ليلة الغد وسنعطيكي الشيك

Karım olmayı kabul edersen hayat boyu mutluluğun yanı sıra, şunlara da kavuşacaksın:
اذا قبلت أن تكوني زوجتي سوية لنبني معاً حياة سعيدة أن تقبلي هذه أيضاً

kabul edersen pranganı çıkarıp, sicilini temizleyecekler.
اذا وافقت على ذلك سيزيلون الجهاز من قدميك ويمحون سجلك السابق

Bunu kabul edersen, oğlunu tekrar görürsün.
إذا وافقت على ذلك فلسوف ترى إبنك مرة أخرى

Eğer kabul edersen sana bir elbise vermek istiyorum.
أخبرَ بأنّ ني أَنْ لا أَتْركَك لَهُ ملابسُكَ حتى وافقتَ.