"kabul etmiyoruz" - Translation from Turkish to Arabic

• لا نقبل
• لا نأخذ
• لن نقبل
• لا نستقبل أي
• لا نعترف
• ولا نقبل
• نحن نرفض

Arama sonuçlarımızda asla arama sonucu için ödeme kabul etmiyoruz,
ولذا ففي نتائج بحثنا، لا نقبل بتاتاً المال لنتائج البحث.

Ders 15 dakika önce başladı ve sınavsız öğrenci kabul etmiyoruz, sınavlar da geçen ay oldu, gerçekten çok üzgünüm.
ونحن لا نقبل الطلاب بدون تجربة أداء وهذاتمالشهرالماضي، لذلك أنا آسفة جداً

Giriş ücreti 150 dolar ve yiyecek çeki kabul etmiyoruz.
رسوم التسجيل 150 و نحن لا نقبل بطوابع الأكل

Acemileri işe almak beklemede ve para için iş kabul etmiyoruz.
تفعيل المجندين، متوقف ونحن لا نأخذ مهام بمقابل مادي

Kusura bakmayın, Majesteleri başkanın dudağında ruj olan paraları kabul etmiyoruz.
استميحك عذرا، يا صاحب الجلالة... ولكننا لا نأخذ النقود التي عليها أحمر الشفاه على الرئيس

Ve olumsuz cevap kabul etmiyoruz.
أجل, لن نقبل بالرفض إجابة إيها الرجل الصغير

Saat sabahın dördü ziyaretçi kabul etmiyoruz.
لا نستقبل أي زوار أنها الرابعة صباحاً

Öncelikle, dudaklarınıza enjekte edilen ve işlenen yağ hücrelerinin müvekkilimin kalçasından çıktığını kabul etmiyoruz.
أولاً, نحن لا نعترف أن خلايا الدهن المزروعة و التي حنت داخل شفاهكن المحترمة

Üzgünüm hanımefendi ama şu sıralar yeni müvekkil kabul etmiyoruz.
أنا آسفة , سيدتي, لكننا لا نقبل بموكلين جدد في الوقت الحالي

Genellikle iade kabul etmiyoruz ama sizin için bir istisna yapacağım çünkü hikayenize çok üzüldüm.
حسنًا، عادة لا نقبل الاسترداد لكن سوف أستثني حالتك لأنها حزينة جدًا

Sen ve ben bilimin tüm kurallarını ve geleneklerini kabul etmiyoruz.
أنت وأنا لا نقبل كل القواعد والاتفاقيات العلمية

İki eyaleti de kazanabileceğimiz belli. Neden anlaşmayı kabul etmiyoruz?
نعرف أننا سنربح الولايتين لماذا لا نقبل المطروح؟

Müşterilerin hediyesini asla kabul etmiyoruz bayım.
نحن لا نقبل الهدايا من الزبائن يا سيدي

Yahudileri kabul etmiyoruz, çünkü onlar İsa'yı reddediyor.
نحن لا نقبل اليهود لأنهم يرفضون المسيح

Şu anda hiç müşteri kabul etmiyoruz.
نحنُ لا نأخذ زبائن جدد في الوقت الحاضر

Bu teklifi kabul etmiyoruz.
ولكننا لا نأخذ هذا العرض.

Onların her neresi olursa olsun her hangi bir ülkeye iadesini kabul etmiyoruz.
لن نقبل تسليمهم إلى أي بلد مهما كانت

Söyleyeceğimiz bir şey var ve "hayır" kabul etmiyoruz.
نود أن نقول لكم شيئاً و لن نقبل بالرفض

Kastetmeye çalıştığım senin gibi İrlandalı pislikleri müşteri olarak içeri kabul etmiyoruz artık eskiden olduğu gibi.
ما أعنيه،هو أننا لن نقبل المزيد من المحسوبية ...من إيرلندي حثالة مثلك إذا صح التعبير

Maalesef şu anda yeni hasta kabul etmiyoruz.
وللأسف، لا نستقبل أي مرضى جدد حاليًا

Bu yüzden, onun adalet olduğunu kabul etmiyoruz. fakat onu yakalamak için herhangi bir girişimde bulunmayacağız.
نحن لا نعترف بأن (كيرا) هو العدالة ولكن ما نقوله أننا لن ندعم أي مبادرة للقبض عليه

$18,50 ediyor. Kupon kabul etmiyoruz.
ذلك سيكون 50,18 دولارا ولا نقبل أى وصولات تغذية

Yoldaşlarımızın hapiste kalmasını kabul etmiyoruz.
نحن نرفض بقاء رفاقنا في السجن