"kaburgasını" - Translation from Turkish to Arabic

• أضلاعه
• الأضلاع
• أضلاع
• ضلعاً
• ضلوعه
• ضلع
• ضلعه
• ضلعين
• وضلعين

Pedro dövüşü ayarladı, kaburgasını çatlattığını söylüyorlar, Luther'ı onun yerine koyuyorlar.
بيدرو كان مستعداً لنزال أحدهم لكن ذلك الرجل حطم ضلعين من أضلاعه

Kurşun kolundan girip kaburgasını sıyırmış.
الرصاصة اتجهت من خلال ذراعه وبالكاد استقرت في أضلاعه

Birkaç kaburgasını zedeleyecek dahi olsanız o ilk kurbanı hayatta tutmakla yükümlüsünüzdür.
الحل هو إبقاء أول شخص حي حتى ولو اضطررت لكسر بعض الأضلاع

Hayatımda gördiğim en büyük göğüs kaburgasını getirdiler.
وقد جلبوا لي أكبر سيخ أضلاع رأيته في حياتي

Bazı kişiler erkekte bir tane daha az olduğunu söylüyordu, çünkü Tanrı İncil'de erkeğin bir kaburgasını alıp Havva'yı yarattığını söylemişti.
.وليس الذكور ينقصون ضلعاً حيث أن الكتاب المقدس ذكر بوضوح أن الرب أخذ ضلعاً من آدم و خلق منه حواء

O da beni çağırmıştı. Bir kaburgasını alıp kadına çevirdim.
ناداني وأخذت أحد ضلوعه

Bir yıl önce kaburgasını aldırıp o korkunç kollajen dudak iğnelerini yaptırdığından beri, tamamen tükenmişleri oynuyor.
فمنذ أن قامت بخلع ضلع منذ عام مضى و قيامها بعمليات نفخ لشفاهها و هى غريبة الأطوار تماماً

Sol arka tarafından kaburgasını çatlattı.
أعني كسرت ضلعه وبقيت هذه القطعة

Her iki bileğini, bacaklarını, birkaç kaburgasını, ve omurgasını kırmış... ama bu olay nedeniyle çok büyük tazminat alacakmış.
...كسر في الذراعين والأرجل وضلعين مكسورين وظهره يبدوا أني ساريها تعبير (أوه) على وجهي أنت تعرف قصدي

Attan kötü düştü. kaburgasını kırdı.
لقد سقط سقطة قويّة عن الحصان كُسرت أضلاعه.

Ayrıca bi kaç kaburgasını kırıp dalağını yırtmışım
لقد أغضبني فكسرت جمجمته بشكل متكرر .. حطمت بعض أضلاعه

İyileşmeye başlayan bölgelerinde ezikler var sanki her hafta farklı bir kaburgasını kırmış.
كدمات في مختلف مراحل التشافي الأضلاع التي يبدو وكأنه كسر واحداً مختلفاً أسبوعياً

Büyük olasılıkla kurşun kaburgasını parçaladı ve akciğerleri çöktü.
يبدو أن الرصاصة حطمت أحد الأضلاع وسببت إنهيار في الرئة.

Bu mesafeden, sadece birkaç kaburgasını kırar.
من على هذا البعد ستكسر بضعة أضلاع

Dicey'nin bir kaburgasını, iki parmağını kırdı.
لقد كسرت أحد أضلاع (دايسي)

Ben de doğal olarak, bir Triceratops'un kaburgasını kırıp falandı filandı derken, balinayı aşağıya devirdim.
سحبت ضلعاً من عظام الديناصور وشيء قاد لآخر .. وأوقعت الحوت

- Hayır. - ...saldırgan, Triceratops'un iskeletinden kaburgasını alıp...
-لا - مُخرّب .. -أزال ضلعاً من ديناصور (ترايسيراتوبس )

Mitch'in üstüne yürüdü ve iki kaburgasını kırdı.
جاء لميتش وكسر أثنين من ضلوعه

kaburgasını tekmeledim. O benim dostumdu.
ركلت ضلوعه ، كان رفيقى

Kan öksürüyordur çünkü muhtemelen spor adına başkasının ciğerini delerken kaburgasını kırıp kendi ciğerini delmiştir.
انه يسعل دما لأنه غالبا كسر ضلع و ثقب رئته بينما كان يكسر ضلع أحد أخر

- kaburgasını ben kırmadım değil mi?
لم أكسر ضلعه, أليس كذلك ؟

Lauren bana bisikletten düşerek birkaç kaburgasını kırdığını söylemişti.
لورين) أخبرتني بأنّها كسرت ضلعين) عندما سقطت من الدراجة

Burnunu ve birkaç kaburgasını kırdım sanırım.
-كسرتُ أنفه وضلعين حسبما أعتقد .