Gelgelelim kendini zorlamak her zaman o kadar kolay değildir, ve anneler bu yüzden icat edilmiştir. | TED | ليس من السهل ان تضغط على نفسك و لذلك وجدت الامهات. |
Ne yazık ki, whitelighters bu süre içinde bulmak kadar kolay değildir. | Open Subtitles | للأسف ، ليس من السهل إيجاد المرشدين البيض في هذا الوقت |
Fakat midye toplamak göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | ولكن هذا الصامت ليس بالسهولة التي يبدو عليها |
Ama hiç göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | والذي ليس بالسهولة التي تراها تحتاج للكثير من الحبال والسلاسل |
Yukarı Doğu yakasında hayatta kalmak göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | "في الجانب الشرقي الأعلى" البقاء على قيد الحياة " "ليس سهلاً كما يظهر |
Üzgünüm ama buradan çıkmak girmek kadar kolay değildir. | Open Subtitles | أخشى أنّكِ ستجدين أنّ دخول الحمّام ليس كمثل الخروج منه |
Ama mekanik bir boğaya binmek göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | لكن الركوب على ثور ميكانيكى ليس أمرا سهلا كما يبدو |
Belki kendi davranışlarını, kendi eksikliklerini gözlemlemen o kadar kolay değildir. | Open Subtitles | ربّما أنّه ليس من السهل جدّاً بالنسبة لك مراقبة سلوكك، وأوجه القصور الخاصة بك. |
Aklınızdan geçeni söylemek her zaman o kadar kolay değildir. | Open Subtitles | ليس من السهل دائما أن تقول ما في رأسك. |
Beni güvende tutmak o kadar kolay değildir. | Open Subtitles | ليس من السهل الحفاظ على سلامتي. |
Bu sorunun yanıtı sanıldığı kadar kolay değildir. | Open Subtitles | حسنا, ليس من السهل الأجابة. |
Bak, Wesen olduğunu itiraf etmek o kadar kolay değildir. | Open Subtitles | اسمعي، ليس من السهل إعتراف المرء بكونه (فيسن). |
Herkes için bu kadar kolay değildir. | Open Subtitles | ليس من السهل جدا للجميع. |
Belki Memphis'teki en büyük eroin tacirinin işini bitirmek sandığın kadar kolay değildir. | Open Subtitles | ربما القضاء على أعظم تاجر في "ميمفيس" ليس بالسهولة التي نتصورها. |
Bu da kübizmden. Göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | هذا (كيوبيزوم) ليس بالسهولة التي يظهر عليها |
Öldürmek göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | القتل ليس سهلاً كما يبدو. |
Bu göründüğü kadar kolay değildir. | Open Subtitles | ليس سهلاً كما يبدو |
Üzgünüm ama buradan çıkmak... girmek kadar kolay değildir. | Open Subtitles | أخشى أنّكِ ستجدين أنّ دخول الحمّام ليس كمثل الخروج منه |
Hey! Birini öldürme Marsac, sandığınız kadar kolay değildir. | Open Subtitles | هاي، قتل شخص ماليس سهلا كما تعتقد، مارساك |