"kafamın içindeki" - Translation from Turkish to Arabic

    • في رأسي
        
    • بداخل رأسي
        
    Kafamın içindeki sesleri ve bana her an mükemmel bir şey olabileceğini söylüyor. Open Subtitles صوتٌ في رأسي يخبرني بأن شيئاً رائعاً على وشك الحدوث في أي لحظة
    Gelecek bir dakikada, Kafamın içindeki tüm noktaların kavramsal bir havai fişek gösterisi gibi sergilendiğini biraz göreceksiniz. TED علي مدار الدقيقة القادمة، سترون ما يشبه قليلا عرض الالعاب النارية الخيالي من كل النقاط التي دارت في رأسي.
    Kafamın içindeki resimler yüzünden... kelimeleri nasıl ortaya koyacağımı bilemiyorum... Open Subtitles أنه بسبب التصور في رأسي لا أعلم كيف أجعل الكلمات ترجع,أتفهمينني
    Otobüslerden, gürültüden on galonluk Kafamın içindeki değişmez hayal kırıklıklarımdan ve kendimden uzaktık. Open Subtitles بعيداً عن الحافلات والضوضاء والإحباط المستمر في رأسي ونفسي
    Şimdiyse, Kafamın içindeki frekanslar arasında gidip geliyorum. Open Subtitles أصبح هناك نَغم يدورُ بداخل رأسي
    Aslında ben bu sessizliğin Kafamın içindeki sesleri durdurmamı kolaylaştırmasını tercih ederim, korku ve reddetmeyi. Open Subtitles ذلك يجعل من السهل سماع الأصوات في رأسي تصرخ وتتوسل.
    Kafamın içindeki bir bulmaca. Artık duvarlarda. Her şey yolunda. Open Subtitles من السهل معالجة الأمر ، لغز وحل في رأسي ، والآن هو على الحائط
    Kafamın içindeki bir şeyden mi, şoktan mı, soğuktan mı bilmiyorum ama hafızam gitmişti. Open Subtitles لا أعلم إن كان السبب الضربة في رأسي أو الصدمة أو البرد لكن لم يكن لديّ ذاكرة
    Kafamın içindeki şeyler bile sihirli sütü kesemedi. Open Subtitles في رأسي أشياء حتى الحليب السحري لأ يستطيع محوها
    Bütün şekilleri hatırlayabiliyorum Kafamın içindeki resimler gibi. Open Subtitles أتذكر الأشكال, جميع الأشكال, مثل الصور في رأسي. أنا لا أنسى.
    Kafamın içindeki ses boynunu parçalayıp kanını içmemi söylüyor. Open Subtitles يخبرني الصوت في رأسي أن أمزق حلقكِ وأشرب من دمك.
    Sayın Başkan, Kafamın içindeki bu şey ile üç ay boyunca yaşadım. Open Subtitles ... سيدي الرئيس ، لقد عايشت هذا الشيء في رأسي لثلاثة أشهر
    Gerek yok, kim olduğunu biliyorum. Kafamın içindeki Karanlık Olanlar'ın hepsisin. Open Subtitles وفّر خطابك، فأنا أعرف مَنْ تكون جميع القاتمين في رأسي
    Kafamın içindeki ses devam ediyor, "Nasıl yani?" TED وانطلق هنا صوت يوبّخني في رأسي: "ماذا فعلت للتو!"
    Kafamın içindeki problemlerden uzaklaşmaya çalışıyorum. Open Subtitles أنا أحاول أن أبقي كل مشاكلي في رأسي
    Kafamın içindeki sesleri yeniden duyabiliyorum. Open Subtitles يمكنني سماع أصوات في رأسي مرة أخرى.
    Kafamın içindeki tüm sesler öldüğüm zaman kesilecek. Open Subtitles كلّ الأصوات في رأسي ستصمت حين أموت
    Kafamın içindeki ses dinmişti. TED خفت حدة الضجيج في رأسي.
    - Kafamın içindeki ses. Open Subtitles ذاك الصوت في رأسي
    Kafamın içindeki yolda gibiyim. Open Subtitles انا بالطرق أكثر في رأسي
    - ÇığIık falan yok. - Kafamın içindeki çığIıklar. Open Subtitles لايوجد صراخ - الصراخ الذي بداخل رأسي -

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more