| Ama kafamızın içinde sakladığımız bilgiler başka veri tabanlarında da mevcuttur. | Open Subtitles | ولكن المعلومات يجري عقدها في رؤوسنا متوفر في قواعد بيانات أخرى. |
| kafamızın içinde resmini gördüğünüz bu genel amaçlı mekanizmanın yanısıra, son derece özelleşmiş bir dizi bileşen bulunuyor. | TED | لدينا إذن هذه الصورة لآلة شاملة الاستعمال في رؤوسنا إضافة إلى بعض نظام مفاجئ لمكونات في غاية التخصص. |
| Pekâlâ. Kazın ve kafamızın üstünden geçip gitsinler. | Open Subtitles | حسناً، فلتحفروا وتدعوهم يمرون فوق رؤوسنا |
| kafamızın üstünde bir korsan bayrağı dalgalanıyor ve o bize en değerli mücevherini mi veriyor? | Open Subtitles | يوجد علم قراصنة يرفرف فوق رؤوسنا وهو يعطينا جوهرة التاج؟ |
| Kurşun tam kafamızın üstünden geçti. Hayatımı kurtardı. | Open Subtitles | الرصاصة عبرت من فوق رأسينا لقد أنقذ حياتي |
| Her saniye ne kadar elektronik dalganın kafamızın içinden geçtiğini düşündün mü? | Open Subtitles | هل تعلمين عدد الموجات التي تعبر رؤوسنا كل ثانية؟ |
| Biz uçak yolculuklarına bayılırız. Biz sadece uçakların kafamızın üstünden geçmesini istemiyoruz. | Open Subtitles | نحن نحب السفر بالجو ولكن لانريدها بأن تسافر فوق رؤوسنا |
| Hükümet zihinlerimize, kafamızın içine... çipler yerleştirmek istiyor. | Open Subtitles | الحكومة تحاول أن تزرع شريحة في عقولنا في رؤوسنا |
| Biliyorum, bu hiç mantıklı değil. kafamızın üstünde tavan oluşmalıydı. | Open Subtitles | أعلم ذلك , لكن لا أعرف الطريقة ينبغي ان يظهر غطاء فوق رؤوسنا |
| Sayısız günlük etkileşimlerimizin ürünüyüz ve kim olduğumuzun özünü anlama yolculuğumuz kafamızın içinde gerçekleşmekte olan muazzam bir şeyi hiçbirimizin farkında olmadığı bir şeyi ortaya çıkardı. | Open Subtitles | نحن نتاج علاقاتنا اليومية العديدة و مهمتنا للبحث عن كينونة البشر أظهرت شيئاً ساحراً يحدث بداخل رؤوسنا |
| kafamızın içinde vızıltı olmayacak günlerce ayakta kalmak, | Open Subtitles | فلا مزيد من الطنين في رؤوسنا ولا مزيد من عدم النوم لأيام |
| kafamızın içinde evrenin bir modelini oluşturma becerisine sahip bir organın yer alması her birimiz için ne büyük bir ayrıcalık! | Open Subtitles | يا له من شرف لكل منا أن نحظي في رؤوسنا عضو قادر علي بناء |
| Birileri kafamızın üzerinden Fransa yakınlarında bir yere nükleer bomba attı. | Open Subtitles | حسنا، أحدهم ضرب على رؤوسنا بقنبلة نووية خارج فرسا |
| Hükümet zihinlerimize, kafamızın içine... çipler yerleştirmek istiyor. | Open Subtitles | الحكومة تحاول أن تزرع شريحة في عقولنا في رؤوسنا |
| kafamızın üzerinde beni öldürmek için gönderilmiş insansız uçak var. | Open Subtitles | هناك طائرة آلية فوق رؤوسنا الآن مرسلة لقتلي |
| ♪ Ateşlendi ♪ ♪ kafamızın üzerinden silahlar ♪ ♪ Öpüştük ♪ ♪ Hiçbir şey kötüye gitmeyecekmiş gibi ♪ | Open Subtitles | ♪ والمسدسات ♪ ♪ تطلق النار فوق رؤوسنا ♪ ♪ وقبلنا بعضنا البعض ♪ |
| Sen... aslında kafamızın içindesin, değil mi? | Open Subtitles | فى الواقع فى رؤوسنا,أليس كذلك؟ |
| kafamızın içindeki mekanın sahibi. | Open Subtitles | المكان الفارغ داخل رؤوسنا |
| kafamızın içinde fısıldıyorlar. | Open Subtitles | يهمسون في رؤوسنا |
| İşim hakkında ne düşünürsen düşün kafamızın üstündeki çatının tek sebebi bu. | Open Subtitles | - مهما كان رأيك في عملي فهو السبب الوحيد في بقاء سقف فوق رأسينا حالياً |
| Masamıza ekmek, kafamızın üstüne de bir çatı koymak zorundayım. | Open Subtitles | يجب ان اضع الخبر على الطاولة والسقف فوق رؤسنا |