"kalırsanız" - Translation from Turkish to Arabic

    • بقيتم
        
    • بقيتِ
        
    • ظللتم
        
    Eğer kalırsanız, Adama'ya onları kurtarabilmek için bir şans verebilirsiniz. Open Subtitles اذا ما بقيتم في مكانكم فانكم تعطون اداما الفرصه لانقاذهم
    Ben Tanrı'nın habercisiyim. Burada kalırsanız sonunuz kötü olur. Open Subtitles أنا مرسل من الله أنتم هالكون إذا بقيتم هنا.
    Kırk yıIın başı tiyatroya gelmişken... kalırsanız... size hayat hikayemi anlatarak iyi vakit geçirtebilirim. Open Subtitles من العار أن يضيع فرصة نادرة كهذه فلو بقيتم أعدكم أن أمتعكم بقصة حياتى
    Geminizi terk etmek zorunda kalacaksınız. kalırsanız hayatınız tehlikeye girer. Open Subtitles إتركوا سفينتكم أنتم تخاطرون بحياتكم لو بقيتم هنا
    Aşağıda kalırsanız siz de korunmuş olursunuz. Open Subtitles إذا بقيتِ هنا ستكونين بأمان مثلنا تماماً
    Ama kalırsanız, hamağı paylaşırsınız. Open Subtitles ،لكن إذا بقيتم ستشاطران الأرجوحة الشبكية
    Sakin kalırsanız, akşam yemeği için evinize dönersiniz, anladınız mı? Open Subtitles إذا بقيتم هادئين سوف تذهبوا الى منازلكم لتناول العشاء , هل تفهموا ذلك؟
    Muhtemelen güvenmemelisiniz, ama burada kalırsanız sizi canlı canlı yakmaya çalışan her kimse ona kolay hedef olacaksınız. Open Subtitles مـن المحـتمل ألا تثقـوا بي لكن إذا بقيتم هنـا ستكونـون صيّدًا سهـلاً للشخص الذي حـاول حرقكم وأنتم أحياء
    Benimle kalırsanız bu işe varımı yoğumu koyacağım. Open Subtitles إن بقيتم معى فإنى سأبذل كل جهدى من أجل ذلك
    Bu rotaya sadık kalırsanız, sizi kolayca bulurlar. Open Subtitles طالما بقيتم في هذا الطريق، فسيستطيعون إيجادكم بسهولة
    Aradığınız Muhammed adındaki adama gelince de akşam namazına kalırsanız 40 tane kadar bulursunuz. Open Subtitles الذي تبحثون عنه إذا بقيتم إلى صلاة العشاء سوف تجدون ربما 40 شخص بهذا الإسم
    Burada kalırsanız, ölürsünüz! Open Subtitles أذا بقيتم هنا ستموتون بالتأكيد
    Burada kalırsanız, öldürürler sizi. Teker teker. Open Subtitles إذا بقيتم , سوف يقتلونكم واحدا واحدا
    Sizi uyarmalıyım. Eğer kalırsanız sonunuz kötü. Open Subtitles على تحذيركم أنتم هالكون إذا بقيتم.
    kalırsanız, parti bundan böyle maaşınızı ödemeyecektir. Open Subtitles إذا بقيتم, فإن الحزب لن يدفع رواتبكم.
    kalırsanız, parti bundan böyle maaşınızı ödemeyecektir. Open Subtitles إذا بقيتم, فإن الحزب لن يدفع رواتبكم.
    Hafta sonu burada kalırsanız Pazartesi görüşebiliriz, ya da biz Chicago'ya sizi görmeye geliriz. Open Subtitles يمكننا إما التحدث يوم الإثنين إذا بقيتم لعطلة نهاية الإسبوع أو يمكننا القدوم "لرؤيتكم في "شيكاغو
    Burada kalırsanız donarak öleceksiniz. Open Subtitles اذا بقيتم هنا ، سوف تتجمدون حتى الموت
    Daha fazla kalırsanız karşılaştığımızda tuhaf hissedebiliriz. Open Subtitles إذا بقيتِ أكثر فسيصبح الوضع محرجاً عندما نلتقي
    Eğer gemide kalırsanız hepimizin peşinden gelirler. Open Subtitles إن بقيتِ على متن السفينة سوف يطاردوننا جميعاً
    Hepiniz burada kalırsanız daha rahat ederim. Open Subtitles سأشعر بالراحة اكثر لو ظللتم جميعكم هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more