"kalıyoruz" - Translation from Turkish to Arabic

• سنبقى
• نبقى
• نقيم
• باقون
• نمكث
• سنمكث
• نسكن
• نتأخر
• بقينا
• لنبقى
• نظل
• سنبقي
• بالجدول
• نحن نعيش
• نَبْقى

Diyorum ki günün sonunda yine evrende yalnız başımıza kalıyoruz.
أقول بأنه في نهاية اليوم سنبقى وحيدين وحسب في الكون

Seyir subayı ve ben kalıyoruz. Haydi köprüyü boşaltın.
انا والبحار سنبقى هنا والآن إخلوا ظهر المركب

Haritacı ve ben burada kalıyoruz. Köprü temizlensin.
انا والبحار سنبقى هنا والآن إخلوا ظهر المركب

Yeni sahipleri yapılana kadar beklemek istediler o yüzden biz de şimdilik kalıyoruz.
نعم الملاك الجدد قرروا الانتظار قليلا حتى يبنون لذلك نقدر ان نبقى الان

Evet, bu benim evim. Konağı yenilerken burada kalıyoruz
حسناًَ , هذا هو منزلي نحن نقيم هنا بينما نجدد القصر

Size sormaya utanıyorum ama biz Royal Imperial Windsor Otelde kalıyoruz
أنا أكره أن يزعجك، لكننا باقون في رويال وندسور lmperial الأسلحة.

Biliyorsun hep senin dairende kalıyoruz.
أتعلم, كنت أفكر كيف نمكث دائما ً في شقتك

Bu gece burada kalıyoruz ama yarın arabaya ihtiyacım var.
سنبقى هنا الليلة ولكني سأحتاج السيارة غدا.

Millet, şu andan itibaren bir arada ve bir arada kalıyoruz,tamam mı?
أيها الرفاق، من الآن فصاعداً سنبقى سوية سنبقى سوية

Hey çocuklar, bu defa bir arada kalıyoruz. Bir arada kalıyoruz, öyle değil mi?
أيها الرفاق، من الآن فصاعداً سنبقى سوية سنبقى سوية

Ve yarın onun sınıfında konuşma yapacağım. Bir gün daha mı kalıyoruz?
ــ وسأتحدث في صفها غداً ــ هل سنبقى يوماً آخر؟

Hep hayaliydi. Yani, evet kalıyoruz.
لطالما كان هذا هو حلمها دائماً إذن , أجل سنبقى.

Evi paylaşmaktan bıktım usandım. Çünkü burada kalıyoruz biz.
سئمت من مشاركة المنزل, خصوصاً أننا سنبقى هنا

Bu gece burada kalıyoruz ve sonra yarın sabah biraz kahvaltı ve geri mi gidiyoruz?
سنبقى هنا الليلة، وصباح الغد نتناول إفطارنا ، ومن ثمّ نغادر

Öylece kalıyoruz, kilitlenmiş, inleyerek... kentin gürültüsü içinde.
‫نبقى هكذا، مُسَمرّين ‫نتأوه في صخب المدينة

Siz beyazlar ne zaman ayrılalım dese, neden biz siyahlar bir arada kalıyoruz ve bütün belalar bizim başımıza geliyor?
كل ما يحدث شىء مرعب و ينبغى أن نبقى سوياً أنتم أيها البيض تقولون لنفترق

Kalıp sohbet etmeyi isterdik ama Cecilia'nın partisine geç kalıyoruz.
نود أن نبقى و نتحدث و لكننا تأخرنا على حفلة سيسيليا

Biz özel konutlardan birinde kalıyoruz. 3 numara.
نحن نقيم بأحد البيوت الخاصّة، رقمه ثلاثة

Yarın öğlene kadar kalıyoruz.
أجلوا الجدول برمته، نحن باقون حتى الغد

Genelde kimsenin olmadığı yerlerde kalıyoruz.
كان هناك 15 منا على آخر احصائية إننا نمكث حيث لا يوجد بشر

Burada kalıyoruz.
سنكون قد اِمتلكنا هذا المطعم سنمكث

Biz yan odada kalıyoruz ve duvarlar ses geçiriyor.
اننا نسكن الغرفة المجاورة و الحيطان ليست كاتمة للصوت

Çünkü her yıl geç kalıyoruz ve bu yıl bekleme odasında oturmayacağım.
لأننا نتأخر كل سنة ولن أجلس في حجرة العدد الزائد هذه السنة

Sizin savaşlarınızdan, mücadelenizden, uzak durmak için ormanda kalıyoruz.
بقينا في الغابة لتفادي حروبكم ونزاعاتكم وما ينتج عنها من كوارث ، وها أنتم

Purslane, hayatım, burada kalıyoruz, burası bizim evimiz.
بروسلين .. عزيزتي نحن هنا لنبقى هذا بيتنا

Biz zaten birkaç kere tümüyle farklı insanlar oluyoruz, ama yine de hep tam da kendimiz olarak kalıyoruz.
نحن حتى الآن قد أصبحنا أشخاصا مختلفين كليا عدة مرات و رغم ذلك فإننا دائما ما نظل أنفسنا جوهريا

- Güzel, kalıyoruz. - Evet.
حسناً , سنبقي - أجل -

Programa bağlı kalıyoruz.
علينا الإلتزام بالجدول.

Onun adı Johnson. Benimki de Morgan. Marquis Oteli'nde kalıyoruz.
اسمه جونسون وانا مورقان نحن نعيش في فندق ماركي

Burada kalıyoruz.
لذا ما أنا سَأُخبرُك الآن... نَبْقى.