"kalacağımı" - Translation from Turkish to Arabic

    • سأبقى
        
    • سأظل
        
    • سأمكث
        
    • سأقيم
        
    • سأظلّ
        
    • هي وابقى
        
    • وأستدعي أحد الخادمات
        
    • سأرسب في
        
    Nedendir bilmiyorum ama uzun süre yalnız kalacağımı sanmıyorum. Open Subtitles لا أعرف لماذا و لكنى لا أعتقد أننى سأبقى وحيدة طويلاً
    Burada harika vakit geçiriyoruz. Babama burada kalacağımı söylemelisin. Open Subtitles . نحن نحظى بأوقات رائعة أخبر أبيّ أنني سأبقى هنا
    Evde kalacağımı ve savaşa gitmeyeceğimi söylediğimi farzedersek? Open Subtitles بأفتراض أنى قلت أننى سأبقى فى المنزل ولن أذهب إلى أى حرب؟
    Öyle kalacağımı da kim dedi? Ben martini alayım, lütfen. Open Subtitles ومن أقل إني سأظل بهذا الزي سأشرب مارتيني من فضلك
    Eğer bu sualtı tabutunda mecbur olduğumdan bir dakika daha fazla kalacağımı düşünüyorsan delirmişsin. Open Subtitles ستكون أحمقاً إنْ ظننتني سأمكث في هذا التابوت تحت الماء لفترة أكثر مِن اللازم
    Hey. Hayır, bekle bir dakika! Daha hangi otelde kalacağımı bilmiyorsun. Open Subtitles لا ,لا ,إنتظر دقيقة أنت لا تعلم فى أى فندق سأقيم
    - Ona benim burada kalacağımı ve bir kulübe yapacağımı söyle? Open Subtitles وأنت ستخبرها بأننى سأبقى هنا وسأبنى الكوخ ؟
    Açılış gecesine kadar asılı kalacağımı sanmıştım. Open Subtitles ظننت أني سأبقى معلقاً هناك حتى ليلة الإفتتاح
    Hepiniz partiye giderken benim bu ekşimiş yak yağı gibi kokan çadırda kalacağımı düşünürsek, hiç alınmadım. Open Subtitles نظرا للحقيقة انكم ستذهبون كلكم لتلك الحفلة الليلة وانا سأبقى في هذه الخيمة برائحتها مثل زبد الثور الفاسد
    Burada kalacağımı düşünüyorsanız delisiniz, Ben de geliyorum. Open Subtitles سيدى، إذا ظننت أنى سأبقى هنا فأنت مجنون، أنا سآتى أيضاً
    Daha ne kadar kalacağımı söyleyin sadece, tamam mı? Open Subtitles سيدي,فقط اخبرني إلى متى سأبقى في هذا المكان؟
    Sizinle kalacağımı biliyorsunuz. Open Subtitles تعرف أنّني سأبقى معك للنهاية لايمكنك إرسالي بعيداً
    Sizinle kalacağımı biliyorsunuz. Beni gönderemezsiniz. Open Subtitles تعرف أنّني سأبقى معك للنهاية لايمكنك إرسالي بعيداً
    Anneme geçen hafta onun evinde kalacağımı söyledim, ama kalmadım. Open Subtitles أخبرت أمّي بأني سأبقى بمنزله الأسبوع الماضي، وأنا لم أكن هناك
    Sonsuza dek kalacağımı söylediğimde, solduğumu bilmiyordum, ve artık solan bir çizgi film karakteriyim, ve TV'ye geri dönmezsem, film şeridi tozu haline geleceğim. Open Subtitles عندما أخبرتك أني سأبقى للأبد لم أكن أعلم بأنني سأبهت الآن أنا مجرد شخصية كارتونية باهتة
    En azından, çemberde kalacağımı sanıyordum. Open Subtitles فكرت بأنني سأبقى في قلب الأحداث على الأقل
    O aptal test yüzünden hep paralegal olarak kalacağımı kabul etmeliyim. Open Subtitles هذا واقع، أريد أن أقبل حقيقة أنس سأظل دوما مساعدة قانونية بسبب ذلك الإختبار الغبي
    Bay Moray görevde kalacağımı söyledi, madam. Open Subtitles لقد أبلغني السيد موراي بأنني سأظل هنا , سيدتي
    Burada fazla kalacağımı sanmıyorum. Open Subtitles لا اعتقد باني سأمكث طويلا هنا.
    Ne kadar kalacağımı bilmiyorum. O nedenle dairede kalacağım. Open Subtitles لا أعرف كم سأبقى هناك لذا، سأقيم في الشقة
    Benim nasıl hayatta kalacağımı öğrenmek ve bu kasabayı terk etmem lazım. Open Subtitles يجب أن أرحل عن البلدة لأتبيّن كيف سأظلّ حيًّا
    Galiba büyükkannem, öldüğü zaman tamamen tek başıma kalacağımı bilmemi istedi. Open Subtitles أعتقد أن جدتى أرادتني أن أعرف هذا عندما تذهب هي وابقى انا وحدي
    ona yaptırmak zorunda kalacağımı düşünüyordum. Open Subtitles وأستدعي أحد الخادمات اللعينات لتقوم بالأمر
    Kurul sınavından yine kalacağımı mı düşünüyor yoksa sonunda cerrahtansa daha iyi sekreter olacağımı mı fark etti, bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف إن كان يظن بأنني سأرسب في "البورد" مجددا، أو ربما أنه اكتشف أخيرا أنني كسكرتيرة أفضل من كوني جراحة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more