Sence biraz tehlikeli değil mi? Bizim için demiyorum, senin kalbin için. | Open Subtitles | ألا تظنين أن فى هذا خطورة لا أعنى لنا ، بل لقلبك |
Sırası gelmişken, yapacağın şey kalbin için o kadar da iyi olmayabilir. | Open Subtitles | بالمناسبة مهما يكن الذي ستقدم على فعلة لايمكن أن يكون مفيد لقلبك |
Bu kadar çok heyecan kalbin için iyi değil! | Open Subtitles | انت متحمس جدا ، هذا ليس جيدا لقلبك |
Hiçbir zaman aynı yere zıplama. kalbin için kötü olur. | Open Subtitles | . لا تقفز أبدا ً فى مكان واحد هذا سيىء للقلب |
Hiçbir zaman aynı yere zıplama. kalbin için kötü olur. | Open Subtitles | . لا تقفز أبدا ً فى مكان واحد هذا سيىء للقلب |
Doktor Frye'in kalbin için neler söyledigini unutma. | Open Subtitles | تذكر يا جونثان ما قاله دكتور فيرى عن قلبك |
Homer, tüm bu şişmanlatıcı... kızarmış, tuzlu abur cuburlar... kalbin için iyi değil. | Open Subtitles | (هومر)، كل هذه الوجبات المالحة المقلية ذات الدهون، ليست مفيدة لقلبك. |
Bu kalbin için iyi değil. | Open Subtitles | هذا ليس جيد لقلبك |
kalbin için gerekli, biliyorsun. | Open Subtitles | إنها جيدة لقلبك |
kalbin için bir dolar | Open Subtitles | و دولار لقلبك. |
kalbin için. | Open Subtitles | و هذه لقلبك |
"kalbin için." | Open Subtitles | و هذه لقلبك |
Bu, kalbin için daha iyi. | Open Subtitles | إنها أفضل للقلب |
kalbin için daha iyi. | Open Subtitles | أفضل للقلب. |
Sadece kalbin için söylemiyorum bunu. | Open Subtitles | و انا لا اتحدث قط عن قلبك |