"kalitesine" - Translation from Turkish to Arabic

    • جودة
        
    • الجودة
        
    • بجودة
        
    • نوعية
        
    OECD, ara sıra hizmet kalitesine bakıyor ve üye ülkelerin verilerine ulaşıyor. TED ومنظمة التعاون والتنمية، في الغالب، تنظر إلى جودة الرعاية التي منها يمكنهم الحصول على المعلومات من خلال الدول الأعضاء.
    Ben ona AQI Kız diyorum ve onun ifadeleri ile saç rengi dışardaki havanın kalitesine göre değişiyor. TED أنا أدعوها فتاة مؤشر جودة الهواء، وتتغير تعبيراتها ولون شعرها بناء على جودة الهواء بالخارج.
    Sınıfa bir müfettiş geldiğinde, sadece tuvaletlerin inşaasını kontrol etmiyor, ayrıca öğretme kalitesine de bakıyor. TED عندما يأتي مشرف ما لزيارة الفصول الدراسية، فإنه لا يراقب بناء المرحاض فقط ولكن أيضاً ما هي جودة التدريس.
    Bugün yaygın olan kalabalıklarla bu hayat kalitesine sahiden erişebilir miydik? TED هل بامكاننا تحقيق هذه الجودة في الحياة في هذه الكثافة الطاغية اليوم؟
    Birçok sabırsız su ve hava kalitesine ilişkin çok endişeliler. TED كثير من عديمي الصبر مهتمون بشدة بجودة المياه والهواء .
    Size net bir rakam veremiyorum. Bu tamamen fikirlerinizin kalitesine bağlı TED لا يمكنني إعطائكم رقماً محدداً، ذلك يعتمد على جودة الأفكار.
    Bu durum, şehrin tehlike altında olan zayıf hava kalitesine de etki ediyor, bu da, bronşite ve akciğer işlevinde azalmalara yol açıyor. TED مما يساهم في ضعف جودة الهواء بشكل خطير، والذي يمكن أن يسبّب التهاب الشعب الهوائية وتقلص وظائف الرئة.
    Bu 235 doların ahşabının kalitesine göre, bir kirişin yarısını almanı sağlayacağını düşündük. Open Subtitles نعتقد ان 235 دولارا سوف تمكنك من شراء واحد و نصف من هذا السقف. و ذلك علي حسب جودة الخشب.
    Mikroskobik. Taşın kalitesine not vermek için lazerle okuyoruz. Open Subtitles إنها مجهرية، عندما نحدد جودة الجوهرة تضع عليها الليزر
    Yumurta kalitesine bakarak bir yer hakkında çok şey öğrenebilirsin. Open Subtitles يمكنك قول الكثير عن المكان من ناحية جودة البيض
    Evet ama bu kalitesine göre değişir. Alırlar eğer daha iyi kalitede istiyorlarsa. Open Subtitles أجل،لكن هذا يعتمد على الجودة إذا أراد الناس جودة أفضل
    Araştırmasının kalitesine duyduğu güvene rağmen pes etti ve tezine, en büyük öngörüsünü yerle bir eden bir cümle ekledi. Open Subtitles على الرغم من ثقتها في جودة بحثها إنهارت وأضافت جملة الى أطروحتها :قامت بتقويض رؤيتها الأعظم
    Tartışmalarda bu küçük çocuğun ağzından çıkan argümanların kalitesine hayret ederdik. Open Subtitles ‫كنا نتعجب من جودة النقاشات التي كانت تأتي ‫مما بدا لنا أنّه فم فتى صغير
    Dikişin kalitesine bakılırsa katiliniz cerrahi deneyimi olan birisi derim. Open Subtitles ،بناء على جودة هذا التخييط سأقول أن قاتلك هو شخص ذو خبرة جراحية
    Yaptığınız işin kalitesine göre değil, orada ne kadar süre çalıştığınıza göre değil, kötü kokup kokmadığınıza göre bile değil, bu sadece gay, lezbiyen, biseksüel veya transeksüel olduğunuz içindir. TED وليس بناءً على جودة عملك ، أم كم أمضيت في العمل ، أم كنت شخصاً مقززاً ، ولكن فقط لأنك مثليي جنس ، أو سحاقية ، أو متعدد جنس ، أو متحوّلاً.
    Bu tamamen şarabın kalitesine bağlı. Open Subtitles ذلك يعتمد كلياً على جودة النبيذ
    Ter ve emekle bu üretim kalitesine gelmiş Oh Henry'nin aile servetini gasp etmeye çalışıyorsun! Open Subtitles تحاول الإحتيال على متفرّج بريء وسلبه من ثروة عائلة... مبنية على الكدح والعناء في جودة تصنيع...
    Bu sebzelerin kalitesine şaşırmadın mı? Bir hapiste? Open Subtitles أليسَ مدهشاً وجود خضروات بهذه الجودة في السجن ؟
    Rus kalitesine güvenilmediği biliyorsun. Kibirli davranacak durumda değiller. Open Subtitles أنت تعلم أن الجودة الروسية مشكوك فيها لا يمكنهم أن يهملوا
    Bir sentetik deri, ne kadar iyi olursa olsun gerçek deri kalitesine yaklaşamaz bile. Open Subtitles فأياً كان الجلد الاصطناعي جيداً فهو ليس بجودة الشيء الحقيقي
    Ama buradayken, hiçbir yerde bulamayacakları bir yaşam kalitesine sahip oluyorlar. Open Subtitles لكن بينما هم هنا يمكنهم أن يحظوا بجودة حياة لا يمكنهم أن يحظوا بها في مكان آخر
    Bunlar Afrika'nın çıkışının veya batışının liderlerimizin kalitesine bağlı olduğunu anlamamı sağladı. TED مما جعلني أدرك بأن أفريقيا ستنهض أو تسقط بسبب نوعية قادتنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more