"kalkıp" - Translation from Turkish to Arabic

    • النهوض
        
    • تنهض
        
    • أستيقظ
        
    • نهضت
        
    • تستيقظ
        
    • ينهض
        
    • أنهض
        
    • استيقظت
        
    • تقف
        
    • الوقوف
        
    • الاستيقاظ
        
    • يقف
        
    • يستيقظ
        
    • أقف
        
    • ننهض
        
    Uzun uçak yolculuğu rahatsız etmişti. Erken kalkıp teftişe gidecektim. Open Subtitles فارق التوقيت أرهقني، لكنني إستطعت النهوض والجري في الصباح الموالي
    Sorun şu ki, 200 yaşındaki insanlar, kendi kendilerine kalkıp da ortalıkta gezemezler. Open Subtitles المشكلة، هي رجال موتى بعمر 2,000 سنة لا تنهض و انصرف من قبلهم
    Hay içine sıçayım. Birkaç saat sonra kalkıp işe gitmem gerek. Open Subtitles تباً ، علي أن أستيقظ بعد عدة ساعات وأذهب الى العمل
    O güzel soğuk zeminden kalkıp telefon etmek için 5 kilometre yürüdüm. Open Subtitles عندما نهضت من الأرض, قمت بالسير خمسة اميال بحثا عن هاتف
    Gecenin bir yarısında kalkıp bir tarih kitabından bir savaşın tarihine bakmanıza şaşırmamak gerek. TED لا عجب في أنك تستيقظ في منتصف الليل لتبحث عن تاريخ معركة شهيرة في كتاب عن الحرب.
    Adamın parçaları tüm yola saçılmış sonra öylece kalkıp gitmiş. Open Subtitles وأحشاؤه متناثرة على الطريق، ثم ينهض ويسير مبتعدًا عن المكان
    Sakinleşmek için, kalkıp evde dolaşıyorum. Open Subtitles وحتى أهدأ، أنهض من الفراش وأتمشى في المنزل
    Böylece planlı bir şekilde geciktirmeye başladım. Kendine saygılı, işini son ana bırakan herkes gibi ertesi sabah erkenden kalkıp nasıl son ana bırakacağımın adımlarını yazdım. TED لذلك ماطلت بشكل مضاعف، وكأي مماطل يحترم نفسه، استيقظت مبكراَ في الصباح، وأنجزت قائمة من الخطوات حول كيفية المماطلة.
    Sizden nazikçe yerlerinizden kalkıp uçağın arka tarafına gitmenizi istiyoruz. Open Subtitles نطلب منكم بلطف النهوض من مقاعدكم والإنتقال إلى مؤخرة الطائرة.
    Hayır, yani... Hemen kalkıp şu kapıdan çıkıp bir daha dönmeyecek birisi. Open Subtitles لا، مجرد شخص يستطيع النهوض فوراً والخروج من ذلك الباب بلا عودة
    10 dakika köpeğime sarılmak gibi ya da yataktan kalkıp bir kere etrafta yürümek gibi. TED أشياء مثل احتضان كلبي لمدة 10 دقائق أو النهوض من السرير والمشي حول الحي لمرة واحدة
    Ya kalkıp kendi isteğinle gelirsin ya da seni sürükletirim. Open Subtitles إمّا أن تنهض وترافقنا طوعاً وإلاّ أمرتُ بجرّكَ إلى الخارج
    kalkıp benimle bir oyun oynamazsan buraya bir daha gelmeyeceğim. Open Subtitles ،إذا لم تنهض وتلعب معي .لن أعود إلى هُنا مُجدداً
    Ve itiraf etmeliyim ki her sabah kalkıp üniformamı giydiğimde ayrıcalıklı hissettim. TED وعلي إخباركم، كل صباح أستيقظ وأرتدي الزي العسكري، أشعر بالتميز.
    Sabah beşte kalkıp ustalaşıncaya kadar bırakmadan oynardım. TED كنت أستيقظ في 05:00 صباحاً، فأبدأ باللعب ولا أتوقف حتى أُتقنها.
    Yataktan kalkıp kendin mi giyindin? Open Subtitles ليس تماماً نهضت من السرير, و ارتديت ملابسك؟
    Sabahları kalkıp yaşamanız için sebeplerinizin olması gerektiğini düşünüyorum sadece. TED أعتقد أنه يجب أن يكون هناك أسباب لكي تستيقظ في الصباح وأنت ترغب في العيش.
    Artık yatağını ıslatmıyor. kalkıp yatağının etrafına işiyor. Open Subtitles لا يبلل فراشه ، بل ينهض و يتبول حول فراشه
    kalkıp bir bardağa viski koyar ve bir sigara yakardım. Open Subtitles كنت أنهض .و أعبئ كأساً كبيرا من الخمر و أشعل سيجاره ..
    Yine de ayağa kalkıp koşmaya başladım... sanki yine korudaydım ve John Wayne'cilik oynuyordum... şarjörü boşaltıp bağırıyordum: Open Subtitles استيقظت و كانني عدت الي الغابة ثانية و كانني جون واين الملعون
    Agostino... ayağa kalkıp kendini savunur musun... çok geç olmadan? Open Subtitles من هو ضحية من؟ أغوستينو هل تقف وتدافع عن نفسك
    İyi hissediyorsan, ayağa kalkıp bana kolunun altındaki döküntüyü gösterebilir misin? Open Subtitles إن كانت لديكِ المقدرة، فهل يمكنكِ الوقوف وتريني الطفح أسفل إبطكِ؟
    Belki erken kalkıp sabah hazırlanmayı tercih ediyordu. Open Subtitles ربما كان يحب الاستيقاظ مبكراً و فضل حزم حقائبه صباحاً
    Buluşmadan on dakika sonra adam ayağa kalkıp "senle ilgilenmiyorum" diyor ve gidiyor. TED بعد عشر دقائق من اللقاء يقف الرجل ويقول: "أنا لست مهتمًا." وذهب مبتعدًا.
    Bir gün kalkıp da ırkçılığı bırakmıyoruz. TED لا يستيقظ المرء يوما ما معافا من العنصرية.
    Ayağa kalkıp kendimi doğru şekilde temizleyebileceğim bir duşakabine ihtiyacım var. Open Subtitles أحتاج إلى دش لكي أقف وأغسل نفسي بالترتيب الصحيح
    Eski günlerdeki gibi yerinden kalkıp kanal değiştirmek nasıldı? Open Subtitles ما الذي حصل لأيام زمان عندما كان علينا أن ننهض من أماكننا لنغير المحطه؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more