"kamera önünde" - Translation from Turkish to Arabic

    • أمام الكاميرا
        
    • امام الكاميرا
        
    • على الكاميرا
        
    • على الشاشة
        
    • أمام الكاميرات
        
    • امام كاميرا
        
    Katil bir profesyonel ama her şeyi kamera önünde yaptı. Open Subtitles إنه هذا لقاتلٌ محترف, ولكنه قام بكل شئ أمام الكاميرا
    Birkaç iş sahibine kamera önünde olmak ve görünürlük hakkında bir konuşma yapmadan önce 5 dakikam vardı. TED كانت لدى حوالى خمس دقائق قبل ان ألقى بمحاضرة إلى مجموعة من أصحاب الأعمال عن الظهور والتواجد أمام الكاميرا
    Yani en azından rahat bir yolculuk olurdu yani tabii ki kamera önünde söyledi. Open Subtitles أتعرف بأنها ستكون سفرة مريحة على الأقل أنت تعرف، وبالطبع كان يقول لي أمام الكاميرا.
    Yani, senin için kamera önünde orgazm kolay bir şey. Open Subtitles هل حصلتي علي هزة الجماع امام الكاميرا ذلك امر هين
    Peki, tamam, ama kamera karşısında değil. kamera önünde söylemem. Open Subtitles لا بأس ، لكن ليس على الكاميرا لن أخبركما أمام الكاميرا
    Peki, tamam, ama kamera karşısında değil. kamera önünde söylemem. Open Subtitles حسنا ، لا بأس ، لكن ليس أمام الكاميرا لن أخبرك شيئا أمام الكاميرا
    Az önce onun yaptığı gibi kamera önünde kimse kariyerini katletmek istemez tabii. Open Subtitles لا تريدون إرتكاب إنتحار المهنة أمام الكاميرا مثلما هي فعلت.
    Brian'ı dinleme Lois. kamera önünde harika olacaksın. Open Subtitles لا تنصتِ لـ براين , لويس ستكونين رائعة أمام الكاميرا
    Eğer kamera önünde gerçek bir kariyer istiyorsanız bundan daha iyi yalan söylemeyi öğrenmeniz gerekecek. Open Subtitles يجب أن تتعلّم الكذب أكثر من هذا إن أردت سيرة حافلةً أمام الكاميرا
    15 dakika içinde televizyonu açarsan kamera önünde parlamayı görürsün. Open Subtitles حسناً، دعنا فقط نقول لو شغلت التلفاز بعد حوالي 15 دقيقة، سترى من سوف يظهر أمام الكاميرا.
    Kesinlikle, kamera önünde daha fazla tecrübeye ihtiyacım var. Open Subtitles أنا بالتأكيد أحتاج لخبرة أكثر أمام الكاميرا
    kamera önünde konuşacağım, ve sonra eve gideceğim. Open Subtitles وسأقوله أمام الكاميرا وبعدها سأعود للمنزل
    Senin kamera önünde olamayacak olman hoş değil ama basın toplantısı için buralarda ol. Open Subtitles مؤسف أنك لا تظهر أمام الكاميرا لكن أبقى للمؤتمر الصحفي
    kamera önünde tahrik olmaya istekli bir aktrise ihtiyacım var. Open Subtitles أحتاج ممثلات راغبات بان يكونوا مثارون امام الكاميرا
    Ona fiziksel ve psikolojik açıdan işkence etti kamera önünde cinsel istismarda bulundu. Open Subtitles لقد عذبها, جسديا, ونفسيا اجبرها على القيام بافعال جنسية امام الكاميرا
    Evet, kamera önünde çok doğal davrandın ve tavsiyelerini de çok faydalı buldum. Open Subtitles نعم، لقد كنت طبيعية امام الكاميرا و وجدت اقتراحاتك مفيدة للغاية
    Evet, ama kamera önünde senin gibi parlamıyor. Open Subtitles نعم، ولكنّه لا يظهر على الكاميرا بالطريقة التي تظهر بها أنت.
    Lillian, kelimeleri doğru okumak için yazıyı kamera önünde tutmak ister misin? Open Subtitles ليليان، أيمكن بدلاً من ذلك حمل النــص على الكاميرا لكي تنطقي الكلمات بشكل صحيح؟
    Ancak kamera önünde pek tedirgin olur ve ellerini ne yapacağını hiç bilemezdi. Open Subtitles لكن طلته على الشاشة كانت مضطربة و لم يعلم مطلقا ماذا يفعل بيديه
    Bu adam kurbanlarını izliyor, ve kamera önünde öldürüyor. Open Subtitles انتظر هذا الرجل يلاحق الضحايا ويقتلهم أمام الكاميرات
    Bunu kamera önünde yapacak ve olabilecek en kısa sürede yapacak. Open Subtitles هي ستقوم بذلك امام كاميرا وهي ستقوم بهذا البيانِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more