Modelini sportif uygulama robotu koy ve kamyonet sınıfına kaydet. | Open Subtitles | سنسميه آلي الدفع الرباعي و نصنفه على أنه شاحنة صغيرة |
Belki o beyaz bir kamyonet veya diğer araçlardan biri. | Open Subtitles | ربما تكون شاحنة بيضاء أو ربما واحدة من المركبات الأخري |
kamyonet kullanan deli bir çocuk var. Erkek arkadaşıma zarar vermiş olabilir. | Open Subtitles | هناك هذا الرجلِ المجنونِ في شاحنة أعتقد أنه ربما قد آذى صديقي |
kamyonet iki gün önce çalınmış. Temiz. Parmak izi bulunamadı. | Open Subtitles | الشاحنة مسروقة منذ يومين و لكنها نظيفة لا يوجد بصمات |
Şu kamyonet yeterince çirkin değilmiş gibi, bir de resmini mi çiziyor? | Open Subtitles | تلك الشاحنة ليست قبيحة كفاية في الحياة الحقيقية؟ إنه سيصنع رسمة منها؟ |
Bir kamyonet şoförü aracı 5:30 civarında bulmuş ve haber vermiş. | Open Subtitles | إكتشف سائق شاحنة السيارة حوالي الساعة الخامسة والنصف وقام بالإتصال بنا |
Hayır, sadece orta boy ve kiloda olup yeşil bir kamyonet kullandığını söylemiş. | Open Subtitles | كلاّ. جلّ ما استطاع قوله أنّه كان متوسط الطول، والبنية، ويقود شاحنة خضراء |
Ben de, bir gümüş bir Bolo gerekir son model kamyonet | Open Subtitles | ايضا اريد تتبع مواصفات شاحنة , فضية اللون من النوع الحديث |
Birlikte çalışmak zorunda kalmadıkça uyar. kamyonet kiralayıp direksiyonuna geçeceksin. | Open Subtitles | طالما لن أضطر للعمل معه، أريدك أن تستأجري شاحنة وتقوديها |
Söylemek zor, ama iki dakika sonra bu kamyonet geçmiş. | Open Subtitles | يصعب الجزم، لكن بعد دقيقتين تقريباً إلتقطت الكاميرا شاحنة تمر |
Orijinal ekmek kutusundan daha büyük birşeyler yapmamız gerekiyordu, daha çok mini buzdolabı gibi bir şey, ama yine de bir kamyonet kadar büyük yapmayacaktık. | TED | أنه علينا أن نبني شيئا أكبر من صندوق الخبز الحقيقي، بحجم الثلاجة الصغيرة، ولكن ليس بحجم شاحنة بيك آب. |
Polis memurunun arkasından bir kamyonet geçiyormuş ve sekme görülebiliyor. | Open Subtitles | الشاحنة كانت تمر خلف ضابط الشرطة وأرتداد شظية كان واضحاً |
kamyonet, tel örgüyü kırıp geçti ya... Onun kapı çalışıydı o. | Open Subtitles | تلكَ الشاحنة التي اخترقَ بها السياج هي مجرد شيء صغير يملكه |
İşte sana kira, içki parası ve hatta kamyonet için peşinat. | Open Subtitles | ,هناك الإيجار أموال شرب الخمر وربما حتى دفعة مقدمة على الشاحنة |
Birkaç km ilerde uçağım var ve bu kamyonet bizi patlamadan kurtarabilir. | Open Subtitles | لدي الطائرة على بعد بضعة أميال وهذه الشاحنة سوف تحمينا من الانفجار. |
Hayır, yapın uygun değil. Sen iyisimi kamyonet sürmeye devam et | Open Subtitles | كلا ، جسدك لا يصلح ، من الأفضل البقاء خلف مقود الشاحنة |
Orada askeri kamyonet ve bekleyen bir sürü asker varmış. | Open Subtitles | كان هناك الكثير من العساكر ينتظرون في الشاحنة العسكرية |
Diğer bir varsayım, eğer kamyonet onu sürüklediyse, kafası kaldırıma çarpmış olabilirdi. | Open Subtitles | هناك إفتراض آخر و هو حالة أن الشاحنه سحبته و أن جمجمته إرتطمت بحافة الرصيف |
kamyonet falansa, dava edilmiş ve kaybetmiş demektir. | Open Subtitles | إذا كانت شاحنه صغيرة ، فذَّلك يعني إنّه دعوى قضائيه. |
Orada iki yıl çalıştım, ve kamyonet yapmanın bana göre olmadığını fark ettim. | TED | اشتغلت هناك لمدة سنتين، وأدركت أنني لم أولد لصناعة الشاحنات. |
Garsonun arabasından başka bir spor araba, mavi bir minivan paslı bir kamyonet eski bir motorsiklet dört kapılı bir kiralık araba ve koyu gri bir araç. | Open Subtitles | وبالاضافة الىسيارة الجرسون كان هناك سيارات رياضية و فان صغير زرقاء وبك اب مغبر |
Kalanımızın bir kaç bozuk kamyonet ve ortak topladığımız 13 dolardan başka bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | وبقيتنا لم يحصلوا إلا على بضعة شاحنات محطمة. وربّما مبلغ 13 دولار. |
- kamyonet veya büyük bir SUV gibi. | Open Subtitles | تعود لشاحنة أو سيارة رياضية كبيرة، على ما أظن |
Yolun yukarısında birkaç hurda kamyonet olan bir çiftlik var. | Open Subtitles | هناك مزرعة عبر الطريقِ بها شاحنتين عاطلتين |
Adım, Bob. Bir otobüse binemez mi? kamyonet bana gerek. | Open Subtitles | اسمي بوب , لما لا يستقل الحافلة احتاج شاحنتي |
"Sihribaz"da Corvette, "Müthiş Hulk"ta Ford kamyonet kullandı "Eddie'nin Babası"nda ise yürüdü. | Open Subtitles | قاد سيارة كورفيت في الساحر وشاحنة فورد صغيره في الهيكل الغريب و لمغازلة والد إيدي،لقد تحرك |
Birkaç saat önce bir kamyonet kiraladı. | Open Subtitles | لقد إستأجرت شاحنةً مني قبل ساعات |
- kamyonet senin. Bence sen al. | Open Subtitles | تفضل انها شاحنتك عليك فعل ذلك |
- Gök mavisi. Aynı kamyonet. Onun kamyoneti. | Open Subtitles | إنّها نفس الشاحنة زرقاء إنّها شاحنته |
Beni bilen bilir asla bir kamyonet kullanmam. | Open Subtitles | أي شخص يعرفني يعلم أنني من المستحيل أن أتواجد بشاحنة. |