"kan bağı" - Translation from Turkish to Arabic

    • بالدم
        
    • قريب من العائلة
        
    • صلات الدم
        
    • رباط الدم
        
    Aile sadece kan bağı olduğun kişiler değil, ...aynı zamanda önemsediğin kişilerdir. Open Subtitles العائلة لا تتعلق بالدم الذي تحمله بل تتعلق بمن تهتم بهم
    kan bağı ile bağlı olan demek. Open Subtitles إنها تعني الإرتباط معا بالولادة , أو بالدم
    Ama herhangi bir komplikasyon ihtimâline karşı, kan bağı olan bir donörün olması en iyisi. Open Subtitles ولكن ان حدثت أي مضاعفات من الافضل وجود شخص من العائلة بالقرب للتبرع بالدم
    Ama babam seninle kan bağı olan biriymiş, muhtemelen kardeşin. Open Subtitles لكن والدي الحقيقي هو شخص قريب من العائلة على الأغلب أحد إخوتك
    Çünkü bu dünyada kan bağı demek, tacı giymek demektir. Open Subtitles فى عالمنا صلات الدم هى التيجان
    Sanırım bilmiyorsun ama kan bağı diğer tüm bağlardan çok daha güçlü. Open Subtitles أظن أنك لا تعرف بأن رباط الدم يكون أقوى من أي رباط آخر.
    Tommy'nin değişen dünyayı gördüğünü, ve o birinin genç ve akıllı olması gerektiğini biliyordu... ve birisinin kan bağı olması gerektiğinin de. Open Subtitles لقد رأى تومي ان العالم قد تغير, وكان يعرف أنه بحاجة لشخص شاب وذكي وشخص مقرب بالدم
    kan bağı ile başa geçip yer yüzündeki en büyük imparatorluğu yöneten ama ancak hasatlık inek gübresi olmaya yakışanlar oldu. Open Subtitles مخطوط بالدم منهم أولئك الذين كانوا أكثر ملاءمة لحصاد روث البقر من أن يحكموا أعظم إمبراطورية على وجه الأرض
    kan bağı olan biri ruhu ayna büyüsü ile ikna etmeli. Open Subtitles -لا القريب بالدم يجب عليه اقناع الروح بقليل من سحر المرآة
    Sorumluluk altında olması gerekiyordu... ve benle kan bağı olmadığı için yapabileceğim çok şey yoktu. Open Subtitles ‫كان يسعى حق الرعاية ‫وبما أننا لسنا قريبتين بالدم ‫لم يكن بوسعي القيام بالكثير
    Andrew ve Danielle'in Sam ile bir ilişki kurmaları gerektiği konusuna da katılıyorum. Sonuçta aralarında kan bağı var. Open Subtitles .. "يجب أن يوطدا علاقتهما بـ"سام إنه قريبهما بالدم
    - Doktorun dediğini duydun kan bağı olanların uyma şansı daha yüksek. Open Subtitles - أتعرفين، لقد قال الطبيب بالفعل .. أن أقربائكِ بالدم هم أفضل فرصة لإيجاد كِلية مناسبة لكِ
    Akıllı bir adam bana bir keresinde aile kan bağı ile olmaz demişti. Open Subtitles أخبرني رجلٌ حكيمُ مرةً أن "العائلة لا تنتهي بالدم"
    Bilge biri bana bir keresinde ailenin kan bağı ile olmadığını söylemişti. Open Subtitles قال لي رجلٌ حكيمٌ مرةً "العائلة لا تنتهي بالدم"
    Ama babam seninle kan bağı olan biriymiş, muhtemelen kardeşin. Open Subtitles لكن والدي الحقيقي هو شخص قريب من العائلة على الأغلب أحد إخوتك
    Ama gerçekten bu ailenin bir parçası olmayı planlıyorsan şunu bilmelisin kan bağı her zaman önde gelir. Open Subtitles لكن إن كنت تسعين للانضمام إلى هذه العائلة فعليك أن تعرفي... أن رباط الدم دوماً أقوى.
    kan bağı timsah derisinden daha sağlamdır. Open Subtitles رباط الدم أقوى من مخبأ التمساح
    kan bağı timsah derisinden daha sağlamdır. Open Subtitles رباط الدم أقوى من مخبأ التمساح

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more