"kanamayı durdurmak için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لوقف النزيف
        
    • لإيقاف النزيف
        
    • لأوقف النزيف
        
    Kanamayı durdurmak için başka şeye ihtiyacım var. Olmuyor. Open Subtitles أنا أحتاج إلى شيء آخر لوقف النزيف هذا لا ينفع
    Kanamayı durdurmak için bildiğim tek şey bu. Open Subtitles صه. هذا هو الشيء الوحيد الذي أعرفه لوقف النزيف.
    Kanamayı durdurmak için rahim alma ameliyatı yapmak zorunda kaldık. Open Subtitles وكنا مضطرين لإجراء عملية استئصال رحم لوقف النزيف
    Kanamayı durdurmak için altı paket FFP kullanmak zorunda kaldım. Open Subtitles احتجنا ستّ أكياس من البلازما المجمدة لإيقاف النزيف
    Kanamayı durdurmak için sıcak su ve havlu lazım. Open Subtitles سأحتاج إلى، آه، ماء حار، ومناشف لإيقاف النزيف
    Sakın gözlerini açma. Kanamayı durdurmak için havlu getireceğim. Open Subtitles لاتنزع العصابة عن عينيك سأحضر فوطة مبللة لأوقف النزيف
    Kanamayı durdurmak için gereken buysa, gereken yapılır. Open Subtitles إن كان هذا ما يتطلّبه لوقف النزيف هذا ما يتطلّبه
    Kanamayı durdurmak için bir bez parçası lazım. Open Subtitles أحتاج لقطعة قماش شيء ما لوقف النزيف
    Kanamayı durdurmak için bandaj lazım. Open Subtitles أنا بحاجة إلى الضمادات لوقف النزيف.
    Kanamayı durdurmak için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles و سنبذل قصار جهدنا لوقف النزيف
    ..senin adamların bana seni öldürmem için yalvaracak. Kanamayı durdurmak için. Open Subtitles أصدقائك سيتوسلون إلىّ لقتلك لوقف النزيف
    Bunları Kanamayı durdurmak için de kullanabiliriz. Open Subtitles سنستعملها إذاً لوقف النزيف.
    Kanamayı durdurmak için dağlamak zorundayım. Hadii. Uyan. Open Subtitles أنا سأكوي هذه لوقف النزيف
    Kendini Kanamayı durdurmak için cebelleşiyor gibi hissediyorsundur. Open Subtitles لابد أنك تشعر بأنك تحاول خلط الأشياء لإيقاف النزيف هناك.
    Kanamayı durdurmak için kolunu saracağım. Open Subtitles حسنا، سيكون علي لفّ هذه الذراع لإيقاف النزيف.
    Şalını çıkarmanı ve Kanamayı durdurmak için kolun üst tarafına etrafına sarabilir misin diye bakmanı istiyorum, tamam mı? Open Subtitles أريدكِ أن تأخذي وشاحكِ وتشديه بإحكام حول الجزء العلوي من ذراعها لإيقاف النزيف
    Stiptik kalem. Kanamayı durdurmak için kullanılır. Open Subtitles إنه قلم مضيق للأوعية يستخدم لإيقاف النزيف
    Saatler içinde, Kanamayı durdurmak için basın toplantısı yapması gerekecek. Open Subtitles خلال ساعات سيتوجب عليه إجرء مؤتمر صحفي لإيقاف النزيف
    Kanamayı durdurmak için ameliyat yapıp bebeği doğurtacağım. Open Subtitles سأقوم بعملية لإخراج الطفل في محاولة لإيقاف النزيف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more