Bu başınıza iş olacak, çünkü telesekreter sistemi kapanmış durumda. | Open Subtitles | حسناً, هذه ستكون مشكلة ..لأن خدمة الرد على المكالمات مغلقة |
Bu doğal hükumet tepkisi olacaktır, tüm hükumet liderleri hava ve su geçirmeyen sımsıkı kapanmış kabarcıklar içinde saklanacak. | TED | وهذا سيكون رد الحكومة الطبيعي، لإخفاء جميع قادة الحكومة بعيداً في فقاعات مغلقة بأحكام. |
Bununla birlikte herkes az ya da çok tıp kitabının, kapanmış olduğunu varsayıyor. | TED | وعلى الرغم من ذلك، يعتقد الجميع أيضًا وعلى مستوى ما أن كتاب الطب قد أغلق. أي لم يعد هناك ما يمكن استكشافه أو تعلمه. |
Eğer ben olmasaydım, burası bir intihar yüzünden kapanmış ve hepiniz işsiz kalmış olurdunuz. | Open Subtitles | إذا لم أكن موجوداً لكان هذا المكان قد أغلق بسبب حالة انتحار و لكنتم جميعاً بدون عمل |
Tüm şu arabalara bak. Sanırım VA hastanesi kapanmış. | Open Subtitles | أنظر إلى كلّ هذه السيّارات إعتقدتُ أنّ السلطات أغلقت المستشفى |
Bilardo oynamak için geldim ama sanırım bu müessese kapanmış artık. | Open Subtitles | جئت لألعب بعض البلياردو لكن يبدو أنه قد تم إغلاق المكان |
Harry Grey artık yok ve piyango cinayetleri kapanmış bir dava. | Open Subtitles | هاري جراي، لم يعد موجوداً. وجرائم قتل بائعي اليانصيب، إنها قضية مغلقة. |
Bugün barlar erken kapanmış. Ameliyatını yapacak bir doktor buldum. | Open Subtitles | الحانات مغلقة اليوم باكر ، لذا وجدنا طبيبا للقيام بعمليتك الجراحية |
- Pencere kapanmış! Onlar için her zaman açık olmalı! Her zaman! | Open Subtitles | النافذة مغلقة يجب دائما أن تكون مفتوحة لهم |
O zaman şimdilik, bu konuyu kapanmış sayıyorum. | Open Subtitles | فى هذا الوقت, سوف اعتبر تلك المسئلة مغلقة. |
Onlara telefon ettim. Resmi soruşturma kapanmış. | Open Subtitles | لذا أجريت اتصالاً، اتضح أن التحقيق الرسمي أغلق |
Geri döndükleri vakit geçit çoktan kapanmış olacak sen içindeyken. | Open Subtitles | عندما يعودون، سيكون المدخل قد أغلق. وأنت داخله. |
Sonra bir sabah bu odaya aç susuz üç gün boyunca kapanmış. | Open Subtitles | وفي أحد الأيام ، قال أنه أغلق على نفسه هنا في هذه الغرفة لثلاثة أيام دون طعام |
İnternetten bir aşçı okuluna kaydolmuştum ama okul 2004'te kapanmış ve siteyi güncellememişler. Anlıyorum ... - Ama burada şehirde bir okula gideceğim ... | Open Subtitles | حسنا , لقد تبين أن المدرسة أغلقت أبوابها سنة 2004 , لذا سأدرس هنا في نيويورك |
Kayıtlara göre 1989 yılında kapanmış. | Open Subtitles | طبقًا للسجلات فإنها قد أغلقت في عام 1989 |
Geçit kapanmış, vagonlar 160 kilometre ötede durmuş. | Open Subtitles | تم إغلاق الممر والقاطرات على بعد 100 ميل |
Üç tane kapanmış dava bizi yeniden düzenlenen dava kapatma oranının üzerine çıkarıyor. | Open Subtitles | إغلاق ثلاث قضايا يضعنا فوق مُعدّل مُتطلبات إغلاق قضيّة واحدة، |
Genel olarak Fransa konuyu kapanmış varsaydı. | TED | لكن على العموم، فرنسا اعتبرت أن القضية قد أُغلقت. |
Ağzı kapanmış gibi. | Open Subtitles | يبدو انها مسدودة |
Ayrıca dava kapanmış gibi hareket ediyorlar ki bunu yapmamalılar. | Open Subtitles | وهم يتصرّفون وكأنّ القضيّة مُغلقة ولا يُفترض بهم ذلك. |
Ne yapacağız? Yol kapanmış! | Open Subtitles | ماذا تفعل الطريق مقفل أمامنا |
Bak, köprülerin kapanmış olması umrumda değil. | Open Subtitles | أنظري ، أنا لا أهتم ما هو الجسر الذي مازال مغلقاً |
Kasabada yıllar önce kapanmış bir anaokulu var. | Open Subtitles | يوجد مدرسة للأطفال هنا في البلدة تم إغلاقها منذ سنين طويلة |
Son kömür madeni 8 yıl önce kapanmış. Hayalet kasabası. | Open Subtitles | آخر منجم فحم تمّ إغلاقه منذ ثمان سنوات هذا المكان مدينة أشباح |
Kolovesikal fistül kendi kendine kapanmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو مثل الناسور القولوني المثاني أُغلق من تلقاء نفسه ، رغم ذلك |
Kaldırımlar boşalmış, dükkanlar kapanmış ve kepenkleri çekilmişti. | Open Subtitles | "كانت الأرصفة خاليه والمتاجر أقفلت أبوابها وأسدلت الستائر" |
Fakat, ışığı kapanmış görünecek seviyeye kadar düşürebilirsiniz. | TED | لكن تستطيع تخفيض الضوء الى درجة ان يظهر مغلق |