"karışmış" - Translation from Turkish to Arabic

    • متورط
        
    • مشوش
        
    • اختلطت
        
    • تورط
        
    • اختلط
        
    • متورطاً
        
    • متورطة
        
    • مضطرب
        
    • ممزوج
        
    • مشوشة
        
    • متورطا
        
    • متورطين
        
    • خلط
        
    • الخلط
        
    • مرتبكة
        
    Bize ulaşan bilgiye göre federal yetkililer şüphelilerin terör faaliyetlerine karışmış olabileceğini düşünüyor. Open Subtitles لقد أتتنا معلومة بأن السلطات الفدرالية تظن أن المشتبه به متورط بنشاطات ارهابية
    Elbette, bir papazın karışmış olması çok saçma. Open Subtitles طبعاً , أنه شىء سخيف أن يكون قسيس متورط فى هذا
    Çocuğun resmen kafası karışmış. Bu onun için iyi olabilir. Open Subtitles والولد من الواضح أنه مشوش أن هذا جيد من أجله
    Araçlar. Hollanda'da araçlar karışmış olmalı. Open Subtitles لا بد أن السيارات اختلطت عليهم فى هولندا
    Bir İngilizin bu işe karışmış olabileceğine dair bir duyum aldık. Open Subtitles قالوا لنا بان رجل إنجليزي ربما تورط فيها
    Kristal pembeler donuk pembelerle karışmış Open Subtitles اللون الزهري الكريستالي اختلط مع لون آخر
    Bu kazanın nasıl meydana geldiğini öğrenmemi ve bu büyük davanın baltalanmasına hangi çalışanın karışmış olabileceğini araştırmamı istedi. Open Subtitles معرفة كيف حصلت الحادثة وأي موظف قد يكون متورطاً في إضعاف هذا التحقيق الجنائي الكبير
    İş arkadaşımla silahlı soyguna karışmış bir arabayı takip ediyorduk. Open Subtitles لحقنا بسيارة أنا وشريكي كانت متورطة في عملية سطو مسلح
    Aklın karışmış ve kalbin kararsızsa yolu açıkça göreceğin yere başa geri dönmelisin. Open Subtitles إذا عقلك قلق فقلبك مضطرب فالرجوع للبداية تمكننا من رؤية الأمور بشكل أفضل
    Uyuşturucu işine karışmış, şerefsiz bir polisten bahsediyorum. Open Subtitles أنا أتحدث عن شرطى متورط فى تجارة المخدرات
    Uyuşturucu işine karışmış, şerefsiz bir polisten bahsediyorum. Open Subtitles أنا أتحدث عن شرطي متورط في تجارة المخدرات
    Çavuş, ihmalin söz konusu olduğu bir duruma daha karışmış olmanı ilginç buluyorum. Orada da bir... Open Subtitles حسناً رقيب أجد مثيراً للأهمية أنك متورط مرتين بنفس الوضع حيث درجة الإهمال هي ما نتجت عن خسارة
    Nasıl oluyor diye telaşlanan kafası karışmış yeniyetmeye anlatın. TED قولوا ذلك لمراهق مشوش في حياتكم الذي يحاول فقط كشف ماذا؟ حتى ماذا؟
    Efendim mümkünse bir arava vermek istiyoruz, müvekkilimin aklı biraz karışmış. Open Subtitles حضرة القاضي هل يمكنني التشاور مع موكلي قليلا يبدوا أنه مشوش الذهن حالياً
    Açıkçası, gencecik zihni o kadar karışmış ki kendi evcil hayvanlarını öldürebiliyor. Open Subtitles بوضوح, انه غلام مشوش ليفعل ذلك بحيواناته الأليفة
    Araçlar. Hollanda'da araçlar karışmış olmalı. Open Subtitles لا بد أن السيارات اختلطت عليهم فى هولندا
    - Henüz detayları bilmiyoruz, ama bir İngiliz Gizli Servis operasyonuna karışmış. Open Subtitles لم تصلنا كل التفاصيل بعد ولكن يبدو أنه تورط فى عمليه ضد المخابرات السريه البريطانيه
    Aslında bir tür huzur hissediyorum korku dakikalarıyla karışmış bir şekilde, elbette. Open Subtitles أنا فعلا لدى إحساس بالسلام اختلط فيها لحظات من الرعب المطلق ، طبعا
    Yardım eden kişi soyguna karışmış olabilir mi diye düşünüyorsunuz? Open Subtitles هل تعتقد أن من ساعدها قد يكون متورطاً في السرقة ؟
    Silahlı bir soyguna karışmış. Open Subtitles كانت متورطة مع مجرم وارتكبا عدة سرقات سطو مسلح
    Aklın karışmış ve kalbin kararsızsa yolu açıkça göreceğin yere başa geri dönmelisin. Open Subtitles إذا عقلك قلق فقلبك مضطرب فالرجوع للبداية تمكننا من رؤية الأمور بشكل أفضل
    - Ne? -Bunu köyüme saldırıdan önce de gördüm. kara karışmış kurum. Open Subtitles لقد رايت هذا من قبل قبل أن تهاجم قريتنا كان هنالك سخام ممزوج مع الثلج
    Sadece bir cehennem boyutunda gördüğü işkencelerde dolayı aklı karışmış. Open Subtitles انها مشوشة لأنها تعذبت في بعد جهنمي هذا هو نوع الشيطان الذي أنتِ عليه؟
    O bir cinayete karışmış Melanie, ve çokta iyi tanımadığın biri. Open Subtitles كان متورطا بجريمة .. ميلاني انتي لا تعرفيه جيدا
    Hepsi Üçüncü Reich'ı düşürmek için düzenlenen bir komploya karışmış durumda. Open Subtitles هؤلاء متورطين في مؤامرة للاطاحة بالرايخ الثالث
    Şu anda olan ise, elimizde, karışmış hava akımı modeli var. TED ماذا يحدث الأن، لدينا الأن خلط في تدفق الهواء.
    Foreman'ın bu sağ önle biraz kafası karışmış gibi ki bunu daha önce pek görmedim. Open Subtitles وفورمان قليلا الخلط مع أن يؤدي اليمين ، وأنا لم أر مرات عديدة جدا من قبل.
    Hırsızlıktan, ama kafasının karışmış olduğu fark edilince değerlendirmek için buraya getirmişler. Open Subtitles السرقة ،، لكن من الواضح انها كانت مرتبكة لذا جلبوها هنا من اجل التقييم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more