"karıncayı" - Translation from Turkish to Arabic

    • ذبابة
        
    • نملة
        
    • المستديرة التي
        
    - Canınızı yakmayacağım. - Tabi! Sen karıncayı bile incitmezsin. Open Subtitles ـ لن تتعرض للأذى ـ كلا، أنّك لن تؤذي ذبابة
    Ne kadar iyi bir adam olduğunu karıncayı bile incitmeyeceğini söyledi vs. Open Subtitles قال: يا لهُ من رجل صالح إنه لم يؤذي ذبابة من قبل،
    Hiç insan öldürmemiş, bir karıncayı dahi incitmemiş. Open Subtitles ، انه لم يقتل احدا مطلقا . ولا حتى ذبابة
    - Boş karınca çiftliğine... * Güneşin altında gülümserken * - ...bakakaldığımı hatırlıyorum... * Sıcaklığını hissetmek istiyorum üzerimde * - ...kalan tek karıncayı fark ettim. Open Subtitles أتذكّر التحديق في هذه المزرعة الخالية و ملاحظة نملة واحدة أخيرة,
    Nozullar ön taraflarını kaplayan bir zarla birlikte habitatın herhangi bir yerine yerleştirilebilir ve yanından geçen herhangi bir karıncayı emip devre dışı bırakacak. TED هذه الأنابيب يمكن وضعها في أيّ مكان في موطن النمل من خلال الغشاء المُغطي من الجهة الأمامية، وكل نملة تمشي من هُنا سيتم سحبها وإلغاء تفعيلها.
    Çünkü karıncaların kimlikleri önemli değil, sizin sadece habitatta herhangi bir noktadan başlayarak 5 dakikadan az süre müdahale edilmeksizin dolaşan her bir karıncayı yakalamak için sadece nozulları nereye koyacağınızı düşünmeniz gerek. TED لأن هوّية كل نملة من بينها لا تَهُم، عليك فقط معرفة من أين يجب أن تضع أنابيب السحب لتلتقط أيُّ نملة تمشي من دون مقاطعة لأقل من 5 دقائق، بدءاً من أيّ نقطة من الممرات.
    Bana gönderdiği atlı karıncayı hatırla. Open Subtitles أتذكرين الأرجوحة المستديرة التي أرسلها لي
    Ayrıca, sizi herkesten iyi tanırım... ve bir karıncayı bile incittiğinizi görmedim. Open Subtitles أضف لذلك حقيقة أني أعرفكما أفضل من أي شخص آخر. ولم أر أي منكما يؤذي ذبابة حتى.
    Ama karıncayı bile incitmezdi. Open Subtitles كانت أمه صارمة معه، لكني لا أظنه يؤذي ذبابة
    karıncayı bile incitemeyecek gibi gözüken bir nine boş beleş bir kapitalist kukla olduğumu söyledi. Open Subtitles جدّةٌ مُسنّة تبدو وكأنها لا تؤذي ذبابة دعتني باسم رأسماليّة ساذجة مروجّة بقلم الرصاص.
    Biraz serttir ama karıncayı bile incitmez. Open Subtitles إنّه شديد بعض الشيء، لكنّه لم يكن ليؤذي ذبابة
    - Hayır, karıncayı bile incitmez. - Öyle diyorsanız... Open Subtitles كلا، لا يستطيع إيذاء ذبابة - ما دمت تقول ذلك -
    Bak çavuş, CJ karıncayı bile incitmez. Bunu biliyorsun. Open Subtitles إسمع يا سيدي ، لا يمكن لـ " سي جي " أن يؤذي ذبابة ، وأنت تعرف ذلك
    Unut bunu, karıncayı bile incitemez. Open Subtitles إنسى ذلك، إنها لا ستطيع ان تؤذى ذبابة.
    - Silahları teröristlere çevirmek sanki bir karıncayı bir fil tabancasıyla vurmaya çalışmak gibi.. Open Subtitles ..على الإرهابيين كضرب نملة ببندقية ضخمة
    Bu sıçrayan örümceğin vücut şekli bir karıncayı andırıyor. Open Subtitles جسد هذا العنكبوت القافز يشبه جسد نملة
    Bir karıncayı bile öldüremezdim. Open Subtitles لم يكن بوسعي قتل نملة
    Kordiseps mantarı sporlarını havaya salar ve bunu yapmak için de bir karıncayı zombiye dönüştürür. Open Subtitles فطر (الكورديسيبس) يطلق جراثيمه في الهواء فتحول نملة إلى زومبي لتقوم بذلك
    O karıncayı yenmek. Open Subtitles "وهي هزيمة نملة (الكيميرا) تلك"
    Bana gönderdiği atlı karıncayı hatırla. Open Subtitles أتذكرين الأرجوحة المستديرة التي أرسلها لي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more