Kalan kara kutuları bulacak ve yok edeceksiniz. Yakında bir gelişme bekliyorum. | Open Subtitles | ستجد وتُدمر الصناديق السوداء المتبقية، أتوقع مشاهدة إثبات على تطور حقيقي، قريباً |
Ama, uçaklarda kullanılan kara kutuları inceleyebilseydik, o uçakların, orijinal uçaklar olmadığını kanıtlayabilirdik. | Open Subtitles | و لكن إذا أمكننا فحص الصناديق السوداء للطائرات التى إستخدمت قد نستطيع الأثبات أنها لم تكن الطائرات الأصلية |
Bu konuda sana yardım edeceğim. kara kutuları yok edeceğiz sonra da bu şık giyimli onun bunun çocuğunu öldüreceğiz. | Open Subtitles | سندمر تلك الصناديق السوداء ثم سنقتل إبن الحرام هذا |
Ayrıca bütün dünya üzerinde kara kutuları burada aramak kimsenin aklına gelmez. | Open Subtitles | وآخر مكان في الأرض، يُفكر أحد أن يبحث عن الصندوق الأسود فيّه |
Hayır, ekiplerimin çığu kara kutuları bulmak için uğraşıyor. | Open Subtitles | كلا، ولكن معظم مصادري تم تكليفها بإيجاد الصندوق الأسود |
kara kutuları şifrelere zarar vermeden kablosuz olarak güncelleyin. | Open Subtitles | تحديث الصناديق السوداء لاسلكياً بدون التأثير بالتشفير |
Bölüm'ü durdurmamız gerek, bunun için de kara kutuları bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نوقف "الشعبة"، ولفعل ذلك علينا إيجاد، الصناديق السوداء |
Bölüm'ü durdurmamız gerek, bunun için de kara kutuları bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نوقف "الشعبة"، ولفعل ذلك علينا إيجاد الصناديق السوداء |
Bana kara kutuları neden oluşturduğunu söylemişti. | Open Subtitles | أوتعلمين، لقد أخبرني سبب صنع الصناديق السوداء |
Bölüm'ü durdurmamız gerek. Bunu yapmak için de kara kutuları bulmalıyız. | Open Subtitles | "علينا أن نوقف "الشعبة"، ولفعل ذلك علينا إيجاد، الصناديق السوداء" |
kara kutuları biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعلم حول الصناديق السوداء |
Sana katıldım her şeyin yerini bulduk bütün kara kutuları bulduk Bölüm'ü yok ettik ve Percy'nin kafasına bir kurşun sıktık. | Open Subtitles | أنظم إليك، نُنسق الهجوم ونجد جميع الصناديق السوداء نقضي على "الشعبة" ونضع رصاصة في رأس (بيرسي) |
Percy, bunları gardiyanlara gönderir biz de kara kutuları güncellemek için bunları kullanırız. | Open Subtitles | -ونحن نستخدمها لتحديث الصناديق السوداء |
Kalan kara kutuları da bulacağız ve sonra Percy'i öldüreceğiz. | Open Subtitles | سنجد بقية الصناديق السوداء ثم سنقتل (بيرسي) |
Bizim anlaşmamız kara kutuları da kapsıyor. | Open Subtitles | -حسنٌ، اتفاقنا يتضمن الصناديق السوداء |
Percy'nin kara kutuları bankada saklamasından nefret ederdi. | Open Subtitles | (كان يكره أن يضع (بيرسي الصناديق السوداء في البنوك |
Percy'nin neden kara kutuları yaptığını anlamaya başlıyorum. | Open Subtitles | أدركت الآن لمَ أنشأ (بيرسي) الصناديق السوداء |
Percy'nin kara kutuları hakkında bilgin var, değil mi? | Open Subtitles | لقد أُخبرت بمكان الصندوق الأسود الخاص بـ (بيرسي)، أليس كذلك؟ |