| Ya da Karaciğeri o kadar hasarlı ki enzim değerleri yükselemiyor bile. | Open Subtitles | او ان كبده قد انهار تماما بجيث لا يمكن ان ينتج انزيمات |
| Ama Karaciğeri her gün tabiki yenileniyordu ve böylece her gün yeniden ve sonsuza kadar tanrılar tarafından cezalandırılmış oluyordu. | TED | ولكن بالطبع سيتجدد كبده كل يوم، وهكذا فإنه يُعاقب يوماً بعد يوم إلى الأبد بأمر الآلهة. |
| Birinin karnı yarılmış ve Karaciğeri alınmışsa ne kadara gider? | Open Subtitles | إذا نُزعت أحشاء شخص ما و تم أخذ كبده ماذا سيؤول اليه؟ |
| Hastanın Karaciğeri çalışmıyor. Senin takım bahislerine ayıracak zamanımız yok. | Open Subtitles | كبد المريض لا يعمل، ليس لدينا وقتاً لمراهناتكَ على الفريق |
| "Kurbanın boğazında bir dilim çiğ sığır Karaciğeri bulundu. | Open Subtitles | وجدت شريحة من كبد عجل نيئة مغروزة في شق في حنجرة الضحية |
| Hepatik arteri tıkandı ve kan akışı kesildi. Bu yüzden Karaciğeri şoka girdi. | Open Subtitles | قام بسد الشريان الكبدي أوقف تدفق الدم، فأصيب كبدها بصدمة |
| Eğer Karaciğeri sorunlu çalışıyorsa, ona sorun çıkartmalıyız. | Open Subtitles | إذا كان كبدها يميل للاختلال الوظيفي فسنجعله يختل وظيفياً |
| Karaciğeri hasarlı akciğerler su topladığından nefes almada sorunlar yaşıyor. | Open Subtitles | لقد تدمر كبده النزف التجويفي أفسد وظائف الرئتين |
| Alkolik olduğunu göz önüne alacak olursak muhtemelen Karaciğeri buraya geldiğinde de iyi durumda değildi. | Open Subtitles | نظراً لحقيقة أنه سكير فيحتمل أن كبده لم يكن |
| Alkolik olduğunu göz önüne alacak olursak muhtemelen Karaciğeri buraya geldiğinde de iyi durumda değildi. | Open Subtitles | نظراً لحقيقة أنه سكير فيحتمل أن كبده لم يكن بخير حال عندما جاء |
| Karaciğeri bugün çöküyorsa, dün de iyi değildi demektir. | Open Subtitles | إذا كان كبده قد توقف اليوم فهو لم يكن سليم البارحة |
| Tamamen kapattı. Karaciğeri kızardı. | Open Subtitles | لا تعرقله بل تسده تماماً كبده ملتهب كلياً |
| Pıhtı hepatik veni tıkadığı için Karaciğeri çalışmıyor. | Open Subtitles | كبده ينهار بسبب الجلطة الكبيرة التي تسد وريده الكبدي |
| Elinde demir testeresi, ve domuz Karaciğeri olan bir kaç Meksikalıyla buluşmak için mi? | Open Subtitles | لمقابلة رجل مكسيكي في شاحنة معه كبد خنزير و منشار؟ |
| Bacağı olmadan yaşayabilir, ama bakalım Karaciğeri olmadan yaşayabilir mi. | Open Subtitles | يمكنه العيش دون ساق أود رؤيته يعيش بدون كبد |
| Hastamızın Karaciğeri, böbrekleri ve akciğeri çöküyor. Sebebini bulmama yardım etmeni istiyorum. | Open Subtitles | كبد المريض وكليتاه ورئتاه تنهار، أريد مساعدتكِ لمعرفة السبب |
| Hayvan Karaciğeri iyiyse insanınki daha mı iyi olmak zorunda? | Open Subtitles | أذن ، ماذا؟ أذاكانَكبدالحيوانجيد، أسيكون كبد الأنسان أفضل؟ |
| Karaciğeri tehlikede alkol krizi, sakinleştiricinin etkisinde bile kaslarının seğirmesine sebep olabilir. | Open Subtitles | كبدها قد تضرّر والانسحاب الكحولي سيؤدي إلى استمرار ارتعاش العضلات حتى وهي مخدّرة |
| Ölüm nedenin, kaburganın tam altındaki künt uçlu cisim travması. Karaciğeri delmiş. | Open Subtitles | الصدمة التى تلقتها كانت اسفل الحجاب الحاجز وكانت من القوة التى ادت الى تمزق كبدها |
| Annesi Karaciğeri iflas edene kadar içki sorunu olduğu reddetmiş. | Open Subtitles | انها تعاني مشكلة أدمان في الشرب حتى انفجر كبدها |
| Kemoterapiye başlayamadan akciğerleri ve Karaciğeri de çöktü. | Open Subtitles | المريض عانى من سكتة قلبية ورئتاه وكبده يفشلان |
| Ama sanırım Lisa Collis'in Karaciğeri için bir çözüm buldum. | Open Subtitles | الحل وجدت قد بأنني أعتقد ولكن كوليز ليزا " لكبد " |
| Karaciğerinde sorun yok. Filmdeki Karaciğeri gördünüz mü? | Open Subtitles | انهارت رئتها لا توجد مشكلة بالكبد |
| Birden fazla pıhtı bağırsak iskemisini akciğerleri ve Karaciğeri birbirine bağlar. | Open Subtitles | والخثرات المتعدّدة في الدم قد تفسّر احتشاء الأمعاء، ومشاكل الرئة والكبد |
| Karaciğeri ve böbrekleri incelediğimde daha detaylı anlayacağım ama... | Open Subtitles | سوف أعلم المزيد حينما أبدأ التشريح في الكبد والكلى |