"kararıyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • الظلام
        
    • تظلم
        
    • يظلم
        
    • مظلم
        
    • تُظلم
        
    • حِلكة
        
    • مظلما
        
    • ظلاماً
        
    • بالظلام
        
    • أظلم
        
    • تفقد اللون
        
    Hava kararıyor. Tüm gece boyunca orada kalacaksın, yaşlı adam. Open Subtitles سيحل الظلام , وستعلق هنا طوال الليل أيها الرجل العجوز
    Çocuklar, hava kararıyor ve görünüşe göre dışarıda bizi bekleyen bir köpek var. Open Subtitles بدأ الظلام يحل، يا رفاق ومن الواضح أنه لدينا كلب مجنون يتربص بالمبنى
    Bir bakıyorsunuz, beyaz bir avcı olmuş sonra aniden her şey kararıyor ve birden ortaya, Doktor Livingstone olarak çıkıyor diye tahmin ediyorum? Open Subtitles أتعلم أنه فى دقيقة قد يكون مثل تريدرهورن بنفسه وفجأة يسود الظلام ليخرج منه مرتديا مثل د.ليننفستون
    Gök kararıyor, sonra her şey karanlığa batıyor. Open Subtitles تظلم السماء حتى يغرق كل شئ فى هذه الظلمة.
    Bilmiyorum ama hava gittikçe kararıyor. Open Subtitles لا أعلم، الجو بدأ يظلم
    Hava kararıyor, sen ve o geceyi orada geçireceksiniz. Open Subtitles حينما يأتي الظلام, انت وهو ستقظون الليل هناك.
    Biraz daha oynuyoruz, hava kararıyor, ateş yakarız... annem bize katılır. Open Subtitles بل نلعب حتى يحل الظلام ، ثم نوقد ناراً .. ثم تنضم إلينا أمي
    Hadi, kampı kuralım. Hava kararıyor. Open Subtitles هيا ، دعونا نعود إلى الميدان ، الأمر يزداد الظلام.
    Hava kararıyor, artık eve gitmelisin. Open Subtitles عليكِ أن تتجهي إلى المنزل ، لقد حل الظلام
    Buradan gidelim. Hava giderek kararıyor. Neden burada duruyoruz? Open Subtitles ،لنذهب للقرية، لقد أوشك الظلام لمَ نبقى هنا؟
    Hava kararıyor,yani biran evvel... Barınak bulmam gerek.Ama önce... Open Subtitles وسوف يحل الظلام قريبا لذا يجب أن أعثر على ملجأ ولكن في البداية
    Havanın hala aydınlık olması komik çünkü bugünlerde hava hep erken kararıyor. Open Subtitles انه مضحكٌ جدًا بأن الإضائه لازالت مطفأه ولكن الظلام يحل مبكرًا هذه الأيام
    Bu güzel anını bölmekten nefret ediyorum ama fark etmediysen hava kararıyor. Open Subtitles أنت، أكره أنّ أفسد عليكم لحظتكم الجميلة، لكن إذا لم تلاحظوا ذلك، بدأ يحل الظلام.
    Hava kararıyor. Partiye gidelim işte. Birini öldürmeden nasıl besleneceğimi de öğretirsin. Open Subtitles انظري، إن الظلام يخيّم، دعينا نحتفل، يمكنك تعليمي كيفي التغذّي على أحد بدون قتله.
    Gökyüzü kararıyor. Yakında yağmur yağacak. Open Subtitles إن السماء تظلم قريباً، المطر سيسقط
    Hava kararıyor. Open Subtitles إنها تظلم وإذا لم أرجع إلى البيت قريباً
    Hava kararıyor. Gidelim. Open Subtitles الجو يظلم سنعود
    - Neden hava gittikçe daha çok kararıyor? Open Subtitles لماذ يصبح الجو مظلم شيئاً فشيئاً ؟ ما الذي يحدث؟
    Kışın hava çabuk kararıyor, değil mi? Open Subtitles إنها تُظلم سريعاً خلال الشتاء، أليس كذلك؟
    "Mystic Falls'da günler iyice kararıyor... "...ve kalbim de kararıyor. Open Subtitles "الأيّام تزيد حِلكة في (ميستك فولز)، وحِلكة قلبي أشدّ وأضنى"
    James, tek başına ölüyorsun ve her şey kararıyor. Open Subtitles لاتقل ذلك جيمس,ستموت لوحدك ويصبح كل شيء حولك مظلما
    kararıyor, çok karanlık görmek için. Open Subtitles يزداد الأمر ظلاماً مظلم للغاية حتّى نرى
    Hava kararıyor ve hatırlıyorsan sen karanlıkta yürümememi söylemiştin. Open Subtitles الدنيا هتظلّمُ قريباً وأنت قُلتَ بأنّني لا يَجِبُ أَنْ أَمْشي بالظلام
    Ve her geçen gün gittikçe büyüyüp kararıyor, değil mi? Open Subtitles و إنه فقط يكبر و يكبر و يصبح أظلم فأظلم؟ جيد
    - Giderek kararıyor. Open Subtitles -اللعنة، إنها تفقد اللون .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more