| Yaptığı şey seni kasete kaydedip sonra sana geri göndermek. | Open Subtitles | وظيفته كلها إلى الشريط لكم ويرسل لك مرة أخرى للخروج. |
| Evet, size kasete görüntüleri sahte biliyorum. | Open Subtitles | أجل ، نحن نعلم أنك زوّرت الصور على الشريط |
| kasete odaklansak iyi olur. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب أن نركز على ما قيل فى الشريط |
| kasete alıp rehine olaylarında kullanabiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن نشغل شريطاً منه خلال حالات احتجاز الرهائن |
| Bunları kasete çekip, kasetin çıkıntısını derhal kırarız. | Open Subtitles | نصور الحفلة وبعدها مباشرة نكسر تلك القطعة بالشريط |
| En sevdiği şovları kasete alırız. Bir şey kaçırmayacak. | Open Subtitles | نسجّل له البرنامج الذي يحبه من التلفزيون |
| Ama lafta kalmayalım. kasete bir göz atalım. | Open Subtitles | لكن لا تأخذوا بكلامي فحسب لنلقي نظرة على الشريط |
| Tamam. kasete karşılık olarak seninle yatarım. | Open Subtitles | حسناً، سوف أمارس الجنس معكِ مقابل الشريط. |
| Emin olmasaydım kasete 1,000 papel bayılmazdım. | Open Subtitles | لم أكن لأدفع 1000 دولار مقابل الشريط إذا لم أكن متأكداً |
| Kaçakçımız ortaya çıktığında onu kasete kaydedeceğiz. | Open Subtitles | لو ظهر مُهربنا المنشود، فسيظهر على الشريط |
| Cinayetin, diplomatik dokunulmazlık dışında olması şansınızı tüketiyor Büyükelçi çünkü her şeyi buradaki kasete çektim. | Open Subtitles | منذ لا تغطي القتل تحت الحصانة الدبلوماسية، كنت من الحظ، السفير، لأنني قد استولت عليها كل هنا على الشريط. |
| Bu düşüncelerimizi ispatlamanın tek yolu bu ortak genlerin içinde bulunduğu yapay bir kromozom inşa etmekti ve biz bunu kasete dayalı bir yöntemle yaptık. | TED | الطريق الوحيد لإثبات هذه الأفكار كانت ببناء كروموسومات إصطناعية تشمل هذه الجينات، وينبغي علينا فعل هذا بطريقة مبنية على الشريط. |
| "Seni şu anda çok arzuluyorum. kasete kaydet gitsin." | Open Subtitles | "أجل، أحتاج إليك بشدة، سجّلي كلامك على الشريط" |
| - O bir çocuk, adamın kasete ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها طفلة و هو يحتاج إلى هذا الشريط |
| kasete bir gözat. | Open Subtitles | من فضلك يا ديكى, ألقى نظرة على الشريط |
| - Lütfen, bu kasete ihtiyacım var. | Open Subtitles | أرجوك يجب على الحصول على ذلك الشريط |
| kasete ihtiyaçları var. | Open Subtitles | سيتصلون فهم فى حاجة لذلك الشريط |
| İnanmazsanız kasete bakın. | Open Subtitles | لا يجب عليك أن تصدقني... أنظر الي الشريط |
| - Selam. Yangın tehlikesiyle karşı karşıya kalmam dışında bir kasete ulaşamadım. | Open Subtitles | لقد اصطدمتُ بمُعدّات للوقاية من الحرائق، لذا لمْ استخرج شريطاً بعد. |
| Ama sadece tek bir makara kasete kayıt yapacaksın. | Open Subtitles | لكني أريده عن طريق تسجيل بالشريط وببكرة واحدة فقط |
| Komployu kasete alırız. | Open Subtitles | نسجّل المؤامرة |