Dostum başka yerde bu fiyata bunun dört katını alırız. | Open Subtitles | يا صديقي نستطيع الحصول على أربعة أضعاف لقاء هذا السعر |
dedi. Çiftçiler darıdan aldıkları verimin 3-4 katını alıyorlar. | TED | يحصل المزارعون على ثلاثة إلى أربعة أضعاف غلة الذرة. |
Arkasındaki küçük depo kendisinin, ve bir Nijeryalının asgari ücretinin iki katını kazanıyor. | TED | هذا هو مستودعه المتواضع خلفه وهو يربح ضعف الحد الأدنى للأجور في نيجيريا |
Başlangıç noktası 6 saat. İki katını ödersen 3 saate düşer. | Open Subtitles | ست ساعات هي نقطة البداية أدفع له الضعف وأخرج في ثلاثة |
uğursuzluk sadece set yandığında sana değerinin 4 katını veren sigorta şirketinin başındaydı! | Open Subtitles | اللعنة فقط كانت لشركة التأمين التي أعطتك أربع مرات قيمة الأستوديو عندما احترق |
Giriş katını soysak olmaz mıydı? | Open Subtitles | أليس بالإمكان أن نسرق الطابق الأول في المرة القادمة؟ |
Dakikada 1 papel alacağım diye zamanını boşa harcıyorsun ve çalıştığın ahlaksız şirket parmağını oynatmadan senin dört katını kazanıyor. | Open Subtitles | انت تهدرين وقتك لدولار لدقيقة وهذه الشركه التي تعملين لها فاسده لئيمه تفعل اربعة اضعاف بقدر ما تفعلينه انت للاشيء. |
Demek istediğim, bazıları onların şu an sattıklarının on katını satmak istediğini söylüyor. | TED | البعض يتحدث عنها، يريدون أن يبيعوا 10 أضعاف ما يبيعون حاليًا. |
Uyumaya yarayanlardan ama normal dozun üç katını alıyormuş. | Open Subtitles | إنها فقط من النوم الذى يجعلك تنام لكنها تتناول ثلاثة أضعاف الجرعة المناسبة |
Güvenlik için gerekli olanın üç katını talep ettim. | Open Subtitles | حتى يكونوا في أمان ، فقد طلبت ثلاثة أضعاف العدد المطلوب |
Şu anda çalıştığın yerde aldığının üç katını alırdın. | Open Subtitles | ليحصل على ثلاثة أضعاف ما تحصل عليه الآن في ذلك المكان الكريه |
Petrol şirketi değerinin üç katını ödeyecekmiş. | Open Subtitles | تقول ان شركة النفط ستدفع ثلاث أضعاف ثمنها. |
Size ne ödüyorsa iki katını öderim. cevabınız nedir, ha? | Open Subtitles | سوف أدفع لكم ضعف ما يدفعه لكم ما قولكم ؟ |
Bu arıza ne kadar uzun sürerse, 2 katını faturadan keseceğim. | Open Subtitles | طالما أن الدش مقطوع فسوف تخصمون لى ضعف هذا من فاتورتى |
Onun 20 katını dağıtmayı taahhüt edene kadar o hissi bir daha yaşamadım. | Open Subtitles | لم أشعر بذلك الشعور الجيد حتى تعهدت بالتبرع بـ20 ألف ضعف ذلك المبلغ |
Ve eğer otomobil ve benzeri dayanıklı malları da dahil edecek olursanız bu sayı rahatlıkla iki katını aşacaktır. | TED | وإذا قمت برمي نفايات معمرة أخرى مثل السيارات وغيرها سيزيد هذا الرقم إلى أكثر من الضعف |
Yani bazı tür kazalarda sigortanın iki katını öderler. | Open Subtitles | يقصد بها أنهم يدفعون الضعف و هذا الشئ نادر الحدوث |
Kadınsa eskiden geçinmeye yettiği paranın iki, belki üç katını kazanmış olacak. | Open Subtitles | لقد قاضت لتحصل على اثنين، ربما ثلاث مرات مما ستحصل عليه الآن |
Ben B katını arıyorum. Burası D katı, buraya kimse giremez. B katına dönmelisiniz. | Open Subtitles | هذا الطابق دي وليس مسموح لأحد هنا أنت بحاجة للعودة إلى الطابق بي |
Ya size iç gelirin 4 katını kazanacağınızı söylesem? | Open Subtitles | ماذا لو كان باستطاعتي ان اضاعف دخلك اربعة اضعاف ؟ |
Ama onu bulana kadar, bu binanın her katını, her köşesini araştıracağız. | Open Subtitles | ولكننـــا سنتفقـــــد كل طابق وزاويــــة في هذا المبنى العالــي حـــتى نكتشــــف لماذا |
Bu çılgın kadın size ne kadar veriyor bilmiyorum ama ben iki katını veririm. | Open Subtitles | هاى, ياشباب, لا أعرف كم دفعت لكم المرأة المجنونة لكنى سوف أضاعفه لكم |
O yemeği kazı alanına götürürseniz size maliyetinin on katını veririm. | Open Subtitles | ، أياً ما كان ما دفعته مقابل هذا الطعام سندفع لك 10 أضعافه إذا أحضرته إلى المعسكر |
İki katını verince ellerindekinden fazlasını aldılar. | Open Subtitles | عندما تضاعف مبلغ السمسرة، تحصلوا على مبلغ أكثر من أقرانهم. |
İlk numara güverte katını gösterir. Onlara boğanın gözleri derler. Güverte katı. | Open Subtitles | الارقـام موجودة على طوابق السـفينة ، أول شـخص يسـألك عن الطابق السـفلي هم بلزآيز |
Beni kandırmak istiyorsunuz. Bunun iki katını alabilirim. | Open Subtitles | أعرف انك كذاب سأذهب على الركن و احصل ضعفه |
Onlara değerinin 2 katını ödeyeceğim. Gereğinden fazla cömert oluyorum. Beş yüz Paund. | Open Subtitles | سأدفع لك ضعفي ثمنها هيا، أنا كريمة جداً، 500 جنيه |
Onun sunduğu kanunlar yüzünden buradakiler yatmaları gereken sürenin iki katını yatıyorlar. | Open Subtitles | تشريعهُ هوَ السبب الرئيسي لإمضاء مُعظَم الرجال هُنا ضِعف المُدة |
Onlara ulaşabilmek için sana iki katını ödeyeceğim. | Open Subtitles | سأضاعف أجرتُك لو ساعدتي في إيجادها. بدون طرح أسئلة. |