| Bu demek oluyor ki katilimiz bu kapağın diğer ucunda olabilir. | Open Subtitles | هذا يعني أنّ القاتل قد يكون في الطرف الآخر لهذا الغطاء |
| Belki emin olmak için fazla erken, fakat sanırım katilimiz Çinli. | Open Subtitles | ربما من المبكر تأكيد هذا و لكنني أظن أن القاتل صيني |
| katilimiz oysa, mahkûmiyet için sabundaki izden fazlasına ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | لو كان القاتل سوف نحتاج شيئاً غير البصمة وقطعة الصابون |
| Bizim katilimiz ise çok titiz. Suç mahallinde sıfır DNA bırakmış. | Open Subtitles | قاتلنا دقيق جدّاً، لم يترك أثر حمض نوويّ في مسرح الجريمة |
| Bu gemiyi keşfetmiş olabilecek ve bu silahı taşıyan kişi muhtemelen bizim katilimiz. | Open Subtitles | لو وجدنا غواصاَ مؤهلاَ قام باستكشاف ذلك القارب ويحمل هذا السلاح فهو قاتلنا |
| Yani katilimiz parayı erken çekmek istedi, ...kurban anlaşmayı kabul etmedi. | Open Subtitles | إذاً أراد قاتلنا إجراء سحب مبكر, وضحيتنا لم يرد المضي بذلك |
| Neden? katilimiz bir şey arıyordu. Kurbanımız bir şey saklıyordu. | Open Subtitles | القاتل كان يبحث عن شيء ما والضحية يخفي شيئاً ما |
| Öyle görünüyor ki, senin dükkan faresi bizim katilimiz değilmiş. | Open Subtitles | مرحباً ، يبدو أنّ السارق ليس القاتل بعد كل شيء |
| Kimlik hırsızımız Profesör Durban çıkarsa, katilimiz de o olabilir. | Open Subtitles | إذا تبين أن البروفيسور لص الهوية فربما يكون القاتل أيضاً |
| O zaman görünen o ki, Tabitha hepsini öldüren katilimiz olabilir.. | Open Subtitles | مما يبدو تابيثا من الممكن ان تكون القاتل بعد كل شئ |
| - Çözünmüş ilaçla birlikte bağlayıcıyı katilimiz mi enjekte etmiş? | Open Subtitles | لذا أنتي تقولين بأن القاتل حقنها بأقراص الدواء المذابة ؟ |
| Gördüğün gibi kravat katilimiz tekrar iş başında. | Open Subtitles | أرى أن القاتل بربطات العنق عاد لنشاطه مره أخرى |
| katilimiz gayet doğal biçimde yürüyüp gitti, ...biraz bekleyip, ...pencerenin altındaki duvara döndü ve kordonu he iki ucundan tuttu. | Open Subtitles | القاتل سار مبتعدا أنتظر قليلا ثم عاد للجدار أسفل النافذه |
| Belli ki katilimiz de çekiyor ve ikisi de tehlikeli psikopatlara dönüştü. | Open Subtitles | من الظاهر، أن قاتلنا يعاني منها أيضا، وكلاما تحول إلى مجنونين خطيرين. |
| katilimiz karanlıkta ve öyle de kalmak istiyor. | Open Subtitles | قاتلنا في الخفاء ويحاول البقاء في الخفاء |
| - Dinle, Scully. katilimiz internet üzerinde kişisel ilan vermiş olabilir. | Open Subtitles | قاتلنا لربما إنتقل من العمود الشخصي وفي الإنترنت. |
| Görünüse bakılırsa bir neroin bağımlısı, katilimiz gibi. | Open Subtitles | يبدو أنها كانت مدمنة للنيوروين أيضا مثل قاتلنا هنا |
| İlaçla uyarılmış panik katilimiz, kızları tam olarak ölümüne mi korkutmuş? | Open Subtitles | هل قاتلنا يخيف الفتيات بشكل حرفي حتّى الموت؟ |
| Kuş yuvası çorbası varsa, katilimiz olduğunu anlayacağız. | Open Subtitles | وإذا كان هناك أيّ مادة لزجة من حساء الحمام عليه، فسنعرف أنّه قاتلنا |
| Bu zıplayan zibidilerden birinin bizim katilimiz olması gayet muhtemel. | Open Subtitles | فرصة جيدة جداً إحدى هؤلاء الفاشلين اللواتي يثبنَ هي القاتلة التي نبحث عنها |
| Görünüşe göre katilimiz umuma açık yerde oynaşmayı seviyormuş. | Open Subtitles | يبدو أنّ قاتلتنا يحب اللعب في الأماكن العامة |
| katilimiz ya revolver kullanmış ya da boş kovanı beraberinde götürmüş. | Open Subtitles | لا، إما مطلق النار إستخدم مسدس أو أخذ فوارغ الطلقات معه |
| Belki de birden fazla katilimiz ya da birden fazla kişiliği olan bir katilimiz vardır. | Open Subtitles | رُبما لدينا أكْثر من قاتلٍ واحد أو لدينا قاتلٌ واحد مع |
| Öyleyse, katilimiz önce fiyatını belirledi, sonra da ödemesini yaptı. | Open Subtitles | إذا فالقاتل حدد سعراً ومن ثم دفعه |
| Örnek katilimiz Webb Porter. | Open Subtitles | -إذاً، (ويب بورتر) قاتل ذو نمط الآن . |
| Bizim katilimiz kadar değil. | Open Subtitles | ليس كغامض كقاتلنا |
| katilimiz bu boylarda olmalı. | Open Subtitles | وهذا يبين أن مطلق النار حوالي خمسة أقدام وعشرة |
| Antimikrobiyal direncin, büyük finansal ve özel bir kişisel maliyetle en büyük katilimiz olmasına izin veriyor muyuz? | TED | هل نسمح بالميكروبات المقاومة للمضادات أن تصبح أكبر قاتل لدينا، بخسائر مالية ضخمة وخسائر شخصية خاصة؟ |