"kavga ediyorlar" - Translation from Turkish to Arabic

• يتشاجران
• يتشاجرون
• يتقاتلون
• إنهما يتقاتلان
• يتعاركون
• يُحاربونَ
• يتعاركان

Defol git buradan! Haftaya evlenecekler ve durmadan kavga ediyorlar!
سيتزوجان خلال أسبوع، و هما يتشاجران دائماً.

Annen ve baban kavga ediyorlar. Her zaman kavga ederler.
أمك وأبوك يتشاجران ، هما دائماً يتشاجران

Ben... Sürekli kavga ediyorlar, kız telefonu açmayınca o da barı arıyor.
إنّهما يتشاجران كثيراً، لذا، حين لا تردّ، يتصل بالنادي

Bir bakıyorum kavga ediyorlar, tekrar baktığımda birbirlerinin üstündeler gene.
في لحطة هم يتشاجرون, و في اللحظة الأخرى يهيمون ببعضهم

Bebeğim, kavga ediyorlar!
ـ لا يا حبيبتى ـ حبيبى إنهم يتقاتلون هناك

kavga ediyorlar ama gerçekte birbirlerini seviyorlar.
إنهما يتقاتلان لكنهما يحبان بعضهما

Güneşi görmek için kavga ediyorlar.
يتعاركون على من يحصل على شعاع الشمس

kavga ediyorlar!
يُحاربونَ!

Her gün deli gibi kavga ediyorlar.
كل يوم هما يتشاجران مع بعضهما البعض مثل الحيوانات

Ve şimdi ayrılıyorlar ama hâlâ kavga ediyorlar.
والآن وهما منفصلان، لكنّهما لا يزالان يتشاجران

Sürekli kavga ediyorlar ve kadın benden nefret ediyor.
إنهما يتشاجران طوال الوقت وأيضًا هي تكرهني

-yine arabada kavga ediyorlar -bu müzik beni ürpertiyor
-إنهما يتشاجران في السيارة مجدداً -تلك الموسيقى تشعرني بالرعب

Sadece uzanıyorlar. Seks yapıyorlardı. Şimdi kavga ediyorlar.
كانا يتغازلان الآن هما يتشاجران

- Çünkü ben ne yaparsam yapayım sürekli kavga ediyorlar.
- لأنهما يتشاجران طوال الوقت - مهما فعلت

Her neyse. Sürekli kavga ediyorlar.
علي كلٍ، إنهما يتشاجران طوال الوقت.

Günde 10 defa kavga ediyorlar, 30 defa birbirlerini seviyorlar.
إنهم يتشاجرون 10 مرات يوميًا، ويحبون بعضهم البعض 30 مرة يوميًا.

kavga ediyorlar çünkü birbirlerini umursayacak kadar seviyorlar.
إنهم يتشاجرون لأنهم يحبون بعضهم ويهتمون ببعض

Yatmaya gittiler ama bence kavga ediyorlar.
لقد آويا للفراش, لكني أعتقد أنّهم يتشاجرون

Çocuklar ne gürültü yapıyorlar ne kavga ediyorlar, ne de bağırıyorlar.
لا اسمع الاولاد يأنون او يتقاتلون او يصرخون

Bu arada kızlarımız da erkekler yüzünden kavga ediyorlar.
و فى هذا الوقت بناتنا يتقاتلون على بعض الفتية

Düzen sayesinde yüzlerce işsiz insan, sokaklarda artıklar için kavga ediyorlar.
كيف سير الأمور جعل مئات من الناس عاطلين عن العمل, يتقاتلون من أجل بعض من بقاية الطعام في الشوارع.

Aslında kavga ediyorlar.
إنهما يتقاتلان في الحقيقة

Kim önce çıkacak diye kavga ediyorlar.
إنها تبدو ... إنها تبدو كأنهم يتعاركون ليروا أياً منهم سوف يخرج أولاً

kavga ediyorlar değil mi?
إنها يتعاركان , أليس كذلك ؟