| Haydi buna yoğunlaşıp kedi kavgasını sonraya bırakalım. | Open Subtitles | لذا دعونا نركز ونترك شجار القطط لما بعد حسناً؟ |
| Bir bar kavgasını soruşturmaktan daha önemli işleriniz yok mu sizin yani? | Open Subtitles | أتقصد أن تخبرني بأن لا شيء مهمّاً لديكم سوى التحقيق في شجار حانة؟ |
| Ama hiçbir arkadasiyla kavgasını, herhangi bir ayriligıni bulamadim. | Open Subtitles | ولكني لم استطع العثور على أي شجار مع أي صديق، ليس هناك أنفصال سئ |
| Audrey ve Jennifer arasındaki çöpçatanlık felaketi kavgasını önlemiş olduk. Bize. | Open Subtitles | لقد قمنا بتفادى كارثة تشاجر اودرى و جينيفر نُخبا |
| İşte bu adam savaşta kendi küçük, kişisel kavgasını verdi ve... uzaktan bir kadını ele geçirdi. | Open Subtitles | مع وجود الموت بالقرب دائمًا لذا هذا الرجل قاتل في الحرب لكن قاتل في معركته الخاصة أيضًا |
| Güzel bir tane buldum. Ross ile Chandler'ın kavgasını kim kazanır? | Open Subtitles | حسنا,إليك خطة جيدة من تعتقدين سيرح فى عراك بين روس وتشاندلر |
| Bu bir yarışma. Neyin kavgasını yapıyoruz ki? | Open Subtitles | نحن ندعو هذا "معركة"، لكن على ماذا نتعارك ؟ |
| Komşular, her zamanki gibi... kiracıların kavgasını duymuşlardı. | Open Subtitles | سمع الجيران، كالعادة شجار السكان |
| Komşular, her zamanki gibi... kiracıların kavgasını duymuşlardı. | Open Subtitles | سمع الجيران، كالعادة شجار السكان |
| Babamın kavgasını duydun, ve her şeyi planladın. | Open Subtitles | عرفت عرفت بأمر شجار أبي ورتبت كل شئ |
| - Sevgilisiyle kavgasını yazıyor ama. | Open Subtitles | وهي تكتب عن شجار خاضته مع خليلها. |
| İmgelemin, buraya gelip bir bar kavgasını ayırmak için gönderildiğine pek inanmıyorum. | Open Subtitles | أنا أعانى أوقاتاً عصيبة من تلك الرؤيا التى أتت بى هنا... -و إختلقت شجار فى البار... -لو كانت.. |
| Bir kız kavgasını durduramazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إيقاف شجار فتيات |
| Ve Allen'ın o adamla kavgasını hatırladım. | Open Subtitles | فقط تذكرت ذلك الرجل الذي تشاجر معه الين |
| Siktiğimin kavgasını et benimle! Vur bana! | Open Subtitles | تشاجر معى اضربنى |
| Hayır, Kızıl Kedi'yle ilk kavgasını kazanamadı ama Kızıl Köpek normal bir köpek değildi. | Open Subtitles | لا هو لَمْ يَرْبحْ معركته الأولى بالقطّةِ الحمراءِ لكن الكلبَ الأحمرَ ما كَانَ طبيعي. |
| Evet, ama insan yine de bir kenarda kendi kavgasını sürdürebilir. | Open Subtitles | أنها تحرم الرجل من معركته الخاصة |
| Herkes kendi bölgesinde kendi kavgasını vermeye başlamıştı. | Open Subtitles | "كلّ فرد بدأ معركته في المكان الذي تحدد له" |
| Tatlım o sen ve kardeşin arasındaki kedi kavgasını herkes gördü. | Open Subtitles | عزيزتي , الكل رآي عراك القطط ذاك "بينكِ وبين "ديزي مي |
| Kimse, gerçekten kimse, bir bar kavgasını benim kadar sevemez, ama sen barın yarısını biz içindeyken havaya uçurdun. | Open Subtitles | لا أحد, لا أحد يحب عراك الحانات أكثر منى لكنك حطمت نصف الحانة و نحن معها |
| Ettiğimiz Pema Chödrön kavgasını kafana takıyorsan önemli değildi o kadar. | Open Subtitles | إن كان هذا عن عراك "بيما تشودرون" الذي حضينا به قبل مغادرتك - فهو ليس أمر مهم.. |
| - Neyin kavgasını yapıyoruz, Marty? | Open Subtitles | -ما الذي نتعارك حوله يا (مارتي)؟ |