Usb'nin içerisine ses kayıt cihazı yerleştirdim ve tüm konuşmanızı kaydettim. | Open Subtitles | وضعت جهاز تسجيل ,في هذه الذاكرة الرائعة لذا سجلت محادثتكم كاملة |
Pekala, sanırım telefonunuza bir kayıt cihazı takarak başlamamalıyız. | Open Subtitles | اعتقد انه علينا البدء بوضع جهاز تسجيل على خط هاتفك |
Pudra bir kamera, ruj ses kayıt cihazı, çakmak ise bir USB hafıza sürücüsü. | Open Subtitles | الاكسسوار عبارة عن كاميرا, وأحمر الشفاة مسجل صوت, والقداحة عبارة عن ذاكرة خارجية توصل عن طريق ال يو اس بى. |
Her bir kara kutu, bir pilot kabini ses kayıt cihazı ve bir uçuş veri kayıt cihazı olmak üzere, iki farklı kayıt cihazından birini barındırır. | Open Subtitles | كل صندوق أسود يحمل نوع مختلف من المسجلات مسجل صوت قمرة القيادة وصندوق تسجيل المعلومات |
Şunu açıklığa kavuşturayım: kayıt cihazı olmayacağım. | TED | اسمحوا لي أن أقول شيئًا: أنا أرفض أن أكون آلة تسجيل. |
Biri kayıt cihazı taşıyorsa, bunu bilmem gerek. | Open Subtitles | إذا كان أحدهم يضع جهاز تنصت, فيجب أن أعلم |
Şu ana dek var olan en geniş kayıt cihazı olarak düşün. | Open Subtitles | لذا، اعتبري الدماغ كأعظم جهاز تسجيل على الإطلاق. |
Şu ana dek var olan en geniş kayıt cihazı olarak düşün. | Open Subtitles | لذا، اعتبري الدماغ كأعظم جهاز تسجيل على الإطلاق. |
O kocaman göğüslerinin arasına bir kayıt cihazı koymak konusunda ne dersin? | Open Subtitles | ما رأيكِ بإخفاء جهاز تسجيل في شق ثدياكِ الفسيحان ؟ |
Yunan'dan bana bir kayıt cihazı almasını istedim. | Open Subtitles | لقد جعلت الرجل اليوناني يُحضر لي جهاز تسجيل. |
Ben seni, üstünde kırışmış fitilli kadifeden bir ceket giyen yanında kayıt cihazı olan pasaklı, beyaz bir adam olarak görüyorum. | Open Subtitles | ..بالنسبة لي أنت رجلٌ أبيضٌ قذرٌ ، ترتدي معطفاً قطنياً مجعّداً ، مع جهاز تسجيل |
Sonra karım bir TV kayıt cihazı aldı sırf reklamları ileri sardırıp geçebilmek için. | Open Subtitles | زوجتي إشترت جهاز تسجيل لـ التلفاز حتى يمكنها أن تقدم وقت الإعلانات |
kayıt cihazı, not defteri ve hakikat. | Open Subtitles | مسجل صغير وشريط تسجل والحقيقة شكراَ أستاذي |
İyi haber ise, DUVK ve kokpit ses kayıt cihazı tek bölümdeymiş. | Open Subtitles | من الجيد أن مسجل بيانات الرحلة و مسجل صوت قمرة القيادة |
Kesin o telsizin içinde bir kayıt cihazı var ve Mitch'in sesini kaydetmiş oynatıyorsun. | Open Subtitles | جهاز الراديو لابد أن به مسجل, ولقد سجلت صوته مسبقاً والآن شغلته. |
- Bir keresinde Jerry'nin toplantıdan ayrılmış... .. ama içinde kayıt cihazı bulunan bir çantayı bilerek odada bıraktığını duymuştum. | Open Subtitles | -سمعت أنه عندما كان يغادر اجتماعاً ، كان يترك حقيبة عمداً بداخلها مسجل. |
Hayır. Ses kayıt cihazı gibi görünüyor ama aslında bir kalem. | Open Subtitles | كلا، إنه يبدو وكأنه آلة تسجيل في الحقيقة إنه قلم |
Şu kayıt cihazı satan küçük dükkanlar var ya, | Open Subtitles | كل تلك المتاجر الصغيرة حيث يبيعون لك جهاز تنصت |
Mesela, sigara izmaritleri nerede? Perner'ın kayıt cihazı, nereye gitti? | Open Subtitles | على سبيل المثال أين ذهبت أعقاب السجائر أو جهاز التسجيل |
Sonuçta bir kayıt cihazı insanın kalbini kırmaz. | Open Subtitles | بيت القصيدة هو أن المسجل لن يطير بعيداً و يحطم قلبك |
Gidip kendine bir kayıt cihazı alıp tüm gün kendini kayıt edeceksin. | Open Subtitles | أشتري لنفسك مسجلاً و سجل كلامك طوال اليوم |
Şunu diyeceğinizi biliyorum: Artık kimse kayıt cihazı kullanmıyor. | TED | أعلم أنّكم ستقولون: لا أحد يستخدم آلة التسجيل هذه الأيام. |
Eddie'nin eşyaları arasında, telsiz kayıt cihazı falan var mı? | Open Subtitles | في حاجيات إدي هل هناك أى نوع من أجهزة تسجيل لاسلكي؟ نعم فعلا .. |
kayıt cihazı ve Aktaion dosyaları şifreliydi. | Open Subtitles | هذا المُسجّل وملفات (الأكتيون) تلك كانت مُشفّرة |
Booth'un araba koleksiyonundaki bir arabanın sahtesini yapıp içine kayıt cihazı koydu. | Open Subtitles | لقد وضع جهاز إستماع بداخل محاكاة لأحدى سياراته |