"kaybının" - Translation from Turkish to Arabic

    • خسارتك
        
    • فقدانه
        
    • فقدان
        
    • فقدانها
        
    • الإغماء
        
    Teselli olmayacak ama bil ki kaybının tüm yükünü taşıyorum. Open Subtitles لا أواسيك ولكني أريدك أن تعرفي اني اعرف حجم خسارتك
    Zavallı Miram bütün Atlantis kaybının yasını tutuyor. Open Subtitles يا الهى, "ميرا" أطلانتس بالكامل تنعى خسارتك
    Aslında, hafıza kaybının alanını belirlemek için o döneme ait müzik parçalarını kullandım. Open Subtitles في الحقيقة ، كنت قادرة على استخدام مقطوعات الموسيقية من تلك الفترة بشكل أكثر تحديداً إلى تحديد مدى فقدانه لذاكرته
    Bunun anlamı beyin hasarı yok ki bu da hafıza kaybının geçici olduğunu gösteriyor. Open Subtitles والذي يعني أن فقدانه للذاكرة هو أمر مؤقت
    Hafıza kaybının tıbbi sebeplerini saptamaya çalışıyorum. Bunu yapmaya çalışmıyor. Open Subtitles سيدتى القاضية, فقط أريد تأسيس قاعدة طبية لحالة فقدان الذاكرة
    Bilinç kaybının hayırlı bir şey olduğunu nasıl söyleyebiliyorsunuz anlamıyorum. Open Subtitles لا أفهم كيف تقول أن فقدان الوعي كان شيئاً جيداً
    Tabii, bu hafıza kaybının getirdiği bir şey olabilir. Open Subtitles بالطبع قد يكون ذلك نتيجة فقدانها الذاكرة فحسب
    Bilinç kaybının bir daha olacağından o kadar endişe ediyorduk ki... Open Subtitles لقد كنا قلقين جداً من إحتمال حصول الإغماء مجدداً
    Rasyonel mantığın kaybının bir açıklamasını yapamaz. Open Subtitles عقلك المنطقيّ لا يُمكنه استيعاب خسارتك.
    Sen taze kaybının yarasını iyileştirirken, ben Güney Amerika piyasasına giriyorum. Open Subtitles وبينما تضمد جراحك ،جراء خسارتك الجديدة "سبق وأن قدمت نفسي في سوق جنوب "أمريكا
    Senin kaybının yanında hiç bir şey. Open Subtitles انها خساره اقل و اصغر من خسارتك
    Bu hafıza kaybının sebebi olabilir de olmayabilir de... Open Subtitles و الذي ربما, أو ربما لا, يكون هو سبب فقدانه للذاكرة
    ancak, bunu bilmek bile onun kaybının acısını ve... senin kederini azaltmıyor. Open Subtitles ورغم هذه المعرفة لا أستطيع التقليل من فقدانه... و حزنك.
    Ancak, bunu bilmek bile onun kaybının acısını ve... senin kederini azaltmıyor. Open Subtitles ورغم هذه المعرفة لا أستطيع التقليل من فقدانه... و حزنك.
    Bilinç kaybının kimsede kalıcı beyin hasarı bırakmış olması mümkün mü? Open Subtitles هل يُحتمل أنّ فقدان الوعي سبّب إصابةً دائمة لدماغ أيّ أحد؟
    Dünya Sağlık Örgütü küresel duyma kaybının yarısının önlenebileceği kanısında. TED تقدر منظمة الصحة العالمية أن نصف جميع حالات فقدان السمع عالميًّا يمكن تفاديها.
    Önlenebilir duyma kaybının gidişatını değiştirme zamanı geldi. TED لقد حان وقت تغيير مسار فقدان السمع الذي يمكن الوقاية منه.
    Ona, dünyevi kaybının, çok sevdiği John'un sonsuz hayatının başlangıcı olduğunu kabullenmesi için dayanma gücü ver, Tanrım. Open Subtitles نصلي من أجل قوتك ، التى تنقذها من فقدانها فى الحياه بدايه حياه مع جون الذى كانت تحبه
    Hayır, durumu stabil. Bu kan kaybının az olduğunu gösterir. Bize zaman kazandırır. Open Subtitles هذا يعني أنّ فقدانها للدّم ضئيل وهذا يمنحنا بعض الوقت
    Ajanlarımızdan bir tanesi öngörüsünde kendisini bilinç kaybının nedenini araştırırken görmüş. Open Subtitles أحد عملائنا شاهد ومضة مستقبلية عن نفسه و هو يحقق في سبب هذا الإغماء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more