"kaybedersiniz" - Translation from Turkish to Arabic

    • تخسر
        
    • ستخسر
        
    • ستخسرون
        
    • ستفقد
        
    • تخسران
        
    • تخسرون
        
    • تخسرين
        
    • تخسره
        
    • ستخسرين
        
    • ستفقدون
        
    • فستفقد
        
    • فستخسر
        
    • خسرتوا
        
    • ستخسرا
        
    • تفقد
        
    Yavaşladığında da ivmenizi kaybedersiniz ve tekrar içe doğru yaklaşırsınız. Open Subtitles وعندما تبطى في حركتها تخسر قوة الدفع وتسقط رجوعاً للداخل
    Böyle para kazanamazsınız. Aslında para kaybedersiniz, çünkü daha iyisi için onları motive etmez. TED في الحقيقة تخسر المال لأن هذا لايشجعهم على البذل بشكل أفضل
    # Dul kalmasına sebep olursanız Oyunu da kaybedersiniz # Open Subtitles الخارجي ستخسر صوتها الانتخابي اذا جعلتها أرملة
    Benimle zıtlaşırsanız siz kaybedersiniz. Open Subtitles الان تلك هى مشيئتى امام مشيئتكم و ستخسرون
    Ama 11'de, bir hümanist olmalısınız. Aksi takdirde yönünüzü kaybedersiniz. TED ولكن عند الحادية عشرة صباحًا، يتوجبُ عليك أن تتبع مذهب الإنسانية، وإلّا ستفقد وجهتك.
    Sakin sularda bencillik yapar, kendinizi düşünürseniz, birbirinizi kaybedersiniz. Open Subtitles فإن إنغمستما في إشباع رغباتكما الخاصة فقط فقد تخسران بعضكما البعض
    Ve geçen hafta oynadığınız gibi oynarsanız kaybedersiniz.. Open Subtitles و اذا لعبنا بنفس الطريقة التي لعبنا بها الاسبوع الماضي سوف تخسرون
    Dr. Saroyan olayı dramatize etmek istemem, ama Brennan'ı kaybederseniz hepimizi kaybedersiniz. Open Subtitles د . ساروين , لا أريد أن أكون عاطفية أو من هذا القبيل لكن أذا خسرتي برينان سوف تخسرين الجميع
    İkincisi, gerçekten insanlara zarar veren veya vermesi ihtimal dahilinde olan bilgileri yayımlarsanız, politik dokunulmazlığınızı kaybedersiniz, kötü adamlara yardım ettiğinizi söylemek için fırsat bekleyenlerin propaganda saldırılarına karşı müthiş savunmasız kalırsınız. Open Subtitles باء، لو أنك نشرت معلومات والتي فعلاً قد تسبب أذيً للناس، أو يُمكنها أن تجعل الناس يؤذوُا، تخسر حصانتك السياسية،
    Lanet olsun size ki, barışın, mutluluğun ve tüm bu hazinelerin olmadığı bir yaşama mahkûm olup her şeyinizi kaybedersiniz inşallah. Open Subtitles أتمنّى أن تعيش ملعوناً فلا تعرف سلاماً ولا سعادة وأن تخسر كل غالٍ لديك
    Eğer binayı terk ederseniz, işi sonsuza kadar kaybedersiniz. Open Subtitles لو غادرت ,فسوف تخسر وظيفتك الى الأبد.
    En az dördünü kaybedersiniz diye bahse girmiştim. Open Subtitles نجاح باهر. قال الأموال الذكية أنك ستخسر لا يقل عن أربعة من 'م.
    Ama kendi biyolojinizle savaşırsanız, hep kaybedersiniz. Open Subtitles ، ولكن ان حاربت تكوينك ستخسر دائماً
    Eğer otoritenizi tanımayı reddedersek yine önde oluruz ve kaybedersiniz. Open Subtitles إذا رفضنا ببساطة الإعتراف بسلطتكم فسنبقى نحن بالمقدمة و أنتم ستخسرون
    Hep benden iyi olduğunuzu düşünürseniz kaybedersiniz. Open Subtitles إذا واصلتم التفكير أنكم أفضل مني .. ستخسرون ، وستخسرون أمامي
    Tekrar kullanımı tamamen bloklayarak yeni sanat çalışmalarını, yeni dinleyicileri, yeni dağıtım kanallarını, ve yeni para kaynaklarını kaybedersiniz. TED بحجب أي إعادة إستخدام ستفقد فرصة لظهور أشكال جديدة للفن الجمهور الجديد، قنوات التوزيع الجديدة وتدفق الربح الجديد.
    Eğer gerçekliğinizi düzenleyen simgesel kurmacayı atarsanız, gerçekliğin kendisini kaybedersiniz. Open Subtitles لو حذفت من واقعنا الخيالات الرمزية التي تنظمه ستفقد الواقع نفسه
    Eğer içinizden biri iki dakika içinde ölmezse, ikinizde kaybedersiniz Open Subtitles إذا لم يمت أحدكما في دقيقتين، كلاكما تخسران
    Ama İsa adına, 54 milyonu nasıl kaybedersiniz? Open Subtitles لكن كيف تخسرون بحق المسيح 54 مليون دولار ؟
    Geç kaldığınızda, sınava girme hakkını kaybedersiniz. Open Subtitles عندما تتأخري, تخسرين الحق بأخذ الأختبار
    Bir şeyin yaşamının tehlikede olduğunu anladığınızda, ya onu kurtarmak için savaşırsınız ya da sonsuza dek kaybedersiniz. Open Subtitles وحينما يواجه شيءٌ يهمّك خطراً، فعليك أن تقاتل لانقاذه أو أن تخسره للأبد.
    Leonidis başaramaz Zerkes kazanırsa tacınızı kaybedersiniz. Open Subtitles اذا خسر ليونايدس الحرب زيروكسس سيأخذ كل شئ و أنتي ستخسرين التاج
    Sizi yanımda götüremem, evlerinizi kaybedersiniz, ailelerinizi kaybedersiniz. Open Subtitles لا استطيع ان آخذكم معى ستفقدون بيوتكم ، أسركم
    2, başarısız olursanız eğer oyun hünerlerini kaybedersiniz Open Subtitles إثنان, إن أخفقت بمضاجعة كل النساء اللاتي بالشريط, فستفقد مهارتك و معرفتك المكتسبة ثلاثة, لابد أن يعاد الشريط
    Başka bir yere giderseniz, bunu da kaybedersiniz. Bu çok aptalca! Open Subtitles إن ذهبت إلى أي مكان آخر فستخسر أموالك هذا غباء محض
    Kaybederseniz, kaybedersiniz. Open Subtitles اذا خسرتوا, اذاً خسرتوا
    Evi satamazsınız, yoksa 2 milyon dolar kaybedersiniz ayrıca altın ve gümüşü ne kadar hızlı nakde çevirebileceğime bağlı ama 6-8 milyon arası diyelim. Open Subtitles لا يمكنكما بيع المنزل، وإلا ستخسرا مليونيّ دولار بأكملهما. والأمر يعتمد على سرعة نقلي للذهب والفضة، ولكن بتقديري، من ستة إلى ثمانية ملايين.
    İşte o an, hayatınızın tümüne karar verildiği andır: Aşık olursunuz, arkadaşınızı kaybedersiniz, karanlıkta kalırsınız. TED وتلك هي اللحظة التي يتم فيها تقرير مسار حياتك فعلاً تقع في الحب تفقد صديقاً يختفي الضوء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more