"kaybetmezsin" - Translation from Turkish to Arabic

• تخسر
• تخسري
• تفقدها
• لن تفقد
• لاتفقدنى

Pooja'yla tanışmakla bir şey kaybetmezsin değil mi?
أنت لن تخسر أي شئ بمقابلة بوجا , أليس كذلك؟

Ve unutma, elinden gelenin en iyisini yaptığın sürece, kaybetmezsin.
وتذكّر، طالما تعطي أفضل ما عندك، لن تخسر.

Eğer bir şey yapmadıysan, bizi içeriye almakla bir şey kaybetmezsin.
، أنظر ، إذا كنت لم تفعل أي شئ فلن تخسر شيئا إن سمحت لنا بالدخول

Anestezi uzmanı olarak çalışmama izin vermekle bir şey kaybetmezsin.
أنتِ لن تخسري شيئاً عندما تسمحين لي بالعمل كطبيب مخدّر

Umarım kaybetmezsin.
أتمنى أن لا تفقدها

Ama parayı takip edersen kadın kaybetmezsin.
لكنك لن تفقد النساء اللواتي يطاردن المال

Hayır, kaybetmezsin.
لا، لا، لاتفقدنى

Eğer birşey yapmadıysan, bizi içeriye almakla birşey kaybetmezsin.
أنظر ، إذا كنت لم تفعل أي شئ فلن تخسر شيئا إن سمحت لنا بالدخول

Umarım hep eğlenceli kalır ve varını yoğunu kaybetmezsin.
أتمنى أن يبقى ذلك ممتعاً وأن لا تخسر جميع أموالك

Hesaplamanı iyi yaparsan asla para kaybetmezsin.
احسب حساباتكَ بشكل صحيح، ولن تخسر مالكَ أبدًا.

Haydi söyle bana, onu ararsan birşey kaybetmezsin, ailesi oldukça zengin.
-دعني أخبرك .. لن تخسر شيئا إن اتصلت بها فعائلتها ثرية جدا

Zaten seni sattılar, bir şey kaybetmezsin.
لقد باعوك مسبقاَ لذلك لن تخسر شيئاَ

- Tak, hayatta dava kaybetmezsin.
إلبسهم وأنت لن تخسر في المحكمة

Baba, işini hayatta kaybetmezsin, değil mi?
أبي، لن تخسر وظيفتك أليس كذلك؟

Sadece seçimi kaybetmezsin John.
وقد لا تخسر فقط الانتخابات جون

Umarım hiç kaybetmezsin.
أنا بطبع آمل أن لا تخسر ذلك أبداً.

Senden istediğim kontratı imzalaman. Eğer Ribble'dan kurtulursan hiç bir şey kaybetmezsin.
أريد توقيعك على العقد لن تخسر شيئاً لو تخلصت من (ريبل)

En içten duygularımla, umarım kaybetmezsin.
بصدق أتمنى أن لا تفقدها

Bu da şunun kanıtı, 2 numaralı kural, asla hiçbir şeyi kaybetmezsin.
والذي يثبت,القاعدة رقم اثنين أنت لن تفقد كل شيء ابدا

Seni kaybetmeyeyim, tamam mı? Hayır, kaybetmezsin.
لا، لا، لاتفقدنى