"kaydetme" - Translation from Turkish to Arabic

    • تسجيل
        
    • لتسجيل
        
    • أن طريقة
        
    Geri vokal anlaşmasıydı ve dört şarkımızı kaydetme seçeneği vardı. Open Subtitles وضعنا العقد كمغنين ثانويين مع خيار تسجيل أربع مِن أغانينا.
    Sana veya tanıdığın birine olsun neler olduğunu kaydetme ve raporlama bu sorunlar hakkında konuşma şeklimizi geliştirebilir. TED سواء يحصل لك، أو لشخص تعرفه، تسجيل وتبليغ ما حدث يحسن طريقة حديثنا مع هذه الأمور
    Teal'c, vo'cume başka görüntüler kaydetme yeteneğine sahip mi? Open Subtitles تيلك،هل الفوكوم قادرة على تسجيل صور أخرى؟
    Konuşmamızı kaydetme niyetinde değilsiniz, değil mi doktor? Open Subtitles أنتِ لاتفكرينَ في تسجيل محادثنا هته، أليس كذلكَ، أيتها الطبيبة ؟
    Sonra bu müziği, yarattıkları bu yeni müziği kaydetme ve tüm dünyaya yayma şansı yakaladılar. TED ومُنحوا الفرصة لتسجيل تلك الموسيقى، الموسيقى الجديدة التي كانوا يبتكرونها، ونشرها عبر العالم.
    Şaşırtıcı olan, bu kaydetme şeklinin iki buçuk milyar yıl önce evrimleştiğinden bu yana değişmeden kalmış görünmesi. TED والمدهش في ذلك أن طريقة الكتابة تلك بدا أنها استمرت على ذلك النحو منذ أن تطورت قبل ملياري سنة ونصف.
    Okul varlığı ile ilgili konuşmaları kaydetme hakkımız olmadığını söylediler. Open Subtitles قالوا أنّنا لا نملك الحقّ في تسجيل محادثات جرت على أملاك المدرسة
    "Hacimsel video" dediğimiz şey bu ve sahnedeki her eylemi tamamen üç boyutlu bir hacim olarak kaydetme kapasitesine sahip. TED وهذا ما نطلق عليه "مقطع الفيديو المجسم". ولديه القدرة على تسجيل كل حركة في المشهد، كمجسم ثلاثي الأبعاد.
    Harika bir teknolojisi ve video kaydetme gibi özellikleri var. Open Subtitles ...إنها مذهلة لديها التكنولوجيا والمميزات ...ومميزات تحبها مثل خاصية تسجيل الفيديو
    Şu izleme veya kaydetme sistemi mi? Open Subtitles إذاً , هل هذا نضام ترصل ام تسجيل ؟
    Başkan bu gayri resmi toplantıyı, kamera veya kaydetme cihazı olmaksızın Chandler Plaza Oteli'ndeki salgınla havaalanlarının kapatılması olayı arasındaki ilişkiyi açıklamak için istedi. Open Subtitles الرئيس طلب حضوركم لهذه الجلسة غير الرسمية بدون آلات تسجيل ليخبركم بعلاقة إطلاق الفيروس فى فندق "تشاندلر بلازا" بإغلاق المطارات
    Yıllar boyunca, fevkalade dostum Bay Sherlock Holmes'un serüvenlerini kaydetme ayrıcalığım oldu. Open Subtitles على مر سنوات عديدة كان لي الشرف في تسجيل مآثر صديقي المذهل سيد (شرلوك هولمز)
    Yıllar boyunca, fevkalade dostum Bay Sherlock Holmes'un serüvenlerini kaydetme ayrıcalığım oldu. Open Subtitles على مر سنوات عديدة كان لي الشرف في تسجيل مآثر صديقي المذهل سيد (شرلوك هولمز)
    Açılış turnuvasında, önemli bir görev olan puanları kaydetme görevi sana veriliyor. TED يتم إعطاؤك وظيفة هامة جداً لتسجيل النتيجة في البطولة الافتتاحية الأولى.
    Başka bir ifadeyle, bu bilinçsiz, bir bakıma evrimsel yolda; ne olduklarını kaydetmelerine olanak veren, kaydetme biçimlerinin de kopyalanabildiği bir kaydetme şekli keşfettiler. TED إذن وبتعبيرٍ آخر، وجدوا طريقة، في هذه النوع من الأسلوب التطوري المجنون، شكلٍ من الكتابة سمح لهم بكتابة ما هي عليه، بحيث أن طريقة الكتابة تلك قد تستنسخ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more