"kaymaya" - Translation from Turkish to Arabic

    • للتزلج
        
    • التزلج
        
    • تنزلق
        
    • للتزلّج
        
    • تزلج
        
    • بالتزلج
        
    • التزحلق
        
    • اتزلج
        
    • للتزحلق
        
    • أتزحلق
        
    • بالتزحلق
        
    Sör Charles'a rastladığımda kaymaya gidiyordum. Open Subtitles كنت في طريقي للتزلج عندما قابلت سير تشارلز.
    Hayır, Henry'le göle kaymaya gitti. Open Subtitles لا , هي هي ذهب للتزلج مع هنري في بركة ميلر
    Hey, bebeğim, kaymaya hazır mısın? Open Subtitles أهلاً، عزيزتي. مستعدة للتزلج على الجليد؟
    Komik değil ki, sadece kaymaya gidince yapılacakları söylüyor. Open Subtitles هذا ليس مضحكا ،انه يقول لكم ماتفعلون عندما تذهبون الى التزلج
    Daha kuzeydeki bölgede, tabakalar birbirinin üzerinde kolayca kaymaya devam ediyor. Open Subtitles إلى الشمال، تنزلق الضفيحتان تدريجيّاً عن بعضهما.
    Sürekli beraber kaymaya gittiğimiz bir arkadaşımızın doktor bir arkadaşıyla randevusu varmış. Open Subtitles كان لديه موعد مع الطبيب, والذي صادف أن يكون صديقاً لصديق ذهبنا للتزلج على الجليد معه
    kaymaya gidersek ya da... Open Subtitles يمكننا إرتدائهم إذا ذهبنا للتزلج على الجليد
    Bu da, neden sürekli hap kullandığını, seni neden paten kaymaya ya da at binmeye götüremediğini açıklıyor. Open Subtitles وهو ماجعلها تدمن مسكنات الألم ولم تستطع أن تأخذكِ للتزلج أو ركوب الأحصنه
    Adam teyzemi o akşam Coney Island'a paten kaymaya götürmüştü. Open Subtitles أخذها في فترة الظهيرة إلى "كوني آيلاند"... للتزلج على الجليد
    - Kızak kaymaya gidiyoruz. - Bu harika. O hazır. Open Subtitles سوف نذهب للتزلج - هذا رائـع - إنها جاهزة
    Evet, belki de onu yine paten kaymaya götürmelisin. Open Subtitles أجل, ربما عليك اصطحابها للتزلج مجدداً.
    Takılmak istiyorsan oyun başladı. Daniel'la kızak kaymaya söz verdim. Open Subtitles لقد وعدت دانيال أنى ساذهب معه الى التزلج
    Takılmak istiyorsan oyun başladı. Daniel'la kızak kaymaya söz verdim. Open Subtitles لقد وعدت دانيال أنى ساذهب معه الى التزلج
    Bakması dertti. Onun içinde kaymaya bayılırlardı. Open Subtitles لقد كان يتم صيانتها جيداً لقد إعتادوا على التزلج بها وقد أحبوها
    Ada hâlâ denize kaymaya devam ediyor. Open Subtitles مازالت الجزيرة تنزلق إلى البحر
    Evet, belki bir daha ki sefere kaymaya gideriz, sen olmadan gösteriş budalası. Open Subtitles أجل، حسناً، ربّما عندما نذهب للتزلّج في المرّة القادمة، فإنّك لن تُحاول التباهي.
    Unutma, kaymaya başlarsan panik yapma ve kaydığın yöne çevir. Open Subtitles وفقط تذكر ان بدءت الهبوط لا تفزع وحولها الى تزلج
    Fakat bir kere kaymaya başlarsanız tekrar başa dönmeniz çok zor oluyor. TED لكنه يكون من الصعب جدا حين تبدأ بالتزلج هبوطا، أن تعود إلى الأعلى.
    Haydi paten kaymaya gidelim! Open Subtitles يجب أن نذهب لنحتفل بذلك . هيا إلى التزحلق
    Tekrar kaymaya başladım. Open Subtitles وبدأت اتزلج مرة أخرى
    Paten kaymaya gidebilirim. Open Subtitles أعتقد , اجل أعتقد إنه من الممكن أن أذهب للتزحلق
    Eh, daha kundaktayken başladım kaymaya. Open Subtitles بدأت عندما كنت مجرد طفل بريء. يمكنني أن أتزحلق قبل ذلك.
    Dikkatini sırf kaymaya verdi, dünyadaki diğer şeyler konusunda çok saf. Open Subtitles إنها منهمكة تماماً بالتزحلق ولكنها بريئة من طرق هذا العالم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more