"kazan'" - Translation from Turkish to Arabic

    • المرجل
        
    • كازان
        
    Hızımızı korursak ve Kazan patlamazsa ve direk yıkılmazsa ve çağlayandan sağ salim çıkabilirsek. Open Subtitles لو نتمكن من الحفاظ على البخار ولا يعطل المرجل ومن ثم يحتاج الى اصلاح. ونحاول عدم الاصطدام بهذه الصخور والتسلق فوقها.
    Bir ve iki numaralı ambarlar... posta ofisi ile altı ve beş nolu Kazan daireleri... su altında. Open Subtitles المياه تغمر المقدمة الغرفة واحد و اثنان غرفة البريد و غرفة المرجل ستة و خمسة
    Ben, Kazan dairesine inen kuzey koridordan gideceğim... sizler de öbür taraftan gelin. Open Subtitles أنا متوجه إلى الممر الشمالي المؤدي إلى غرفة المرجل لذلك يا رفاق اذهبوا في الاتجاه الآخر.
    David Kazan'ın nükleer bombası aldığını duydum. Open Subtitles لقد سمعت أن ديفيد كازان اشترى قنبلة نووية.
    Kazan, teröristlerden uyuşturucu ve silah satın alıyor. Open Subtitles كازان يشتري المخدرات من الإرهابيين و يمدهم بالأسلحة
    Yani Albay, Abu Nazir, Kazan, Jimmy ve Huzefa gibilerini kullandı. Open Subtitles استغل العقيد اشخاص مثل أبو, كازان, وجيمي و حذيفة.
    İsterseniz size Kazan dairesini gösterebilirim. Open Subtitles ان كانت لديك الرغبة فيمكن أن أريكِ المرجل
    Daha önce, sermaye amaçlı başlattıkları bu Kazan dairesi dümenini de beraber yürüttüler. Open Subtitles لقد اشتركا في احتيالات غرفة المرجل معا ممكن ذلك في الماضي ربما في رأس المال البدئي
    Kazan dairesinin muhasebe defterini alabiliyor muyuz? Open Subtitles حسنا , ايمكننا الحصول على كتب غرفه المرجل
    Kazan dairemdeki herif de kim? Open Subtitles من يكون الموجود في غرفة المرجل خاصتي بحق الجحيم ?
    Bu aptal tünele girebilmek için Kazan dairesinin tabanını kırıp lağım çukuruna inmem gerekti. Open Subtitles اضطررتُ للحبو عبر سرداب المرجل ثم لخزان القاذورات لأصل لهذا النفق الغبيّ
    Kazan sanki patlayacakmış gibi ses çıkarıyor. Open Subtitles هذا المرجل يبدو كما لو أنهعلىوشكأنينفجر.
    Maskeli balonun olduğu gece bizleri Kazan'ın oraya cadıları rahatsız etmeye göndermiştin. Open Subtitles أرسلتنا ليلة الحفل التنكريّ لنزعج الساحرات في المرجل
    Çoğu kişiyi Kazan dairesinde emniyete aldık. Open Subtitles لقد نجحنا بتأمين الجميع تقريباً بداخل غرفة المرجل
    Buz üstünde kızmış Kazan, dönen tekerlekler. Open Subtitles المرجل الساخن على الجليد والعجلات التي تدور.
    Semelovsky, Kazan'daki benzin istasyonundaydı. Open Subtitles كان سيليموفسكى فى محطة الوقود فى كازان
    Ve eğer o buraya gelseydi David Kazan da çuvallardı. Open Subtitles وأرسلت أنا هنا لمعرفة ما اذا كان... ..ديفيد كازان أخفق أيضا
    242 numaralı eşya, Ömer Hayyam'ın Rubaiyat'ı Bay David Kazan'a yarım milyon dolara satıldı. Open Subtitles عرض رقم 242, لرباعيات عمر الخيام... ...تباع للسيد ديفيد كازان بمبلغ نصف مليون دولار.
    Beni hapisten çıkarıp Fas'a, Kazan'a gönderdiler. Open Subtitles أخرجوني من السجن... ..وأرسلوني إلى. المغرب, إلى كازان.
    Ve artık Rubaiyat Kazan'ın elinde. Open Subtitles والآن الرباعيات في خزنة كازان.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more