"keşfetmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • اكتشاف
        
    • استكشاف
        
    • إكتشاف
        
    • أكتشف
        
    • لاكتشاف
        
    • إستكشاف
        
    • يكتشف
        
    • لتكتشف
        
    • نستكشف
        
    • لاستكشاف
        
    • أستكشف
        
    • تستكشف
        
    • لإستكشاف
        
    • ليكتشف
        
    • نكتشف
        
    Tamamen yeni şeyler keşfetmek ve cehaletimizin muhteşem manzaralarını izlemek istiyoruz. TED نريد اكتشاف مناطق جديدة كُليًّا، و نتبحّر في روعة الأشياء المجهولة.
    İkinci sebep ise şu, bence evrenle ilgili yeni bir şey keşfetmek istediğinizde evrene yeni bir açıdan bakmanız gerekir. TED ولكن رقم اثنين، أنا أؤمن أنهُ إن أردت اكتشاف شيء جديد بخصوص الفضاء، لابد أن تنظر إلى الفضاء، بطريقةٍ جديدةٍ.
    Çünkü bir şehri yürüyerek keşfetmek sizi belli bir yere kadar götürür. TED لأن استكشاف المدينة على الأقدام هو الحدث الرئيسي بالنسبة لي حتى الآن
    Kısaca-- Michelangelo bir keresinde işinin, "kilin içerisindeki figürü keşfetmek" olduğunu söylemiş. TED بسرعة -- مايكل آنجلو قال مرة أنه هناك لـ "إكتشاف الصورة الضمنية"
    Size katılmak, başka gezegenlere gitmek, yeni dünyalar, yeni kültürler keşfetmek, galaksiyi Goa'uld' dan kurtarmanıza yardım etmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أنضم لكم. في استكشاف الكواكب الأخرى أكتشف عوالم جديدة, ثقافات جديدة أساعد في تخليص المجرة من الجواؤلد
    dersi keşfetmek çok eğlenceli ve umarım, bu bir takdirdir. TED إنّها طريقة ممتعة لاكتشاف المحاضرة، و طريقة مناسبة للتكريم، كما أؤمل.
    Ve geleceğe bakınca, bu teknolojinin dünyâmız hakkında söyleyebileceklerini keşfetmek gerçekten heyecan verici olacak. TED وعندما ننظر غلى المستقبل سيكون من الممتع إستكشاف ما يمكن أن يخبرنا هذا عن العالم
    Bir kişi kendi içinde "büyüklüğünü" keşfetmek zorundadır. TED على الشخص أن يكتشف شيء من الفخامة في داخله.
    Bu nedenle sizden istediğimiz şey birleşik vatandaşların değerini tekrar keşfetmek, ve hepimizin hala birer öncü olduğumuzu ilan etmek. TED لذا نطلب منكم الانضمام إلينا لأعادة اكتشاف قيمة وحدة المواطنين وللإعلان بأننا جميعنا لا نزال رواداً
    Şu anki sorumuz şu: Kendi evreninizi nasıl keşfetmek ve hissetmek istiyorsunuz? TED لكن السؤال الذي يطرح نفسه: بأي طريقة تريد اكتشاف عالمك؟
    Stratosferi keşfetmek mümkün mü ? TED هل من الممكن اكتشاف الطبقة العليا من الغلاف الجوي؟
    - Terapide konuştuğumuz şey bu yeni seçenekler keşfetmek, yeni bir ilişki yaratmak. Open Subtitles .. هذا الذي كنا نتحدث عنه بخصوص استكشاف خيارات جديدة خلق علاقة جديدة
    Şimdi de mikroskobik alemi keşfetmek için bu makineyi icat ettim. TED والآن اخترعت هذه الآلة لتساعدنا على استكشاف العالم المجهري.
    Meslektaşlarımla birlikte 10 yıldır bu kayıp dünyayı tekrar keşfetmek üzere Mannahatta Projesi adlı bir projeyle uğraşıyoruz. TED أنا و زميلي عملنا لمدة عشر سنوات لإعادة إكتشاف العالم الضائع، في مشروع نسميه، مشروع مانهاتا.
    Bu gerçekten sorduğum sorulara bir takm daha eklenmesinı keşfetmek. TED هو حقاً في هذا الحس من إكتشاف أن لدي مجموعة جديدة من الأسئلة التي أود طرحها.
    Bu nedenle insan önsezisi gibi bir şeyin yapay zekâya nasıl aktarılabileceğini keşfetmek istedim. TED لذلك أردت أن أكتشف كيف لشيء كحدس الإنسان يمكن أن يترجم مباشرة للذكاء الاصطناعي.
    Nesnel rahatlığı yer ve zaman karşılığında içsel bir yaratıcılığı keşfetmek için, hayal kurmak, okumak, müzik, sanat ve edebiyatta çalışmak için feda ediyorlar TED لقد ضحوا بالراحة المادية مقابل المساحة والزمن لاكتشاف الإبداع الداخلي، للحلم، للقراءة، لتأليف الموسيقى، للفن وللكتابة.
    Bu muhteşem sarayın her odasını seninle birlikte keşfetmek istiyorum Open Subtitles أريد إستكشاف كلّ غرفة في هذه المعجزة معك
    Yani, bir kişi içindeki bütünselliği keşfetmek zorundadır. TED لذا فعلى الشخص أن يكتشف نوعاً من الكلية.
    Verme ve paylaşma kapasitenizi keşfetmek için veren ve paylaşan kişi olmalısınız. TED لتكتشف القابلية للعطاء والمشاركة, يجب عليك أن تكون معطاء ومشارك.
    Ama bu gezegende yeni yerler keşfetmek istiyorsak, orada yaşamamız gerekir. TED ولكن إذا أردنا أن نستكشف نهايات حدود هذا الكوكب، علينا أن نعيش هناك.
    İşte bu bizim bu evrimi keşfetmek için farklı platformlar geliştirebileceğimiz anlamına geliyor. TED مما يعنى أن بإمكاننا البدأ بتجهيز بنى أساسية مختلفة لاستكشاف هذا التطور.
    Uzayı keşfetmek yerine, iç dünyamızdaki güzellikleri keşfetmeyi istedim. TED بدلا من استكشاف الفضاء الخارجي، أردت أن أستكشف عجائب الفضاء الداخلي.
    Yavrular sadece yeni bir yer keşfetmek için değil büyüklerinden yiyecek aramayı öğrenmek amacıyla da buradalar. Open Subtitles لا تستكشف الصغار مكانًا جديدًا وحسب إنها هنا لتتعلّم البحث عن الطعام من البالغين
    Derine dalan denizaltı araçlarına, okyanusu keşfetmek için yeni teknolojilere ihtiyacımız var. TED نحتاج لغواصات تغوص في الأعماق، تكنلوجيات حديثة لإستكشاف المحيطات.
    Patterson keşfetmek için bunca sene mücadele ettiği şeyin ne olduğunu öğrenen ilk kişinin annesi olmasını istemişti: Open Subtitles أراد باترسون من أمه أن تكون :أول شخص يعلم بما كان يعانيه ليكتشف
    Bu örüntüleri keşfetmek ne kadar çok eğlenceliyse, neden doğru olduklarını anlamakta, bir o kadar tatmin edici. TED الآن، والذي بنفس القدر من المتعة هو أن نكتشف تلك الأنماط، إنه غاية في الرضا أن نفهم لماذا هى صحيحة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more