"keder ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • والحزن
        
    Gösteri yaptıkları her yerde sadece keder ve zarar bırakırlardı. Open Subtitles كانوا يتركون آثاراً من الدمار والحزن أينما كانوا يؤدون عروضهم
    Bu utanç, keder ve kendinden nefret etmeyi zihninizden atabileceğimizi düşünüyorum. Open Subtitles أظنّ أنّ بإستطاعتنا إزالة الشعور بالخزي والحزن وكراهية الذات من نظامك
    Ekspresyonizmin öncüsü, resimleri keder ve endişe içeriklidir. Open Subtitles مخترع التعبيرية، من كان يرسم القلق المشوّب بالذنب والحزن
    Söylesene, o bize keder ve yaşama korkusundan başka ne miras bıraktı? Open Subtitles أخبرينيماذاتركتلنا ... غير الخوف والحزن للعيش
    keder ve üzüntülerinize, şükran hissedip, şükrederek bakmazsanız, asla yolunuzdan çekilmezler. Open Subtitles لذا ، هذه الكآبة والحزن... إذا لم تعترف وتشعر بها ، فإنها لن تفارقك أبدًا
    Çünkü acı, keder ve şüphe, müzikte ve şarkılarda şekil bulduğunda, şiir ve resim ile güzelleştiğinde, bizi bir araya getirir ve karanlıkta aslında hiçbirimizin yalnız olmadığını gösterir. TED لأن الألم والحزن والشك، عندما يصبح واضحًا في الموسيقى وفي الأغنية... وعندما يصبح جميلًا في الشعر والرسم، يمكنُ أن يكوّن مجتمعًا وروابط أسرية لنعلم أن لا أحد فينا وحيدًا في الظلام.
    Dürüst olmak gerekirse daha yeni 168 yıllık hata, keder ve acıyı sonsuz bir döngüde yaşadım bu yüzden direk sarhoş olduğumuz aşamaya geçmek istiyorum. Open Subtitles -تحريًّا للصدق معك عشتُ 168 سنة من الذنوب والحزن والألم في حلقة مستمرّة لذا إنّي نازع لتخطّي تلك الجزئيّة لجزئيّة معاقرتنا الخمر.
    Dürüst olmak gerekirse daha yeni 168 yıllık hata, keder ve acıyı sonsuz bir döngüde yaşadım bu yüzden direk sarhoş olduğumuz aşamaya geçmek istiyorum. Open Subtitles -تحريًّا للصدق معك عشتُ 168 سنة من الذنوب والحزن والألم في حلقة مستمرّة لذا إنّي نازع لتخطّي تلك الجزئيّة لجزئيّة معاقرتنا الخمر.
    Dürüst olmak gerekirse daha yeni 168 yıllık hata, keder ve acıyı sonsuz bir döngüde yaşadım bu yüzden direk sarhoş olduğumuz aşamaya geçmek istiyorum. Open Subtitles -تحريًّا للصدق معك عشتُ 168 سنة من الذنوب والحزن والألم في حلقة مستمرّة لذا إنّي نازع لتخطّي تلك الجزئيّة لجزئيّة معاقرتنا الخمر.
    keder ve üzüntüden arınıyorum. Open Subtitles * تخلصتُ من البؤس والحزن *

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more