"kehaneti" - Translation from Turkish to Arabic

    • النبوءة
        
    • نبوءة
        
    • النبوئة
        
    • نبؤة
        
    • النبوءه
        
    • للنبوءة
        
    • النبؤه
        
    • النبوة
        
    • نبوة
        
    • نبوءته
        
    • نبوءه
        
    • بالنبوءة
        
    • النبؤة
        
    • النبوءةَ
        
    • تُحُقِّقَتْ النُّبُوءةُ
        
    kehaneti aktaran yaşlı kadın mı bu? Open Subtitles هل هذه المرأة العجوز التى قيل لها النبوءة ؟
    Özgür kalacağıma dair kehaneti duydun ve beni durdurmaya geldin. Open Subtitles لقد سمعتِ النبوءة ، التي تقول أنني سأتحرّر وأنتِ أتيت لتوقفيني
    Nadir kitaplar dükkanına. kehaneti tercüme etmek için kaynaklar lazım. Open Subtitles إلى مكتبات اكتب النادرة ,أحتاج إالى مراجع لترجمة النبوءة
    Şimdi, mülkünün üçte birini istiyorum yoksa çingenenin kehaneti hemen gerçekleşecek! Open Subtitles والآن أريد ثلث ممتلكاتك أو ستتحقق نبوءة تلك الغجرية قبل الغد
    Saçma bir kehaneti yerine getirmek için küçük bir ordu topluyorsun. Open Subtitles أنت متوهمة لدرجة تكوينك لجيش صغير من أجل تحقيق نبوءة خيالية.
    Önemli olan bu can sıkıcı kehaneti kontrol altına almış olmamız. Open Subtitles ما يهم الآن هو أن نسيطر على تلك النبوئة الخبلة.
    Bu kehaneti bir son dakika gelişmesi için kesiyoruz. Open Subtitles سوف نُقاطعُ هذه النبوءة القديمة لنجلب لكم أخبار عاجلة أخرى
    Onları kurtararak üçüncü kehaneti de tamamladın. Open Subtitles عندما كنت انقاذ لهم ، وفت لك النبوءة الثالثة.
    kehaneti yerine getirip, Jordan Collier'ın dünyaya cenneti getirmesine yardım etmek için ne gerekiyorsa yapmanı bekliyorum. Open Subtitles أتوقع منك أن تفعل أى شئ لتتحقق النبوءة و مساعدة جوردون كولير لإحضار الجنة على الأرض
    O.Z.'nin ulu ve uğursuz kehaneti mi? Open Subtitles النبوءة العظيمة و المشؤومة للمنطقة الخارجية؟
    kehaneti seninle benim yapacaklarımızın oluşturacağına inanıyorum. Open Subtitles أعتقد بأن النبوءة تتحدد بما نقوم به أنا و أنتِ
    sen sadece Karanlık Lord ne istediyse onu gördün şimdi kehaneti bana ver. Open Subtitles انت ترى فقط ما يريدك سيد الظلام ان تراه الآن اعطنى النبوءة
    Ya bana derhal kehaneti verirsin ya da arkadaşlarının ölümünü seyredersin. Open Subtitles اعطني النبوءة الآن أو شاهد أصدقاءك يموتون
    Oku ve ... ..Cacciaguida'nın kehaneti hakkında yorum yap! Open Subtitles إقرأْ وعلّقْ على المقدمة إلى نبوءة كاكيجويدا
    Şu çılgınca düşünce yaşlı bir adamın bana ölmeden önce söylediği kehaneti gerçekleştirebileceğini sandım. Open Subtitles كان لدي فكرة مجنونة أنه ربما هل يمكن تحقيق نبوءة ذات مرة قال لي رجل آخر عمره قبل وفاته.
    Babam 10.Büyük ustanın Bronz çan kehanetini unuttu mu? Bronz Çan kehaneti mi? Open Subtitles هل نسى أبّي نبوءة الجرس البرونزي الّذي تُرك من قِبل المُعلّم العاشر؟
    70 yıl önce ona geldiğini ve tekrar geri dönersen bunun, Azrail'in geleceğinin kehaneti olduğunu söylemişsin. Open Subtitles تقول إنكَ أتيت إليها قبل 70 عاماً وقلتَ إنكَ لو عدتَ فستكون نبوءة قدوم ملك الموت
    Önemli olan bu can sıkıcı kehaneti kontrol altına almış olmamız. Open Subtitles ما يهم الآن هو أن نسيطر على تلك النبوئة الخبلة.
    Mevsimi daha gelmese de yağan karla Brigham'ın kehaneti gerçekleşiyordu. Open Subtitles بعدها , في وقت مبكر من الموسم تحققت نبؤة بريغهام
    Ve seni tanıyan biri kehaneti de biliyor. Open Subtitles و بما أنه يعرف من أنت فانه بالقطع يعرف النبوءه
    kehaneti uydurmamın sebebi Parça'yı bulan kişinin Özel Kişi olabilme olasılığıydı. Open Subtitles السبب في اختلاقي للنبوءة لأنني علمت أن من يجد القطعة يمكن أن يصبح مميز
    ve bu bize bağlı bunu tapınağa götürüp kehaneti gerçekleştirmek Open Subtitles و تعود الينا سأخذه الى المعبد و حققى النبؤه الان
    Ve ne kadar müthiş gelsede kehaneti reddetmek ne kadar harika olurdu? Open Subtitles و مثلما يبدو رائعاً كم سيكون رائعاً أن تنكر النبوة ؟
    Zekeriya'nın kehaneti. Open Subtitles JOHN: نبوة زكريا.
    Generallerine verdiği son emir, kehaneti yerine getirmeleriydi. Open Subtitles . . في النهاية كان على جنرالاته . أن يحققوا نبوءته
    En azından bu yüzyılla ilgili bir kehaneti, haklı çıkarıyorsun John. Open Subtitles حسناً, أنت حققت نبوءه واحدة في الالفيه, جون
    Bana kehaneti anlatan biriyle tanıştım. Open Subtitles لقد قابلت شخصاً أخبرني بالنبوءة
    Öleceğimi yazan kehaneti duymanım nasıl bir his olduğunu hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر كيف شَعرت عندما سمعت النبؤة بأنني سأموت ؟
    Bir ses kehaneti gerçekleştir diyor. Open Subtitles -أَشخَاصُ يُمَوِّتُونَ و صَوْتَ يُرَدِّدُ " تُحُقِّقَتْ النُّبُوءةُ".

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more