Bazen bir bilim dalı bize kendimiz hakkında bir şeyler söyler, bize, kim olduğumuzu öğretir. | TED | أحياناً علم ما سيخبرنا بشيء عن أنفسنا. سيخبرنا من نحن. |
Zor seçimleri bu şekilde algılamak kendimiz hakkında bilmediğimiz bir şeyi açığa çıkarıyor. | TED | إن فهم الخيارات الصعبة بهذه الطريقة يكشف شيئًا لا نعلمه عن أنفسنا. |
Uzaydan gezegenimize bakınca kendimiz hakkında pek çok şey öğrendik. | TED | وتعلّمنا الكثير عن أنفسنا بالنظر إلى كوكبنا من الفضاء. |
Kurallarımızı değiştirip değiştirmememize bakmaksızın robotlar kendimiz hakkında yeni bir anlayışa varmamıza yardım edebilirler. | TED | وبغض النظر إن قمنا بتغير قوانيننا أم لا، ربما تمكنت الروبوتات من أن تعطينا فهم أفضل عن أنفسنا. |
Bu süreçte hepimiz kendimiz hakkında bir şeyler öğreneceğiz. | Open Subtitles | وأعتقد بأننا سنتعلم شيئاً ما عن أنفسنا في العملية |
kendimiz hakkında yeni birşeyler öğreneceğimizi söylemiştiniz. | Open Subtitles | لقد قلت أننا سنتعلم شيئا جديدا عن أنفسنا |
kendimiz hakkında konuşmanın kabalık olduğu öğretildi bize. | Open Subtitles | لقد تربينا بأن التحدث عن أنفسنا أمر غير مهذّب |
Eğer şansımız olursa, ötesi hakkında bir şeyler öğreneceğiz ve kendimiz hakkında da. | Open Subtitles | وبعد ذلك ربما , فقط ربما , إن كنا محظوظين جدا , سوف نتعلم شيئا عن ما وراء الماضي وكذلك شيئا عن أنفسنا |
Ve farkettim ki, bir çiçeğe bakışımız ile aynı şekilde ve arıların sevebileceği tüm tat ve arzulardan aynı çıkarımla, ki tatlı şeyleri severler, şu rengi severler ve bunu sevmezler, ve simetriden hoşlanırlar. biz kendimiz hakkında neler bulabiliriz? | TED | ووجدت أنه بنفس الطريقة يمكنك النظر إلى زهرة ونستنج جميع الأشياء المثيرة عن ذوق ورغبة النحل أنها تحب الحلاوة وتحب ذلك اللون لا ذاك وتحب التناظر ماذا نستطيع أن نجد عن أنفسنا بنفس الطريقة؟ |
Bence, muhtemel robot özelliklerini denerken bu makinelerin karşıtı olan kendimiz hakkında çok fazla şey öğreniyoruz. | TED | وأعتقد أن باختبارنا لهذه السيناريوهات المستقبلية المحتمَلة للروبوتات، ينتهي بنا المطاف لنتعلم أكثر عن أنفسنا في مقابل هذه الآلات وحسب. |
Bence bu farklı robotik özellikleri birlikte deneyimlemeye devam edebiliriz ve bunu yaparken de kendimiz hakkında çok daha fazla şey öğrenebiliriz. | TED | وأظن أن بإمكاننا أن نواصل اختبارنا معًا لهذه السيناريوهات المستقبلية المختلفة للروبوتات، وبفعلنا لهذا، سينتهي بنا المطاف بتعلم الكثير عن أنفسنا. |
Gerçek şu ki, en acı sözler kendimiz hakkında söylediklerimizdir. | Open Subtitles | "الحقيقة، أقسى الكلمات.." "هي تلك التي نقولها عن أنفسنا" |
kendimiz hakkında kötü hissedelim diye mi? | Open Subtitles | لكي نتمكن من الشعور بسوء عن أنفسنا ؟ |
kendimiz hakkında kötü hissedelim diye mi? | Open Subtitles | لكي نتمكن من الشعور بسوء عن أنفسنا ؟ |
Bir de kendimiz hakkında sorular soran bu gördüğünüz terimler grubu var. | Open Subtitles | و مجموعة المتغيرات هذه -تَسألُ بحقٍ أسئلةً عن أنفسنا |
kendimiz hakkında konuşmak. | TED | أننا نتحدث عن أنفسنا |
kendimiz hakkında konuşuruz. | Open Subtitles | و نتحدث عن أنفسنا |
Charles Darwin'in evrim teorisi soruları, neredeyse kendimiz hakkında bildiğimizi düşündüğümüz her şeydir. | Open Subtitles | نظريّة التطوّر لـ(تشارلز داروين), تكادُ تُشكّك بكلّ شيء تعلّمناه, وعرفناه عن أنفسنا. |
Yani Marina ve Fletcher ile yaptığımız buluşmalarla kıyaslayacak olursak hepimizin kendimiz hakkında konuştuğunu hissettim. | Open Subtitles | أعني، مقارنة عندما نخرج مع (مارينا) و(فليتشر) أشعر وكأننا نتحدث عن أنفسنا فقط |
kendimiz hakkında da hiçbir şey bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعرف أي شيء عن أنفسنا |