Bak, Kix, şu anda Kendini kurtarmak daha önemli. | Open Subtitles | انظر , كيكس , انه شئ مهم لان تنقذ نفسك الان |
Kendini kurtarmak için bir anne ve kızı öldürür müsün? | Open Subtitles | هل تقتل أم و إبنتها من أجل إنقاذ نفسك ؟ |
- O Kendini kurtarmak için herkes lanetli. - Evet, biliyorum. | Open Subtitles | . لقد لعن الجميع لينقذ نفسه . أجل ، نحن نعلم |
8 milyon Kendini kurtarmak için... arkadaşının kafasına soktuğun merminin bedeli. | Open Subtitles | ثمانية ملايين دولار هو سعر الرصاصة التي وضعتها في رأس صديقك لتنقذ نفسك |
Senin arkadaşındım, Kendini kurtarmak için beni polislere sattın. | Open Subtitles | لقد كنت صديقك وأنتي قمتي ببيعي للشرطة. لكي تحمي نفسك. |
Korkusuna yenik düşen Kral, Kendini kurtarmak için bir plan yapar. | Open Subtitles | غلبه الخوف ورسم خطة لينفد بجلده |
Ama onun yerine, Kendini kurtarmak için seni kullandi. | Open Subtitles | و لكنه بدلاً من ذلك حاول أن ينقذ نفسه |
Artık tek yapabileceğin Kendini kurtarmak. | Open Subtitles | كل ما تستطيع فعله هو أن تنقذ نفسك |
Artık tek yapabileceğin Kendini kurtarmak. | Open Subtitles | كل ما تستطيع فعله هو أن تنقذ نفسك |
Sanırım Kendini kurtarmak için onu öldürdün. | Open Subtitles | ،أفترض أنّك قتلته كي تنقذ نفسك |
Ama ben şimdiden onları hayal kırıklığına uğrattım. Buna ilaveten, onlara yalan söyleme niyetinde değilim. Kendini kurtarmak istemiyorsan, sorun değil. | Open Subtitles | وقد خذلتهم مرة ولست مستعدًا لأزيد الطين بلة بالكذب إن كنت لا تريد إنقاذ نفسك فلا بأس ستواجه الأمر لوحدك |
İşini kaybettin zaten. Ama Kendini kurtarmak istiyorsan,.. | Open Subtitles | لقد خسرت عملك , لكن إذا أردت إنقاذ نفسك |
Adam tam bir sosyopat âlem katiline döndü ve suç kariyerine karşı büyük bir egosu var yani Kendini kurtarmak için neler yapacağını söylemeye gerek yok. | Open Subtitles | لقد تطور هذا الرجل إلى قاتل سريع عديم المشاعر و لديه غرور مجرم عامل لذلك يستحيل تقدير ما سيفعله لينقذ نفسه |
Kendini kurtarmak için gırtlağına kadar kalleşliğe batmış. | Open Subtitles | مشغول بنفسه لذا وشى بنا لينقذ نفسه |
Şansımı deneyip Kendini kurtarmak için çeneni kapalı tutacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | ومستعد للمخاطرة على أنك ستواصل صمتك لتنقذ نفسك |
Arkadaşlarını ve Kendini kurtarmak istiyorsan beni ona vermelisin. | Open Subtitles | لكن إذا أردت أن تحمي نفسك وأصدقائك,إذاً عليك أن تسلمني له |
Suçlu biri Kendini kurtarmak için her şeyi yapar. | Open Subtitles | الشخص المذنب سيقول أيّ شئ ليفرّ بجلده |
Eli Kendini kurtarmak için aleyhimde tanıklık yapacak. | Open Subtitles | سوف يقوم "إيلاي" بالشهادة ضدي لكي ينقذ نفسه بأقصى ما يستطيع. |
Kendini kurtarmak için son bir şansın var. | Open Subtitles | لديك فرصة وحيدة اخيرة لانقاذ نفسك |
Bazılarının aksine, Kendini kurtarmak için hiçbir zaman bizi terk etmedi. | Open Subtitles | على خلاف الآخرين لم تكن لتتركنا نواجه مصيرنا لتنقذ نفسها |
Kendini kurtarmak için her şeyi söylersin. Sana neden şimdi inanalım? | Open Subtitles | قد تقول أيّ شيءٍ لإنقاذ نفسك لمَ يُفترض أنْ نصدّقكَ الآن؟ |
Yani, Kendini kurtarmak için büyü kullanamazsın. | Open Subtitles | أعني، لا يمكنكِ استخدام السحر لإنقاذ نفسكِ |
Eğer muayene olmayı kabul edersen dün gece korunmadan seviştiğinizi ve Kendini kurtarmak için yalan söylediğini kanıtlarız. | Open Subtitles | وإذا وافقتي على إجراء فحص طبي، يمكننا إثبات أنه مارس الجنس بدون وقاية معك الليلة الماضية وأنه يكذب لإنقاذ نفسه. |