Önce Johannes Kepler, yörüngelerin kusursuz çember veya katmanlar olmadığını söyledi. | TED | بداية أشار يوهانس كيبلر أن المدارات ليست دوائر أو منحنيات مثالية |
Kepler Tycho'nun gözlemlerini anlayabilmek için yoğun bir ihtirasla çalıştı. | Open Subtitles | تعامل كيبلر بعاطفة شديدة لكى يفهم مشاهدات وملاحظات تيخو براهى |
Fakat Kepler'in keşif sevinci, yerini derin bir hayalkırıklığına bıraktı. | Open Subtitles | لكن شغف كيبلر للإكتشاف تحول فيما بعد إلى حزن وهم |
Bu sürgün, Kepler için, din fanatikleri yüzünden yaşayacağı sürgünlerden ilki olacaktı. | Open Subtitles | بالنسبة لكيبلر فإن ذلك يُعتبر كبداية لسلسلة من عمليات نفى كثيرة تم اجباره عليها بسبب المتعصبين الدينيين |
Kepler'in ilk gezegen hareketleri kanunu basitçe: | Open Subtitles | القانون الأول لكيبلر لحركة الكواكب ينص على الآتى : |
Ama o dönemlerde büyük hükümdarlar Johannes Kepler gibi astrologlara sahipti. | Open Subtitles | ولكن في الماضي كان الحكام بحاجة إلى شخص مثل يوهانس كبلر |
Tycho'nun gözlemleri Kepler'in eliptik yörüngeleri ve Galileo'nun keşifleri üzerine kurulmuştu. | Open Subtitles | مبنية على مشاهدات تايكو و مدارات كبلر البيضاوية و اكتشافات جاليليو |
Tokyo şehrinin siluetinin görüldüğu bu resimde en yeni gezegen avcısı uzay teleskopu Kepler Mission'dan elde ettiğimiz bazı veriler gizli. | TED | في هذه الصورة لأفق طوكيو، قد أخفيت بيانات من أحدث تلسكوب فضائي للتفتيش عن الكواكب قريب منا، بعثة كيبلر. |
Mesela, daha iyi fikir vermesi açısından, son yirmi senedir yaptığımız araştırmalarda Kepler'den önce sadece 400 tane gezegen sisteminden haberdardık. | TED | ولإعطائكم نظرة شاملة، خلال عقدي البحث الأخيرين، تعرفنا فقط على 400 قبل كيبلر. |
Ve biz bu değişimi Kepler sayesinde kusursuz bir şekilde ölçüp, etkilerini takip edebiliriz. | TED | ويمكننا قياس هذا في غاية الدقة باستخدام كيبلر وتتبع آثاره. |
Kepler incelediği her bir yıldız etrafında bir gezegen bulamayabilir. | TED | كيبلر لن يجد كوكبا حول كل نجم ينظر إليه. |
Evet gözlemlemeyi yapan Teleskop Kepler ama araştırmayı yapan bizleriz yani hayatın kendisi. | TED | في حين أن تلسكوب كيبلر والأجهزة هي التي تحدق، إنه نحن، الحياة، من يبحث. |
Geçen yıl Kepler uzay gözlemcileri yakın yıldızların çevresinde yüzlerce gezegen buldular, bu da şu anlama geliyor: sadece kendi galaksimizde bile yarım trilyon gezegen olabilir. | TED | في العام الماضي، وجد مرصد كيبلر الفضائي مئات الكواكب قرب النجوم القريبة، وإذا قمت باستقراء هذه البيانات، فيبدو أن هناك نصف تريليون كوكب فقط في مجرتنا. |
Johannes Kepler, gezegenlerin hareket kanunlarını ortaya çıkaran kişi. | TED | جوهانيس كيبلر هو الشخص الذي اكتشف قوانين حركة الكواكب. |
Ama sistemin ismi aslen Kepler'den geliyor, Kepler teleskobu tarafından keşfedildi | TED | لكن في الحقيقة سُمي النظام بعد كيبلر، واكتُشف باستخدام مقراب كيبلر الفضائي. |
İki gelenek Johannes Kepler'in yaşamı sırasında, iyice birbirlerinden uzaklaşmaya başladılar. | Open Subtitles | بدأ علم الفلك وعلم التنجيم بالتباين فى حياة وآراء العالِم : يوهانس كيبلر |
Ama bunlar Kepler'e göre mükemmel çokyüzlülere göre, kozmik sistemi anlamaya çalışırken sadece tesadüf eseri keşfettiği birşey. | Open Subtitles | ولكن بالنسبة لكيبلر ، فإنها كانت مجرد حادثة عرضية أثناء أبحاثه المستمرة عن الكون بمساعدة مجسمات فيثاغورث |
Kepler, yıldızların önünden gezegen geçtiği zaman oluşan, bize ulaşması gereken ışık miktarındaki hafif azalmayı ölçen bir uzay teleskobudur. | TED | كبلر هو تلسكوب فضائي يقيس الظلام الباهت للنجوم، عندما تمر الكواكب أمامهم، يحجب قليلًا من الضوء من الوصول إلينا. |
Kepler'in verileri gezegenlerin boyutunun yanında, onların kendi ana yıldızlarına olan uzaklığını da ortaya çıkarıyor. | TED | تكشف بيانات كبلر أحجام الكواكب وكذلك بُعدها عن النجم الأم لكل منها. |