"kişiler var" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك أشخاص
        
    • هناك أناس
        
    • لدينا أشخاص
        
    • ثمّة مَنْ
        
    • هنالك أشخاص
        
    Bu odada bu çantayı bir daha görmekten ötürü rahatsız olan bazı kişiler var. Open Subtitles هناك أشخاص في هذه القاعة كانوا يتمنون عدم رؤية هذه الحقيبة ثانية.
    Benim de tekrar görmek için her şeyimi vereceğim kişiler var ama sana bu hakkı kim verdi? Open Subtitles أنظر ، لقد فهمت هناك أشخاص يمكنني أن أفعل أيشئكي أراهمثانية،
    Sızdıran bu kutuya daha çok para, daha çok yardım yağdırmamız... ...gerektiğini düşünen kişiler var. TED هناك أناس يعتقدون أنه ينبغي ضخ المزيد من الأموال ، مزيد من المساعدات إلى هذه الوعاء الذي يسرب.
    Ona zarar verme ihtimali olan kişiler var. Hedefim onu mahkemeye tek parça halinde çıkarmak. Open Subtitles هناك أناس سينتقمون منه لو استطاعوا، وهدفي هو إيصاله للمحكمة سليمًا.
    Hala NZT'nin etkisi altında olduğuna inandığımız gözaltında kişiler var. Open Subtitles لذلك لدينا أشخاص في الحجز نظن انهم مازالوا تحت تأثير عقار الـ ن.ز.ت
    Ona engel olmaya çalışacak kişiler var. Open Subtitles ثمّة مَنْ يحاولون منعها
    Askeri darbe hazırlayan güçlü kişiler var. Open Subtitles هنالك أشخاص أقوياء ،يقومون بتنظيم إنقلاب.
    Şu anda askeri bir darbe düzenlemek için toplanan kişiler var, çok güçIü kişiler. Open Subtitles هناك أشخاص أشخاص اقوياء يجتمعون حالياً ، لتجهيز انقلاب
    Herkes saygı duyar mıydı, yoksa geçinemediği kişiler var mıydı? Open Subtitles كل شخص يؤدي لهُ ألأحترام أو هناك أشخاص انه لا ينسجم معهم؟
    Hasta hane de bazı kişiler var , Benim de uğramamı istiyorlar. Open Subtitles هناك أشخاص في المستشفى ويريدون مني الذهاب هناك ..نغنيلنعمتك
    Şirketi karşı ödemeli arayan bildiğiniz başka kişiler var mıydı? Open Subtitles .. هل هناك أشخاص آخرين تعرفهم يقومون بمثل تلك المكالمات للشركة ؟
    Bu sarayda senden nefret eden kişiler var. Open Subtitles هناك أشخاص يحتقرونك تحت هذا السقف بالذات.
    Bir tarafta, nehrin sol kıyısında benim gibi gezegenleri araştırıp, çevreleri belirlemeye çalışan kişiler var. TED من جهة ، على الضفة اليسرى من النهر ، هناك أشخاص مثلي يدرسون هذه الكواكب ويحاولون التعرف على البيئات .
    Beni bekleyen çok önemli kişiler var. Open Subtitles هناك أناس مهمين جدّاً ينتظروني
    Gerçekten bilmiyorum ama bilebilecek kişiler var. Open Subtitles أنا حقاً لا أعرف ولكن هناك أناس تعرف
    Kaffee, benim de tıpkı senin gibi hesap vermem gereken kişiler var. Onu suçlayacağım. Open Subtitles (كافي)، هناك أناس ينتظرون ردي مثلك بالضبط، سأقاضيه
    Baba 1, sizden yaklaşık 55 metre uzakta yetkisi olmayan kişiler var. Open Subtitles -علم أجل وحدة " بابا 1 " لدينا أشخاص غير مصرح لهم يبعدون 60 ميلاً من هنا
    Seninle bunu konuşacak kişiler var. Open Subtitles لدينا أشخاص سيتحدثون معكَ بشأن هذا
    Bu işi halledebilecek kişiler var. Open Subtitles لدينا أشخاص يستطيعون التدخل بهذا
    Ona engel olmaya çalışacak kişiler var. Open Subtitles ثمّة مَنْ يحاولون منعها
    Şu anda, evine, iş yerine, kahve içtiğin yerlere kamera koyan kişiler var. Open Subtitles هنالك أشخاص يضعون كاميرات في بيتك, عملك, أين تشتري قهوتك, الآن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more