"kibirli" - Translation from Turkish to Arabic

    • متغطرس
        
    • مغرور
        
    • متعجرف
        
    • المتغطرس
        
    • المتعجرف
        
    • المغرورة
        
    • الغرور
        
    • مغرورة
        
    • متغطرسة
        
    • الغطرسة
        
    • المغرور
        
    • متعجرفة
        
    • متكبر
        
    • متكبرة
        
    • مغرورا
        
    Hayır, efendim, şu anda her yönden küstah ve kibirli olsa da. Open Subtitles لا يا سيدي، في الوقت الحاضر أيضاً إنه فى كل جزءُ متغطرس
    doğru, senin gibi bir prens. aynen diğer kibirli kaba ve kasıntılı prensler gibisin! Open Subtitles .صحيح. أمير مثلك وككل من قابلته، منتفخ القميص مغرور كالطاووس
    kibirli, benmerkezci, insanların düşündüğünden daha zeki olduğuna ikna olmuş. TED إنه متعجرف ومتمحور حول ذاته أناني ومقتنع أنه أكثر ذكاءً من الأشخاص الذين يعتبرونه كذلك.
    O kibirli pislik kendisini suç dehası falan sanıyor ama değil. Open Subtitles ذلك الوغد المتغطرس يعتقد أنّه عقل إجرامي كبير، لكنّه ليس كذلك
    Güzel tekne, kibirli piç. Ne yazık ki suyun dibini boylayacak. Open Subtitles قارب جميل أيّها الحقير المتعجرف مؤسف أنّه لن يبقى عائمًا طويلًا
    Zorba, insafsız, kibirli... bir bahçıvanın yardımına da ihtiyacım yok. Open Subtitles وأنا لست بحاجة إلى مساعدة من مشاكس دكتاتوري بستاني متغطرس
    Ayrıca kibirli bir tarafı da var. İnsanların onun kazandığını bilmesinden hoşlanıyor. Open Subtitles كما كان له شريط متغطرس كان يحب أن يعرف الناس أنه ينتصر
    En azından artık kötü huylu, düzensiz, kibirli, başarısız biri değilsin. Open Subtitles حسناً ، على الأقل إنك لم تعد عصبي و غير منظم و فاشل متغطرس
    Sen küstah, kibirli ve küçük bir pisliksin! Open Subtitles أنت مغرور أيها النملة الصغيرة المزعجة,أليس كذلك؟
    Bu sabah, fikrim değişti. Sen kibirli birisin. Open Subtitles هذا الصباح تغيّر رأيي, وظننت بأنك مغرور.
    kibirli, burnu büyük, çevresindeki herkesten kendisini üstün görür. Open Subtitles . متعجرف و مغرور و يشعر بالتفوق على من حوله
    Meslek ahlakına aykırı, ahlak dışı, kibirli bir pisliksin. Open Subtitles بين أشياء أخرى مثل كم أنت أحمق غير محترف بلا أخلاق متعجرف
    Halka açık bir havuzdan çıkan kibirli köpek balığı Bay Allen da burdaymış. Open Subtitles تبين السيد ألين برادوك هو القرش المتغطرس لقد تبول في حمام سباحة عام
    kibirli, küstah bir teğmenin komutanına kafa tutup, bundan sıyrılmasına göz yumamam. Open Subtitles انا لا اقترح ان نترك هذا الملازم الغبى المتعجرف. يتدخل فى شئون قواده ويتمادى فى هذا
    Bütün okulun önünde ona kibirli cadı dediğin için mi? Open Subtitles لماذا؟ لأنك دعوتها بالساقطة المغرورة أمام المدرسة بأكملها
    Sadece bir idareci olduğunuz için kibirli olmamalısınız. Open Subtitles يجب ألا يصيبك الغرور لأنك أصبحت مديرا تنفيذيا
    Onu iyi tarif ettin ama var dahası kibirli, hınzır, aptal küçük cadı Open Subtitles قلت كل شيء ماعدا عقبة واحدة إنها غبية شريرة مغرورة الساحرة الصغيرة
    Bütün gün ortalıkta dolaşmak yerini bilmeyen kibirli bir kaltakla. Open Subtitles التجول طوال اليوم مع عاهرة متغطرسة لا تعلم دنو قدْرها
    O'Neill'ın kibirli görüşlerine dayanarak, o asla onu geride bırakmazdı. Open Subtitles إعتماداً على نظرية الغطرسة كولونيل أونيل ما كان ليتركها ورائه
    Aynı kibirli piç, Dr Pomerantz, beni aradı ve birden benim en yakın dostum oluverdi. Open Subtitles ذلك الطبيب المتحذلق المغرور دكتور بوميرانز اتصل بي وفجأة اصبح صديقي المفضل الجديد دافيد , ها , يا أخي
    Ben, Seo Eun Gi kibirli, kendini beğenmiş burnu havada, şımarık bir kızım. Open Subtitles أنا سيو يون جي، متكبرة و متعجرفة.. بائسة، واثقة فى نفسي ، شقية..
    Yapmacık, kaba ve kibirli biri olarak tanımlanan Newton aynı zamanda tüm nesillerin en parlak beyinlerinden biriydi. Open Subtitles يوصف نيوتن بأنه متكبر و مغرور ولكنه يوصف أيضاُ بأنه واحداً من أعظم العقول في عصره
    Kuzeyden gelen adam kibirli bir kadın getirmiş gibi. Open Subtitles أن الشخص الذي في الشمال اصبح مغرورا بعد حصوله على تلك المرأة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more