"kilim" - Translation from Turkish to Arabic

    • سجادة
        
    • السجادة
        
    • سجاد
        
    • بساط
        
    • السجاد
        
    • سجاده
        
    • السجّاد
        
    Elbette, gider ama kilim alacak para ne gezer? Open Subtitles بالطبع و لكن من لدية المال لشراء سجادة ؟
    Gerçek olan bir şey var ki, Uyuyamıyorum ve... Vay be, bu harika bir kilim. Karım bunu çok severdi. Open Subtitles بصراحة الأمر لم أستطع النوم هذه سجادة رائعة كانت ستحبها زوجتي
    Kulübeden bir kilim alıp bunu zemine yaydınız. Open Subtitles لقد أحضرتِ سجادة من الحجرة و وضعتها على الأرضية
    O kilim hala orada pusuya yatmış olarak bekliyor olabilir. Open Subtitles قد تكون تلك السجادة مُمددة و تنتظر مثل تشارلى فى حقول الارز
    Tek bir soru daha. Sadece meraktan, kilim hakkında. Open Subtitles أنا أتسائل، فقط من باب الفضول أنه حول السجادة
    Mobilyalarla satmak için kilim ithal ediyorum. Open Subtitles أجل, أنا أستورد سجاد لأبيعه مع الأثاث
    Eğer buradaki yatağa bakarsanız, yerdeki kilim üzerinde uyuduklarını görebiliriz. TED إذا نظرنا إلى السرير هنا, يمكننا رؤية أنهم ينامون على بساط على الأرض.
    kilim nasıl dokunur hakkında bir yazı dizisi. Open Subtitles والمواد الخام وكيف نسجوا السجاد
    Küçük bir kilim. Open Subtitles انها فقط سجادة صغيرة لقد احضرتها هذا الصباح
    - Ve sen ona oturuyorsun. - Sana bir kilim getirdim. Open Subtitles ـ وأنتِ تجلسين عليها ـ لقد جلبت لك سجادة
    Mükemmel ama bir kilim parçası da lazım bize. Open Subtitles مُمتاز، لكننا بحاجة إلى قطعة سجادة أيضاً.
    Aynı bir tüylü kilim gibi. Open Subtitles ماعدا شعرك فهو يشبه سجادة الصّوف
    Çünkü bir uşağa benziyor ama aynı zamanda da bir kilim. Open Subtitles لأنها مثل الخادم لكنها أيضاً سجادة
    İyi bir kilim olurum. Open Subtitles سأكون سجادة جيدة.
    Geçen hafta yağmur yağarken pencereyi açık unutmuş ve mavi kilim berbat olmuş. Open Subtitles الاسبوع الماضي, تركت نافذة مفتوحة .في المطر وأفسد تلك السجادة الزرقاء كليًا
    Yani kilim bagajdaymış, ama artık yok tabii. Open Subtitles السجادة كانت في الصندوق, والآن ليست كذلك.
    Ve bu delillere ulaştığımız kilim bir zamanlar neredeymiş dersin? Open Subtitles أتعلمون أين كانت تلك السجادة, في زمن محدد؟
    Hayvanlardan yiyecek, kilim ve av olmalı. Open Subtitles الحيوانات يجب أن تكون طعام سجاد وجوائز
    Yaşlı karaağacın altında yonca desenli kilim serili, üstünde Mick Collins ayakta duruyor. Open Subtitles و هناك على بساط من الحشائش تحت شجرة الدرداء القديمة "يقف " مايك كولينز
    Bende de birkaç küçük kilim vardı. Open Subtitles لذا استلمت مجموعة من السجاد الصغير
    Adıma kilim yapılması hep hayâlimdi. Open Subtitles أنا دائما كان حلماً لي أن يكون وجهي موجود على سجاده
    Peki ya günde 14 saat kilim dokuyan çocuklar? Open Subtitles والأطفال يعملون لمدة أربع عشرة ساعة في نسج السجّاد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more